"Poyraza da yazık oldu, yüzü gözü yara bere içinde kaldı çocuğun." diye ima da bulundu zuhal. Tabi bu ima bana değil Goncayaydı.

"Çok da önemli bir şey yokmuş ya."

"Ne dedi enişte?"

"Önemsiz birşey takmayın diyor."

"O zaman salla. " Diyerek telefonda gezindim.

"Ne oldu bilmiyorum ama poyrazımın canı çok acımıştır. Keşke yanında olabilsem." Diye hüzünlü söyleyip kafasını test kitabının üstüne koydu. Ben de destek olmak adına sırtını sıvazladım.

Eh ne de olsak aynı kaderi paylaşıyorduk.

"Başlarım böyle işe! Ne bok yemeye ikizime yavşıyor şerefsiz pezevenk." Diye söylenen demirle bütün gözümüz onun üstündeydi.

"Tamam abi sakin ol. Gülce şimdi gelir yanımıza."

Murat ve Koray karşı masadan sandalye çekip üçüde masamıza oturdular.

"Koray ne oluyor? Gülce ne alaka?"

"Gülüm gelip  söyleyecektim ama o an olay büyümesin diye şey etmedim ben."

"Okul bitsin ben seni şey edecem koray."

"Artık biri ne olduğunu anlatabilir mı?" Diye sorduğumda sesim acayip derece de katı ve umursamaz çıkmıştı.

"Ya ne olacak o ismi lazım değil instagramdan ikizime yazmış."

"Ne yazmış?"

"Neymiş Gülce benimle kafeye gelir misin? Bok gelir oraya! Gülce gelsin ben ona soracağım hesabı."

"Oğlum sen bilmiyormusun onu bela arıyor işte."

"Abi!" Diye bağırdığında Gülce, Demir hemen ayağa kalkıp karşısında dikildi. Biz ise sessizce onları dinliyorduk.

"Abi sen ne yaptın? Herkes seni konuşuyor yalnız helal olsun o itin suratını iyi geçirmişsin." Diye dalgaya vurup hem sinirli hem de gülüyordu. Bu kız acayip derecede dengesizdi.

"Zevzekliği bırak bir daha o itle aynı ortamda havayı soluduğunu bir göreyim sana dalarım kızım."

"Ben bu konuşmayı sanki geçen haftada duymuştum ama neyse ilk defa duyuyormuş gibi yapayım. " dediğinde bazılarımız gülmemeye çalışırken bazılarımız da hafif bir kıkırtı çıkarmıştı.

Demir ise burnundan nefes verip sarılmak için kollarını açtı ve Gülce'de hemen sarılmıştı.

"Aferin, tam da böyle olacaksın." Diyerek saçlarını okşadı.

"Hatırlatayım canım ben Gülce Atay'ım ben kimseye hesap vermem."

Ardından yan masadan sandalye çekip kardeşini yanına oturttu fakat sarılmaktan hiç vazgeçmedi.

Ben ve abim ne ise onlarda o şekildeydi. Birbirlerini seven, güvenen ne zaman bir sorun çıksa birbirlerine daima sıkı sıkı sarılan çiftelerdendi. Mesela benim abim bana ne kadar çok kızarsa kızsın eninde sonunda bana sıkı sıkı sarılırdı.

Domates sosu 🝮 Yarı TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin