Yemeklerimiz geldiğinde hiç vakit kaybetmeden ve kimseyi beklemeden yemeğime başlamıştım masada ben hariç herkes konuşuyordu

"Simay hanım sizin fikriniz nedir?"

Yaklaşik 35 40 yaşlarındaki adamın bana yönelttiği soruyla kafamı kaldırıp gülümsedim hangi konudaki hangi fikirden bahsediyordu acaba allah aşkına yemek yediğimi görmüyormuydu bu adam tabiki onların sıkıcı konuşmalarini dinleyip moralimi düşürmüyecektim
Elimdeki çatalı yavasca koyup adama gülümsedim

"Hangi konuda"

Cümlemi bitirir bitirmez ateş yüzünü ellerinin arasına alıp bıyık altından güldüğünde sinirle tekrardan adama döndüm hıyar herif ben ne anlardım bu işlerden

"Simay hanımın asıl işi aşçılık bu yüzden sadece ortağım olarak yani formalite icabı burada"

Ateşin söyledikleriyle kaşlarımı çatıp sinirle yüzüne baktığımda bana değilde karşımdaki adama bakıyordu neden benim bi manken olduğumu kabul etmek istemiyordu yada neden çevresinden saklıyordu mankenlik ayıp bir meslekmiydi?

"Aaa öylemi?"

Adam şaşkınlıkla bana bakarak sorduğu soruyla bende ona gülümseyip kafamı olumsuz anlamda salladım

"Hayır öyle değil"

Yüzü gülen amcanın bi anda gülüşü yüzünde donduğunda yanındaki oğlu olduğunu düşündüğüm çocuk ve hemen diğer yanındaki 50 55 yaşlarındaki adamda gülmeye başlamıştı ateşse şuan gerim gerim geriliyor sinirini elindeki sudan çıkartıyordu tekrardan adama dönüp gülümsedim

"Benim asıl işim mankenlik
Aşçılık sadece hobi olarak yaptığım ve mezun olduğum bölüm"

Oturduğum yerde gururla arkama yaslanıp bacak bacak üzerine attım mesleğimden utanıcak değildim ayrıca benim mesleğim utanılması gereken bir meslekte değildi ben bu bedeni elde edebilmek için çok emek vermiştim tabiki şimdi gururla mesleğimi söyleyecektim

"Im Simay Öcaldı değil mi?"

25 30 yaşlarındaki genç duran oğlan çocuğunun bana yönelttiği soruyla sevincle gülümseyip kafamla onayladım

"Evett"

"Hayır"

Bugün zıtlaşma günüydü başlatırsam devamını tabiki getiricekti

Masada duran elimi tutup çoçuğa döndüğünde hafif gülümseyip adımı ve soyadımı düzeltti
"Simay Kaya"

Düzeltmese bir yerlerinde eksik kalırdı çünkü elimi ellerinin arasından çekip tekrardan elime çatalımı alıp ağzıma yeniden bi kaç bir şey attım

Orta yaşlardaki adam elindeki şarabı masaya koyup ateşe döndüğünde kulağımı onlara verip ne söyliyeceğini dinledim

"Ben kardeşiniz sanmıştım ateş bey"

"Yok Eşim"

Bu adam nasıl bizi bilmiyordu?
Tamam iş adamı olabilirdi ama düğünümüz ünlü çiftler gibi magazin sayfalarında boy boy fotoğraflarımız hep çıkmıştı ve hâlâ da ara ara çıkmaya devam ediyordu

Adam bu seferde bana döndüğünde sıkıntıyla şarabımdan bi yudum alıp adamın bitmek bilmeyen sorularını dinledim iş mi yapıcaktık bizim özel hayatımızımı konuşucaktık?

"Anladığım kadarıyla mankenliği bıraktınız"

"Hayır ara verdim diyelim"

Kafasını anlayışla sallayıp eline çatalını aldığında sonunda sorularının bitmesini umup bende yemeğime devam ettim otele döndüğümüzde yeniden mankenlik konusu açılacağa benziyordu ara verdim dediğimden itibaren arkasına sinirle yaslanmış avucunun içini masanın altından sıkıyordu sanki hep açık şeyler giyiniliyordu allah aşkına neydi bu tantana

BABAM İÇİN   (Düzenleniyor)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin