KİMLİKSİZLER ŞEHRİ +18 (KİTAP OLDU )

BÖLÜM 37

İyi okumalar ❣️

Gönülde kurulan her bağ aslında tanrı gözünde daha fazla kutsal kabul edilmişti...

Zebani ile eve geldiğimizde o hızla duşa girmiş ben ise yatakta onu bekliyordum, üstümde sadece Zebani'nin uzun tşörtü vardı. Aslında içim içime sığmıyordu çünkü Zebani ile bugün geçmişinden olan ona en yakın ikinci kişiyle tanışmıştım. Berrak; adı gibi temiz ve duru olan kız. Gözleri ne kadar olmasa da kalbinde bir umut vardı, bunu hissediyordum.

"Ne düşünüyorsun?"

Zebani'nin sesini duymamla bir anda irkilmiştim.

"Korkuttum mu?"

Üst bedenindeki ıslaklıkla yeni duştan çıktığını anlamıştım.

"Dalmışım sadece."

Yatağa benim yanıma geldiğinde kan basıncım nedense artmıştı, bu adam hep çıplak yatıyordu, ben neden böyle olmuyordum ki?

Artık ol nolur Ahsen cidden erkeklerden hoşlanmadığını düşüneceğim bazen.

Ellerini belime koyduğunda ona doğru baktım.

"Bir şey sordum meleğim, ne düşünüyorsun?"

"Berrak'ı düşünüyordum."

"Ne için?"

"Orada yalnız Zebani, bizim yanımızda kalsa olmaz mı? Hem onun için hem de benim için daha iyi olur."

Zebani derin bir nefes vermişti.

"Bir süre böyle olması lazım."

"Ama neden?"

"Çünkü kardeşimin yaşadığını iki kişi dışında kimse bilmiyor."

"Başkomutan bilmiyor mu?"

"Kapatalım bu konuyu artık Ahsen. O adamın adı dudaklarından çıkmasına bile tahammülüm yok, görmüyor musun!"

Belimdeki eli sertleşmişti, onun kucağına doğru gittiğimde ilk kez o beni çekmeden ben oturmuştum.

"Özür dilerim sadece Berrak için endişelendim."

Derin bir nefes bırakıp beni iyice kendine doğru çekti.

"Biliyorum ama başka bir erkeğin adı o güzel dudaklarından çıktığını duyunca sinir oluyorum."

Dudaklarımdan bir kıkırtı çıkmıştı.

"Bakıyorum hoşuna gitti."

"Evet. Kim sevdiği adam tarafından kıskanılmak istemez ki?"

Ne olduğnu anlamadan beni bir anda ata biner pozisyona oturttuğunda tşört resmen kalçalarımın bitişine kadar sıyrılmıştı. Gözleri önce bacaklarımda arsız bir şekilde gezinip sonra gözlerimi bulmuştu.

"Şu benim kıyafetleri giyiyorsun ya sana daha fazla yanıp tutuşuyorum kızım."

"Öyle mi?"

Sesim fazlaca cilveli çıkmıştı. Ellerimi üst bedenine koyduğumda vücudu anında gerilmişti. Bir dokunuşumdan bile bu denli etkilenmesi ben hem mutlu ediyor hem de şaşırtıyordu. Yüzünde gece yatarken kullandığı düz siyah penye maskenin izin verdiği kadar belli olan dudaklarını dudaklarıma sürdüğünde ikimizde de yangına sebep olacak o cümleler döküldü dudaklarında

"Dudaklarının tadını özledim yavrum, artık eşim olmanı istiyorum."

"Eşin?"

"Evet gönül eşim, ben dini törenlere inanmam ama eğer bir kadınla aynı gönlü paylaşıyorsam artık o benim gönül eşimdir."