"Gerçek şu ki; her ne kadar aklım başımda olsa da kokunu her soluduğumda kafası kıyak bir keş gibiyim. Ve ben, her ne kadar soğukkanlı olsam da sana her dokunduğumda tekrar tekrar tutuşan bir ateş gibiyim. Söylesene Nare, şimdi senden nasıl vazgeçey...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Siz de benim için sol alttaki yıldızı parlatarak bana destek olabilirsiniz, seviliyorsunuz ❤️❤️
Keyifli okumalar
Gelinliğimin uzun eteğini düzeltirken, 'Bozma Nare!" demelerinealdırmadan yerimde huysuzca direndim, "Bi salın artık beni yaa," cümlem kimsede etki etmezken fotoğraf için şekilden şekle giren kızlara göz devirmekle yetindim.
"Birileri yanıyor.."
"Az daha sabır yavyum ateşini alacak eniştemiz."
Çokça ima barındıran bakışlar eşliğinde kıkırtılar kulağıma dolarken, "Gelmek bilmiyor ki," cümlemin bitimiyle ikinci bir kahkaha bu kez gürültülü sağanak yağmur gibi üzerime yağarken kızlar tarafından kıstırıldım.
"Kızım birazcık ağırdan sat kendini.."
"Wuu, dediydim yanıyor bizim kızdiye.."
"Bu kadar belli etme demiştik ya hani."Ve son olarak Çiğdem'in cümlesiyle ellerim yüzümü yellerken bedenimi kıstıran bedenlerden çekiştirmek adına geniş koltuğa adımladım.
Benimle birlikte Zeliş ve Çiğdem hareketlendi. Balık model seçmiş olduğum dantelle sarılmış gelinliğimle otururken sağıma Zeliş soluma Çiğdem yerleşti.
"Orkestrayı organize etme şeysi sende ha, unutma!" dedim Zeliş'e.
"Endişelenme Nare'm layıkıyla idare edeceğim görevimi."derken bile gözünü elindeki telefonundan çekmedi Zeliş.
"Kalabalık mı içerisi?"
"Valla tüm dedikodu ekibi burda Nare bacı, salonun yarısı ben buraya gelmeden önce dolmuştu, ee yarım saattir buradaysak arkamızdan da gelenler olmuştur." dedi Çiğdem cümlesinin bitimiyle telefonuna gömülerek.
