BÖLÜM 13:Ara Sıcak ⛸️

271 24 30
                                    

Her şey seninle güzel, yolda yürümek bile
Olmayacak düşlerin peşinde koşmak bile
Her şey seninle güzel, bu toprak bu taş bile
İçimdeki bu korku, gözümdeki bu yaş bile


Mahkemenin üzerinden 2 gün geçmiştir.Ateş bu süreçte İpek'in yalnız kalmak istediğini düşündüğü için onu aramaz fakat bir yandan da İpek için endişeleniyordur.Bu ikilemde git gel yaparken masadaki telefonuna uzanıp İpek'i arar.Telefon uzun uzun çalmasına rağmen karşı taraf açmıyordur.Normalde Ateş bu konularda hiç panik bir insan değildir fakat İpek'in zor bir süreç atlattığını bildiği için endişelenir ve İpek'in evine gitmek üzere yola çıkar.

Ateş ısrarla İpek'in kapısını çalıyordur fakat kapıyı açan olmaz.Kapının dışındaki saksının altında yedek anahtar olacağını düşünür fakat İpek bu konuda tedbirli davranıp anahtarı almıştır.Bu durum Ateş'i daha fazla endişelendirir.İpek'in nerede olabileceğini düşünürken aklına bir fikir gelir.Sahi İpek oraya gider miydi?

°°°

İpek:Senden nefret ediyorum.Bana yaşattıkların aklımdan çıkmıyor.Berbat bir insansın.

İpek bir cevap bekliyordu ama imkansız bir durum olurdu.Yere eğilip dizlerinin üzerinde durdu.Bir eliyle toprağı dokundu.Bu dokunuşla ağlaması ve bağırması da başlamıştı.

Ateş her ne kadar İpek'in gitmeyeceğini düşünse de emin olmak için o da aynı yere gelmişti.Uzaktan İpek'i gördü içindeki acıyla bağırıyordu.Hiç vakit kaybetmeden İpek'in yanına koştu.

Ateş:İpek ne işin var burada?

İpek,Ateş'in sesini duyunca toprak olan ellerini havada temizleyip ayağa kalktı.

İpek:Son kez bana yaptıklarının hesabını vermesini istedim.

Ateş:Bunun için mezarlığa gelmene gerek var mıydı?

İpek:Evet Ateş vardı.

Ateş biraz İpek'i inceledi gözleri kızarmış her tarafı toprak olmuştu kaç gündür buradaydı düşünmek bile istemiyordu bu yüzden İpek'e karşı daha ılımlı davrandı.

Ateş:Eğer işin bittiyse gidelim İpek hem yorgun görünüyorsun.

İpek:Emir'le hesaplaşmam ömür boyu bitmeyecek ama gidelim.

İpek birkaç adım attıktan sonra dengesini kaybedip Ateş'e tutundu.Tek bir adım atacak halinin olmadığını gören Ateş,onu kucağına alıp taşıdı.Taksiyle eve gelmişlerdi.Ateş,yaralı bir kuşu taşır gibi İpek'i odasına kadar götürüp yatağına bıraktı. İpek gözlerini biraz açıp Ateş'e baktı.

İpek:Ateş teşekkür ederim.

Ateş:Çok yorulduğunu biliyorum sen biraz uyu istersen sonra yemek yiyelim.

İpek:Her yerim toprak temizlenmem lazım.

Ateş:Yardım edebilirim temizlenmene.

İpek:Şimdilik gerek yok.

İpek banyoya girip tüm toprak ve kötü enerjiden kurtulurken Ateş de mükemmel bir tantuni sofrası hazırlamıştı.Masanın hazırlığı bittikten sonra Ateş İpek'i merak ettiği için odasına gitti.Bu sırada İpek de saçlarını kurutmakla meşguldü.Ateş,İpek'in elindeki saç kurutma makinesini aldı.

Ateş:Yardıma ihtiyacın var.

İpek:Galiba.

Ateş,İpek'in saçlarını kurulurken o güzel kokuyu da aynı zamanda içine çekiyordu.Aslında anlamıştı ki bu kokudan uzak kalmak onun için artık imkansızdı.

DURGUN SULAR -ATPEK-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin