CANHIRAŞ (BxNONBINARY)

1-Karanlıktan Gelen Beden

Au/Ra-Dance In The Dark

••••••••••

20.00

"Kenan.. Bana ne olduğunu söyler misin? Böyle bir anda çekip gideceğin ne yaptım? Farkında olmadan kalbini mi kırdım? Biri bir şey mi söyledi? Ne oldu kurban olduğum? " Mavi gözlü adam, sevdiği adamın kendisine fırlattığı yüzükle beraber irkilirken yüzüğün yere düşüp çıkardığı ses kulaklarını çınlatmıştı.

"Abel.Yeter düş yakamdan. " Kenan'ın iğrenir ses tonuyla ,dehşete düşerek bir adım geriye gitti...Yer ayakları altında kayıyordu sanki. Adamın her zaman sevgi dolu çıkan sesi ,şimdi neden böyleydi?

"Daha ne kadar söylemem gerek ,anlaman için? Se-ni sev-mi-yo-rum! Parana ihtiyacım vardı bu kadar! İşleri batırmak üzere olduğun için seninle hiçbir işim kalmadı artık.Bitti. "

"Hayır.. " diye fısıldadı Abel. İnanmıyordu, inanmak istemiyordu duyduğu şeylere ama bunların doğru olduğunu aklı kanıtlamak istercesine Kenan'ın dediği her şeyi ,her davranışı gözleri önüne getiriyordu..Kalbi paramparça olurken Kenan'ın hiçbir şey demeden ,bavulunu alıp evden çıkışını izledi.

Adımları yıkılmışlıkla geriye giderken, duvara tutundu. Her şey ama her şey berbat oluyordu,zor bir şekilde inşaa ettiği hayatı tekrardan yıkılıyordu.

İşleri batırmak üzereydi.Eğer mantıklı hareket edemezse,bir kaç ay sonra biten parası yüzünden kendisini bir apatmanım bodrum katında veya sokakta bile bulabilirdi.Hayatının aşkı, yurt dışına gidip evlenme planları yaptığı aşkı tarafından az önce terk edilmişti..Ailesinden bahsetmeye gerek bile yoktu, zaten ortada ailenin a'sı bile yoktu!

Acıyla gülerek bulanıklaşan görüşü ile yürümeye çalıştı ,gözyaşları sicim sicim akarken silme gereği bulmadı. Duygusal bir adamdı, kalbi çabuk kırılırdı..Küçüklüğünden beri böyleydi bu yüzden babası ile yaptığı 'Biraz erkek ol lan! Erkek adam ağlamaz! ' tarzındaki aptal kavgalardan bolca nasibini almıştı.

Kenanın isteği üzerine aldıkları evin, artık gözüne gereksiz gelen bar kısmından içki şişesini alarak kendisini geniş koltuğa attı. Dev gibi televizyonun siyah ekranından, kendisini izlerken içkinin kapağını açarak kafasına dikti.

Üç saat süren bu eğlenceli vakitte Abel, üç tane içki ve dört paket sigara bitirmişti. Sanırım ölmeye çalışıyordu...Gece on bire gelirken ayağa kalktı, sanki bütün ruhu çekilmiş gibiydi.

Sendeleyerek oturma odasından çıktığında ayağının ucu bir şeye çarparak ileriye, karanlığa doğru uçmasına sebep oldu. Yüzüğün zemine çarptıkça çıkan sesi kesilirken ,Abel yüzünü sıvazlayıp kumral saçlarını geriye yatırdı.

Karanlığa doğru ilerlerken adımları gördüğü, bir çift beyaz şeyle duraksadı. Gözlerini kısıp, ovuşturduktan sonra yok olan beyazlıklar ile hayal gördüğünü düşünerek -Malum o kadar içki içmişti, kafayı bulmuş olması normaldi - Omuz silkerek yavaş adımlarla ilerledi.

Yüzüğü bulmakla uğraşmayacaktı bu yüzden umursamadan odasına gidecekti ama bir şeye çarpması ile geriye adımladı. Karanlıktan daha siyah, kısa boylu bir şeye-Bir silüete çarpmıştı. Gözlerini yavaşça açıp kapatırken, siyah şeyin beliren beyaz gözleri ile gözlerini daha hızlı kırpıştırdı.

Ah sonrası, çığlık atarak geriye adımlaması..Yere düşmesi..Tekrar kalkıp, koşarak nereye gittiğini bilemez halde oturma odasına dalması..Yere dizdiği bitmiş içki şişelerini devirip kırması, şeklinde gerçekleşirken siyah şey hala onu takip ediyordu.