Birinci Bölüm - Masa

1.3K 53 7
                                    

Ankara

"Hepiniz hoşgeldiniz! İsterseniz hemen başlayalım." Kalktıkları sandalyeye geri oturdular. Müdürün dediğini onaylar mırıltılar çıkardılar. Müdür masanın baş sandalyesine oturdu.

"Evet buraya neden geldiğinizi biliyorsunuz. Fakat aramızda yeni birileri vardır. Olayı tekrardan açıklayalım. Esef bey lütfen mahkûmu anlatınız." Esef bey kafasını onaylar biçimde sallayıp boğazını temizledi.

"Hemen başlıyorum müdürüm. Mahkûmun adı Kemal Nesin'dir. Yaşı 23. Suçu ise... Suçu... Suçunu hepimiz biliyoruz, söylemeye dilim varmıyor."

"Aramızda yeni birileri vardır Esef bey. Ama madem ki söylemeye dilin varmıyor. Ben diyeyim. Kemal Nesin gece vakitlerinde 7 kıza aynı anda tecavüzde bulunmuş ve 3 insan katletmiştir."

Yaşar duyduğu sözlerle sinirle yumruğunu sıkmıştı. Bu mahkum idam edilmeliydi! Allah korusun tecavüz edilen kendi kardeşi de olabilirdi. Böyle insanlar yeryüzünden silinmeliydi.

"Fakat şöyle ki mahkûm kabul etmiyor. Böyle bir şey olmadığını, o sokakta arkadaşının evinde kaldığı iddialar vardır."

Yaşar düşündü ya onun bir suçu yoksa ya da yalan söylüyorsa. İlla ki kamera vardır diye düşünüp müdüre döndü.

"Kameralar baktınız mı müdürüm?" Genel emniyet müdürü Selim sıkıntılı bir nefes aldı ve direklerini masaya yasladı.

"Kameralara o durumda çalışmıyormuş, zaten çalışsa da bir şey çıkacağını sanmıyorum." Yaşar artık ilk fevri düşündüğü gibi düşünmüyordu. Ya o değilse? Ya bunu yapan kişi sokaklar da elini kolunu sallaya sallaya geziyorsa? Diye düşünmeden edemiyordu.

"Peki neden Kemal Nesin'in olayla bağlantısı olduğunu düşünüyorsunuz?"

"Çünkü tecavüz ettiği kızlardan birinin verdiği eşkale çok uyuyor. Üstüne yaşadığı mahallede sapkın ve sapık olduğu söyleniyor. Bunlar da yeterli olmaz ama biri ihbarda bulunmuş. Yakın arkadaşı olayı ona anlattığını, ondan çok korktuğunu söylemiş ve bu gibi kanıtlar var."

Yaşar'ın bir tarafı inanıyor ve idam edilmesini talep etmesini istiyordu bir tarafı ise hâlâ bir şeylerin eksik olduğunu savunuyordu. En yakın arkadaşı neden yalan söylesin ki?

"Düşünmeye bile gerek yok! Ne olduğu belli zaten, o sapkının idam edilmesini talep ediyorum!" Yaşar orta da kalmışken girmişti araya.

"Katılıyorum." Çoğu kişi katıldıklarını belirtmiş ve uğraşmak istemediklerini beyan etmişti. Tek bir kişi cevap vermemişti, Yaşar...

"Siz ne düşünüyorsunuz avukat bey?"

"Ben mahkûmla görüşmemizi ve buna göre kararımızı vermeyi talep ediyorum. Ve biliyorsunuz ki ispat etmeden idam edemezsiniz." Müdür kafasını sallamış ve diğerlerine göz gezdirmişti.

"Pekâla o zaman mahkûmu çağıralım. Esef bey?" Cezaevi müdürü Esef bey onaylamış ve küçük odadan çıkmıştı.
_________

Merhaba

Biraz günümüzden farklılıklar var. Mesela idam yasağı yok. Fazla sorgulamayın.

Kendinize iyi bakın

/sermest-

MÜCRİM (BxB)Where stories live. Discover now