___________________________
_________________________________________~§~
_________________________________________
___________________________Güneş batmaya başladığı zaman Elena sonunda Aslan'ın yanına uğraya bilecek zamanı bulmuştu. Çadırın perdesini eliyle kenara itip içeri göz gezdirdi.
"Gelebilir miyim?"
Aslan onu onaylayıp kafası ile karşısına oturmasını işaret etti. Elena dediği yere oturduktan sonra bir süre durdu Aslan da sabırla onun konuşmasını bekledi.
"Edmund'u kurtarmak için kendini mi feda edeceksin?"
Bu sefer susan taraf Aslan'dı. Ondan bir cevap gelmeyince sarışın kız bir soru daha sordu.
"Düşünce şeklim yanlış mıydı? Eğer Edmund'u vermezsek Narnia'nın kanunlarına karşı mı gelmiş oluruz?"
"Dürüst olmak gerekirse Havvakızı ben de bilmiyorum. Narnia'nın kadim kanunlarında hain tanımının senin anlattığın kadar detaylı bir hali yok bu yüzden derin büyünün Edmund'u hain kabul edip etmediğini bilmiyorum. Bu yüzden ne kadar dediklerin mantıklı olsa da her şeyi riske atamam."
"Ama böylede senin yaşamın riske girecek."
"Sana bir soru soracağım Elena. Kardeşlerin için canını verir miydin?"
"Elbette. Onlar benim ailem, onları korumak içim her şeyi yaparım."
"İşte sen nasıl kendi aileni korumak için kendi canını bile verirsen ben de kendi ailem için aynı şeyi yapıyorum."
Elena kafasını önüne eğip bir süre oynadığı ellerine baktı. Aslan'ı anlayabiliyordu ama karşısındaki bu kudretli varlığın ölme düşüncesi onu derin bir karanlığa sürürklüyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝖄ı𝖑𝖉ı𝖟ı𝖓 𝕴𝖟𝖑𝖆𝖗𝖎 ||| 𝕹𝖆𝖗𝖓𝖎𝖆 𝕳𝖚𝖓𝖑𝖚𝖐𝖑𝖊𝖗𝖎
FanfictionBade ölümünün ardından okuduğu kitaplardan biri olan Narnia Günlüklerinin içinde tekrar gözlerini açmıştı. Daha ölümün olduğu gerçeğini kaldıramayan Bade'nin yeni yaşamına ve yeni ismini alışması gerekiyordu. Bir de başına geleceklerle mücadele etme...