13

1.2K 51 63
                                    

Hello guys 🙋🏿‍♀️tansiyon?!

E: Ya Kaya neden bana inanmak istemiyorsan ya ? Neden bana inanmıyorsun ya ? Sabahtan beri anlatmaya çalışıyorum sana .... Hepsi bu kadının işi! Yaşıyor Kaya yaşıyor ! Yaşıyor ve bizimle, daha doğrusu benimle uğraşıyor!
K: Neden  uğraşsın seninle neden? Bu kadın sana hisselerini devr etmedi mi??
E:  Ya tamam Kaya etti! Ama bana söyledi.... abimden uzak dur dedi... Ben de bana oyun oynadığını  anlayınca.... ardından da senin evlenince.... olanlar  oldu..
K: Biliyorsun değil mi tum bunlar ispatlanmayınca hiçbir iş açıka çıkmayınca, suçlu olarak gösteremezsin onu!
E: yaa... tamam diyorum sana.... adam az önce kaza yaptı!  kaza yaptı! Kaya kaza yaptı ! Yani yaşıyor olması bile şans eseri . Ya adam arabanın freninin tutmadığını anlayınca kapıyı açtığı gibi kendini dışarı atmış!!! Yuvarlanmış yolda bu adam! Yuvarlanmış!  Kolu bacağı kırık!
K: Şimdi Ender tamam da...ama ne mağlum kendisinin oyunu olmadığı?!
E: Sen Mahmuttan mı şüphe ediyorsun?
K: Tabii ki... neden olmasın? Sen benim kardeşimi suçlu bula biliyorsun, ama ben Mahmuttan kuşkulanamazmıyım?  E: Sen ciddi misin?  Bir adam bunu kendine yapar mı?  Ya Kaya adam hastanelik oldu! Hastanelik!!!  Az önce yanından geliyoruz. Herhalde böyle bir şey yapmaz .... neden yapsın.... Neden bana zarar vermek istersin?? Neden benim arabamın frenleriyle oynasın? Kim yaptıysa biliyordu benim arabayı kullanacağımı.  Benim arabamdı zaten bozuk olan! Benim arabam! Adamın kendi arabası değil!
K:  Hatırlatırım sana Ender, adam gelirken arabam tamirde dedi.  İşte.. yani kasti yapılmış bir şey de olabilir... kendi arabasını değil de, senin arabanı  alacağını biliyormuş belki de... o yüzden böyle bir şey yaptı!
E: Sen... sen ciddi misin Kaya? Sen yani bayağı bayağı ciddisin??? Sen kardeşinin yaptığı hiç bir şeye inanma ama olmayan bir şeye inan...yani öyle mi?
K:Yani tabii ki ciddiyim Ender! Ayrıca bu adama bu kadar inanıyor oluşuna da inanamıyorum ayrıca! Anlamıyorum sen niye bu adamı ikide bir bana savunup duruyorsun? 
E: Ben de senin ona karşı bu kadar ön yargılı olmana anlam veremiyorum açıkçası.
K: Ben önyargılıyım yani öyle mi ? Onun yaptıklarından sonra ben ona inanayım yani  öyle mi ?
E: Ya Kaya  bu adam sana, bana , bize ne yaptı??? Sadece yardım ediyor.
K: Bu adam sana neden yardım ediyor Ender hanım?
E: Kaya ben sana önceden de anlattım durumları.. Neyi neden yaptığımızı.... yaptığımı...  anlattım..  ...ayrıca yani  benim başıma gelen bu kadar olaydan sonra, yine de, bana güvenmiyor oluşuna inanamıyorum!!!
K: Ben sana güvenmiyorum dedim mi ?!
E:  Demedin ama ispat ettin!  Ya hastaneye adamın yanına gidiyoruz, adam ne halde,bir dövmediğin kaldı adamı .
K: Çünkü ben ona güvenmiyorum Ender!  gü...ven...mi...yo..rum!!! Bu kadar basit.
E: Tamam o zaman bir fikrin var mı, kameralarla ilgili, izlenmenle ilgili... ve ya benim başıma gelen olaylarla ilgili..   ilaç kullanmam mesela?!  birinin bana saldırması ile ilgili ....
K: Şimdi bak!  Sen "Hasanali bey yapa bilir belki" diye söylemedin mi ? Adam tehlikeli diye ha?!
E:  Tamam tehlikeli adam...katil... ama kadın katili değil. Ayrıca onun ilgi alanına girmiyorum ben!
K: Yani düşman bellediğin adam değil de, benim kız kardeşim, ortalarda olmayan, kaybolan, haftalardır birlikte aradığımız kız kardeşim suçlu?!  Yani öyle mi?!
E: Kaya gerçekten şu anda daha fazla konuşmak istemiyorum! Konuşma fazla ilerledi... her an kalbini kırabilirim!

Adam sinirle elleri belinde bir şekilde kadına göz devirirken, odadan uzaklaşarak kenara geçti Ender. Telefonu kulağına koyduğu gibi Caner'i aradı . Üzerinden 20 dakika geçdikten sonra Caner artık onların yanına varmıştı bile. Lakin gelirken yalnız gelmemişti . Kendisiyle birlikte bir misafir daha getirmişti....Hayatiyi....Şahikanın sağ kolunu....

H: Ender Abla nasılsın?
E: Teşekkür ederim Hayaticiğim. Sen nasılsın?
H: Hamdolsun çok şükür iyiyim.  Neden çağırdın beni?
E:  Sen benim seni neden çağırdığımı gayet iyi biliyorsun.... 
H: Nasıl yani Ender abla?
E: Hayati biliyorsun değil mi sevgili kardeşim Şahika  ortalıklarda yok..   Kayboldu... ve biz kendisini haftalardır aramakla meşgulüz.. Öldü mü, kaldı mı, aç mı, tok mu, nerede, kiminle haberimiz yok...
H:  Öyle mi? Vah vah çok üzüldüm... Ay keşke bulsa da siz de bir rahatlasanız.
E: Hayaticiğim bak söylüyorum(parmak yeller) seni severim bilirsin! Ama şunu da belirtmek isterim ki elimde video görüntüler var ve  sen o görüntülerde yanında birkaç kişiyle birlikte benim evime geliyorsun ve olaylar o sırada yaşanıyor....evime  kamera yerleştiriliyor... benim evime!  Biz izleniyoruz ve gözetim altında tutuluyoruz!   Sense elini kolunu sallayarak benim evimden çıkıp gidiyorsun.... Bak eğer ben bu görüntüleri polise verip senden şikayetçi olursam hayatının bir süresini hapiste geçirmek zorunda kalırsın.
H: Ender  abla sen neler söylüyorsun? E: Hayati.... Hayati... lütfen gel birbirimizi kandırmayalım. Şahikanın  yerini de!   Bak o benim kardeşim değil mi ?? Kardeşim!  Evet yani kardeşler arasında küskünlük olabilir mi?? Ola bilir! Bak hepimiz onu arıyoruz.... gerçekten çok kötü durumdayız!!! Lütfen yardım et bize .....abla kardeş arasında olur böyle küslükler Hayaticiğim.... lütfen bak gerçekten sen onun iyiliğini istemiyor musun ???
H: Yani istiyorum da abla ama...
E: Aması maması yok ! Lütfen... Bak rica ediyorum senden ! Söyle onun yerini. Biz gerçekten onu çok özledik.  çok özledik biz onu ....Bak yeğenleri bile onun için  geldi Londra'dan.... Onun için hepimiz seferber olduk!
H:.....
E:  Bak tamam!  Söz veriyorum sana!  Kocasının haberi olmayacak onu bulduğumuzdan!  Sen yeter ki söyle.  Yemin ederim ne gecemiz kaldı ne gündüzümüz!  Şahika  nerede? ??  Ben de çocuklar da, hatta kocam bile bizimle birlikte seferber olduk... Şahika için... arıyoruz biz onu durmadan...  içimiz dışımıza çıktı....
H: .....ama abla affetmez ki beni...

ZORAKİ EVLİLİK  |EnKay|Where stories live. Discover now