AŞK ÇEKMECESİ

1

  -24 yaşında güzel,alımlı ,uzun boylu (1,62 nasıl uzun bir boysa)kara gözlü kara kaşlı bir  kızım.Sen kendinden bahsetsene biraz.

-27 yaşında 1.85 boyunda mavi gözlü siyah saçlıyım.Özel bir şirketin satış bölümünde çalışıyom.Maaşım dolgun isteklerini karşılayabilirim.

-Pardonda ben senden ne istedim sen neyi karşılıyorsun.Ayrıca çalışıyom ne ya.

-Parayla ilgili sıkıntım yok demek istedim.

-Bana ne senin parandan.Şurada kendimize uygun birini buluruz dedik ama nerde.Sanal dünya sanada elveda.Sende zalım çıktın.

Laptop umun ekranını kapattım.Salak Ceylan senin doğru söylemediğin ortamda kim sana doğruyu söylesin.Uzun boylu bir kızmışım.Yuttur, yuttur nasıl olsa o seni görmeyecek sen onu değilmi.Allahın salağı.

     Ya ben niye böyleyim dört ablam evlendi aşkını buldu,ben hala 24 yaşında sap olarak dolanıyorum.Neyseki hepsi ile aynı şehirde yaşamıyorumda vıcık vıcık aşklarını görmüyorum.Bir tek benim büyüğüm olan Cemile ablamla aynı şehirdeyiz.Ve maalesefki evlerimiz yakın.En yakın arkadaşım Yasemin' e de yakında ev tuttuk.Oh gurup tamam oldu.

       Ben biraz tekne kazıntısıyım.Ablamla aramda 10 yaş var.Dört çocuklu bir aile olarak kalmaya karar verdikleri bir dönemde sürpriz yapmışım.Ve zorlayıcı tavrım o zamandan ortaya çıkmış.Yıllarca bu konuda Ablamlar tarafından dalgaya alındım.Aslında sen bizim gerçek kardeşimiz değilsin.Annemler seni başkasından aldı.Zaten senin kan gurubunda farklı.Bir dönem anneme gerçek ailemi söylede bulayım belki çok zenginler,bulmam lazım onları dediğim ve arkamdan uçan terlikten kaçmaya çalıştığım bile oldu.En son annem ablamları hizaya sokunca bu konuşmalardan kurtulmuş oldum.Ama hala bir araya geldiğimizde bu muhabbet döner.

   Çalan telefonu bulmak neden hep bu kadar zordur.Çalmıyorken gözünün önünde,çalmaya başladığında sanki sıvışıyor ortalıktan şerefsiz.En son yastığın arkasında buldum ve kapanmadan açmaya çalıştım.

-Kuzu kapatıyordum nerdeyse.

-Bulamadım telefonu bu sefer iyi saklanmış.

-Yarın ne yapıyorsun.Çıkalımmı dışarıya.

-Öğlene kadar işteyim.Sonra buluşabiliriz.Ne yapacağız.

-Önce bir çarşı pazar yaparız.Sonra 2 kadeh bir şey içip döneriz.

-Çarşı pazar yapmasak ablam kızıyor.

-Neden?

-Çok savurganmışım.Bütçe yapmayı bilmiyormuşum.Gördüğüm her şeyi almaya kalkıyormuşum.Yakında kiramı bile ödeyemeyecekmişim.

-E haksız sayılmaz.

-Sendemi Bürütüs.

-Hadi,hadi.Yarın görüşürüz bebek.

-Görüşürüz aşkım diyebileceğim tek insan.

-Kafayı aşkla bozdun ha.Hadi kapat ,kapat.

Sabah işlerime gömülmüş faturalarla uğraşırken içeriye satıştan Tolga ile küçük dağları ben yarattım der gibi yürüyen bir adam girdi.Her gördüğüne aşık olan ben nedense bu adamdan hiç hoşlanmadım.

-Ceylan hanım.Giray bey'in faturası hazırmı?Arabayı teslim alacaklar.

-Hazır olmak üzere.Sadece yazdırmak kaldı.

Beyefendi ses verdi.

-Hımm ,Tolga bey çok vaktim yok.Bir an önce bitirelim şu işi.

İçimden siktiri çektim yüzüne karşı.Bu çok hoşuma gidiyor, aslında yüzüne karşı ne hissettiğimi söylemiş gibi hissediyorum.Faturayı zarfa koyup teslim ettim.Yanına küçük dağlarınıda alıp odamı terk ettiler.Öğlene kadar nefes almadan çalıştım.Ve en son çantamı paltomu alıp Yasemin ile buluşmak için çıktım.Show room un kapısında Tolga yine aynı adamla konuşarak arabanın anahtarını teslim ediyordu.Taksi bulmak için köşe başına kadar yürümem gerekiyordu.Su birikintilerine basmamaya çalışarak yürümeye başladım tam varmıştımki köşeden demin teslim aldığı arabasıyla beyefendi hızla döndü.Ve yol kenarında biriken ne kadar su varsa yüzümden ititbaren aşağıya doğru akmaya başladı.

-Öküz sen ne demeye son model bir araba alıyorsunki.Bir öküz arabası,kağnı alsan sana yeterdi.