~29~Gerçek Sevgi

4K 209 13
                                    

Sonuna kadar okuyun:)

Güneş

-Buna daha fazla devam edemem!

Öfkeli gözlerimi Sahra'ya sabitledim.Bu kaçık kadın her şeyin sebebiydi.Aslan'ın kardeşini elinde tutuyordu ve beni de bu küçük kardeşin palyaçosu yapmıştı.

-Sakin ol Güneş'cim.Ortak çıkarlarımız var, unuttun sanırım?

Tek kaşını kaldırıp bana baktığında dişlerimi gıcırdattım ve içimden "Sürtük!" diye geçirdim.

-Peki, bunu anlıyorum.Ama Deniz'i başka yere gönderemez misin?Burda Aras'ın fazlasıyla ilgisini çekiyor.

Sahra ayaklarını masanın üstüne atıp bana frikik şov yapmaya başlayarak kıkırdadı.

-Daha güzel ya işte!Size de bi aksiyon çıktı."Aşkınız" sınanmalı, öyle değil mi?

Gözlerimi kapayıp şu sarışın aptala yumruk geçirmemek için kendimi tuttum.

-Eğer, Deniz, Aras'a zarar verecek olursa, gözünün yaşına bakmam.Tamam mı? Sadece bunu bil.

Parmağımı ona doğru sallayıp arkamı döndüğümde

-Eğer öyle bir şey yaparsan, ölürsün , sen de bunu bil.
Dedi sertçe.Gülümsedim.Beni ölümle tehdit eden çoktu.

-Keşke bir kalbin olsaydı, Sahra.O zaman beni anlardın.

Suratımı ona dönmeye bile çalışmadan odadan çıktım.

Aras'la çikolata pasta savaşımızın üzerinden bir hafta geçiyordu.Ve ben Allah'ın her günü Deniz'le bir saat geçirmek zorundaydım.

Deniz'e acıyordum aslında. Kızdığım şey Sahra'ydı.Onu ve beni bir kukla gibi kullanıyordu.

Hem bir zamanlar ona değer vermiştim.Ama çok uçarıydı.Hiç bir zaman ayakları yere basmamıştı ve Aras'ın ruhunun temizliğine karşın ,onun ruhu hep pisti.Delirmesine ben mi sebep olmuştum emin değildim ama içinde hep bir delilik vardı.Yine de buna sebep bensem, telafi edecek bir imkan da bulabilmiştim.Sadece bir saat.

Bu bir saatte neler mi yapıyorduk peki?Aslında sadece konuşuyorduk.Gerçekten de Deniz'le konuşacak bir şeyler bulmak güç görünmüştü başlarda.Ama bana karşı farklıydı.Zihninin bir kısmı uçmuştu ama kalan ufacık kısmı beni önemsiyordu ve o kısımla gerçekten de konuşabiliyordum.Bunu Aras'ın iyiliği için yapıyordum.Ve Drniz gitmediği sürece yapmaya da devam edecektim.

Kapıyı açtığımda koltukta baş üstü durmuş ayakları havaya kalkmış kitap okuyordu. Sayfalarda hızla gezinen gözleri beni görünce durmuş ve bana dalmıştı.

-Merhaba,Güneş.
Dedi mutlulukla.Kahretsin!

Sanırım en çokta bu yüzden devam etmek istemiyordum.Deniz'in gözlerindeki bu umut ışığını görmek midemi burkuyordu.Benden bir sevgi kırıntısı bekliyordu.Buna açtı.Ama ben onu çoktan başkasına vermiştim.Kısa boylu bir velete kaptırmıştım kalbimi.

-Selam, Deniz.

Yavaşça doğrulup okuduğu kitabı bir kenara koydu ve derin gözlerle bana bakmaya başladı.Haftalardır oturduğum yerime oturup konuşmaya hazırlandım.

Hiç beklemediğim bir anda
-Onu gerçekten de seviyorsun.
Dedi bana.Sesi dümdüzdü.Yeşil gözleriyse dalgın bir şekilde benim gözlerimdeydi.Afallamıştım.Aras'tan bahsediyordu.

-Evet.
Dedim kısaca.Bu konuyu daha önce hiç konuşmamıştık.Acaba tehlikeli sularda mıydım?

-Bunu gözlerinde görebiliyorum, Güneş.Gözlerin daha önce bakmadıkları kadar mutlu.Bir zamanların tanıdığım umursamaz ve somurtkan çocuğu da yok artık.Yeniden doğmuşsun.

ARAF(Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin