Best Enemies // ONEUS OC ✔️

10.3

Seoho bayılmıştı ama Gunhak onu kucaklamaya güç bulamıyordu kendinde.

Kafanı kaldırdın şokla, Gunhak ağlıyordu.

"Gunhak" dedin o Seoho'nun bedenini sana panikle iterken, "Sakın gitme, baygın birini bırakıp peşine-"

Gunhak ayağa fırladı, koşarak başı önünde gitti. Oda arkadaşına koridorda çarpınca kadın çıktığı yere baktı doğal bir tavırla.

Seoho'yu sarmış seni gördü, gözleri öfkeyle doldu taştı.

Seoho'nun bir iki dakika içinde ayılacağını biliyordun, ama Gunhak için iki dakika oldukça çoktu.

İçin yandı Seoho boynuna düşmüşken.

Seoho cidden hemen hemen anlık bayılmıştı, gözlerini açtı. Kafasını geri çekemeden anladın ayıldığını. Onu kendine basıp inledin.

"Geçti Seoho!"

Seoho kollarını kaldırıp seni sardı. Sarsıla sarsıla ağlamaya başladı. Saçlarını okşadın, konuştun.

"Gunhak sana geldi, ona ne dedin hatırlıyor musun?"

Seoho başını iki yana salladı, bedenini hissettin. Gülümsedin.

"Seoho, bir tanem" dedin, "Şimdi gitmem lazım. Bana öyle çok da içerleme. Gunhak aşırı üzüldü dediklerine. O da arkadaşım. Seni sana emanet edebilirim ama o arkadaşsız kalmak nedir bilmiyor"

Seoho yutkundu, cevapladı.

"Çok mu kızdı?"

Onu kendinden çekip gözlerini parmağınla sildin, başını iki yana salladın.

"O da üzülüyor Seoho" dedin tatlı bir dille, "Seni çok özlüyor, eminim"

Seoho güldü alayla.

"Sahiden bak" dedin gülerek, parmak uçlarını tutmuş senin ikna etmeni bekler gibiydi.

"Seni çok seviyorum" dedi hüzünle, "Beni şimdi bırakma!"

"Seoho" dedin hüzünle gülümseyerek, "Gunhak da önemli"

"Ama" dedi Seoho gözleri yaşlı, "O sevmedi benim sevdiğim kadar seni!"

"Geleceğim" dedin ayağa kalkarken, elini tutup seni aşağı çekti. Güldün zoraki.

"Seoho" dedin, "Sen çaldın onun aşkını, Ravn'ın yani. Değil mi?"

Gözleri büyüdü.

"Üzgünüm, Gunhak buna çok alınmış. Kardeşini de çaldın. Bu nedenle üzgün olanı görüyor ve bu sefer doğru seçimi yapıyorum. Senin için geri döneceğiz, beklersin değil mi?"

Seoho gözleri dolu dolu"Gitme" dedi, "Ben seçmedim bu kaderi!"

Gülümsedin, döndün buz gibi. Elini çektin.

Koşarak dışarı çıktın. Youngjo sana adresi atsın diye onu aradın. Taksiye bindin ki kolay olsun.

Ve şimdi ikinci kata çıkıyordun bile.