BÖLÜM 1 - YENİ EV

2.8K 67 24
                                    

Yeni evime bir türlü alışamamıştım. Ailemi, şehri ve çevremi bir anda bırakmak hayatımda çoğu şeyi değiştirdi. Gece saat 02:13 sularında camımdan gelen tıklatma sesleriyle uyandım. Evim iki katlı bir konut ve bu ev için bütün birikimlerimi harcamam gerekti. Ailemde bu evi çok sevmişler ve almam için beni ikna etmişlerdi ama içimde bu eve ya da bu ortama dair iyi düşünceler yoktu. Camdan gelen seslerle gözlerimi açtım, ev 2 katlı olduğu için alt katta oturma odası, mutfak ve kiler amaçlı bir oda bulunuyor. Üst katta da 2 tane yatak odası 1 tane çocuk odası ve banyo ile çalışma odası bulunmakta. Dolayısıyla bende cama birisinin tıklatma ihtimalini es geçerek uyumaya devam etmek için gözlerimi kapattım. Bu sefer evin güney kısmına bakan ormandan bir çığlık sesi duymamla yataktan fırlamam bir oldu. Önce beynimin bana oynadığı bir oyun zannettim fakat yaklaşık 2 dakika sonra çığlık sesi daha yüksek bi şekilde kulaklarımda yankılandı. Hemen üzerime geceliğimi giyerek perdenin arkasından ormanı izlemeye başladım. Görünürde bir hareketlilik yoktu. Yaklaşık 3 dakika daha izledim ve sonra gördüğüm şey karşısında gözlerim iri iri açıldı. Küçük bir erkek çocuğu ( tahminime göre) ağzı kulaklarına kadar gelen bir gülümsemeyle benim olduğum cama doğru el sallıyordu. Gözleri yuvarlaktı ve yüzü bembeyazdı. Sokak lambasının baktığı yerde durmuş bana gülüyordu. Sonra birden ormanın içine doğru koşmaya başladı ve gözden kayboldu. Gördüklerim karşısında şok olmuştum. Hemen alt kata inip bütün camları ve kapıları kilitleyip alarmı kurdum. Eğer o gördüğüm çocuk ve arkasında olan kötü birileri varsa geldikleri zaman alarm çalacak ve onlar girmeye fırsat bulamadan ben polisi arayacaktım. Ne olduğunu anlamaya çalışırken güneş ışıkları odama vurmaya başladı. Telefonumu alıp kız arkadaşım Rosie'nin numarasını tuşladım. Telefon çaldı çaldı çaldı ve sustu. Yaklaşık 2 kez daha aradım ama işi vardır belki diyerek daha fazla üstelemedim. Bu sefer erkek kardeşim Jhonny'yi evime gelip biraz takılmak için aradım fakat oda açmadı. Aynı şekilde annemi ve babamıda aradım ama kimse açmıyordu. Biraz endişelensemde daha fazla diretmedim ve üçlü koltuğa yayıldım. yaklaşık 8-9 dakika sonra telefonuma bir mesaj geldi. Belki Rosie'dendir diyerek mesajı açtım ve gizli numaradan olduğunu gördüm. Mesajda '' İyi bir tanışma olmadı, ha?'' yazıyordu. Buda ne şimdi dedim ve son zamanlarda kimseyle tanışmadığımı farkettim. Kimdi ki bu? Gizli numara olduğu için cevap veremedim ve mutfakta yemek yapma işime geri dönüyordum ki bir mesaj daha geldi. Yine gizli numaradandı ve bu sefer mesajda '' Posta kutuna bak.'' yazıyordu. Birisi bana şaka mı yapıyordu, bu saçmalıklar neyin nesi diye düşünürken cama doğru yaklaşıp birisi var mı diye bakarken dün akşamki çocuğu yine ormanın girişinde gördüm. Bu sefer elindeki telefonu havaya kaldırmış gülüyordu ve tekrar ormanın içine koştu. Hızlıcak kapıyı açıp posta kutuma baktım ve içindekini görünce kusma hissimi batırmam çok zor oldu. Posta kutusunun içinde kesik bir sincap kafası vardı ve gözleri oyulmuştu. Ne yapacağımı şaşırırken telefonum çalmaya başladı. Arayan gizli numaraydı, yine. Açıp açmamak arasında ikilemde kalsamda merakıma yenik düştüm ve telefonu açtım. yaklaşık 2 kez '' Alo'' dedikten sonra cızıltılı bir ses gelmeye başladı. Sanki kulaklarımı tırmalıyordu. Dayanamayıp telefonu kapattım ve dün geceden beri olanları düşünmeye çalıştım. O çocuk, orman, kopuk sincap kafası. Bu işte birşey vardı ama kesinlikle iyi birşey değildi. Daha fazla üstelemeden televizyonu açıp koltuğa uzandım ve biraz kestirmek için gözlerimi kapattım.

SLENDER MANWhere stories live. Discover now