legog

15 4 0
                                    

aynı hasatanede olduklarından psikiyatristin odasından çıkınca annemin yanına gitmek için ilerlemeye başladım.

off çok kararsızım.önünde 1000 kişinin durduğu asansörle mi,yoksa üstünde kovboy filmlerindeki çalıların uçuştuğu merdivenle mi gitsem..ya sadece 3 kat yürüyebilirim dimi?.

daha fazla düşünmeye gerek yoktu.deriiin bir nefes aldım ve tabiiki asansöre yöneldim.3 kat,hemide ,yürüyerek çıkmak neymiş!

asansörün önüne 1001. kişi olarak durdum.meşhur 'ding' sesiyle içeri doluşmaya hazırlanıyordum.ama içeri girecek herkes put kesilmişti.onları ittirerek asansöre baktım.

içeride iki sevgili birbirini yiyolardı.eh tabi burdakilerde hep yaşlı.çekindiler :ASD:A önümdeki bir kaç teyzeyi yana ittirerek:

+utandınıs mı gızzz,dedim.hepsiciği bi bana birde asansördekilere bakarken cık cıklayıp duruyolardı.ama kim takar.sevgilisinin dudaklarını sömüren çift ben içeri girince fark ettiler ve hemen toparlandılar.sonra da kendilerine üzgün bakışlar attılar.

-abii işe yaramamış.ne güzel eğlenicektik,dedi kız.

oha.tam anlamıyla oha.ohalar ve ötesi aşkına.abi ve kardeş mi..? o sırada ikisininde yüzüne baktım.tam bir hata. niye bakıyon elaleme hı? malmısın sen göher?

+aa fetullah'a beddualarımı kaçırıcak olan ''ıjın''?

_aa tek nefeste bir kitap yazan kız?

+siz..kardeş mis-,derken yine meşhur ses doldu kulağıma.DİNG.bende indim tabe napıcam.ister kardeş olsunlar ister anne-oğul,ister sevgili.çokta tın çokta wa(t)-ty.yalnız onlarda benimle beraber inmişlerdi.ve aynı yönde ilerliyorduk.

annemin odasına yürürken biri elini omzuma koydu.arkamı dönüp baktım.sizce kim?hadi..bilirsiniz sizz..

güneşmiş! şaaaaka tapikisi.annemmiş.kolunu omzuma atarak güneşle neler konuştuğumuzu sordu.bende hepsinde olduğu gibi temalı konuşmamı sundum.merak ediyosanız sevgili benzeri çift geçip gittiler.

annemin her zaman korktuğum dişçi koltuğunun bulunduğu odasına girdiğimizde yine koluna yapıştım.nedense hep endişelenirdim.sanki oraya ben oturucakmışım gibi.o koltuğa oturanlarada acırdım.ve şuan orda acımam için biri vardı.hemde sanki bana inatmış gibi gülüyordu. hemen annemin koltuğunun yanında da 'abi'si duruyordu.

annem gülümseyip kızın yanına geçti:
-şule evin değil mi?

--evet.

-söyle bakalım şule.şikayetin ne..

ne yalan söyliim gerisini dinlemedim.ama annem dolguya başlıyordu,başlamadan önce de gereksiz şahıs odadan çıktı.makinenin sesini duymamak için anneme eve geçtiğimi söyleyip bende odadan ayrıldım.dışarda artık adını öğrenmem gereken çünkü sıfat bulamadığım kişi bekliyordu.

siyah gözlerini benimkilerle buluşturdu.ve aynı anda sorduk:
_+adın ne?

_+önce sen!

_+ilk ben sordum!

_+off,on

_ben cem.

+oh iyi kısaymış.. ben de göher.hadi by eve gidip popo büyütmem gerek, ne diyeceğini beklemeden arabamıza doğru yürümeye başladım.arkamdan güldüğünü duyuyordum.

ama aklımda olan tek şey vardı,işemek.ahh şincik sıççam şuraya yav.hastanenin berbat ötesi tuvaletlerinden birine kendimi attım.bu seferde erkeklerinkine değil merak etmeyin.işerken yine kendime en çok sevdiğim şeyleri söyledim.

''1-uyumak

2-sıçmak

3-yemek.''

ve bu şekilde sıraladığım için kendime kızdım.hepsi evladım gibi sevdiğim hobilerimdi.sıraları olmazdı kiii.

''1-uyumak,yemek,sıçmak.heh.tamamdır.''

hastanenin berbat kokusundan kurtulduğumda sevinç nidaları attım.hala şoförümüz olan can'ın yanına yerleştim.hastane okul kadar uzak değildi ama ben uyurum B| 5 dakika yeter.cama doğru kıvrıldığımda can abi beni dürtükledi.

-kalk gız kalk eve geldik, bana dönmüş ve papağan gibi bunu tekrarlarken parmağımı dudaklarına götürdüm.

+şşş..can abi sus ve taşı yeter.

-allahın belası.

+hıhıı..mm hıhım..

eve bir kez daha taşınırken sevinçten uyuyordum!!!

aslında uyanınca çokta tekrar dalabilen biri değilim ama üşengeçliğin getirdiği azimle yatıyordum işte.neyse yine yatağıma fırlatılınca kalçamda hissettiğim büyük çok çok çok büyük bir acıyla çığlığı bastım.

kardeşim yatağımda lego parçalarından birini unutmuştu! demekki odama girmiş. vay orangutan tipli kertenkelee!! hışımla odasına indim.bütün uyku isteğimi kaçırmıştı bu acı.kardeşimin odasına girdiğimde yine legolarla oynuyordu.

+seni legoist legog pis sadist.niye yatağıma parçalarını bırakıyon lan sen.14 yaşına gelmişin bu ne hal gökay!! ablacım kendine gel olmaz böyle.

'bitti mi' bakışını yolladı.

+evet bir açıklama bekliyorum.niye odama girdin.

-ben girmedim,yaaa kesin o değildi(!)
Alayla ona bakarak elimdeki kırmızı legoyu gösterdim.
+evet bu zaten kırmızı pelerinine saklanmış olan ve uçma hilesi bilen minecraft karakteri.aynı zamanda sapık olduğu için odama girdi! ,dedim.sonrada lego parçasını önüne attım.

-hıhım,legolarına geri döndü.aslında bu konuda çok becerikliydi.ama büyüyünce lego sanatçısı olamaz! o ne öyle ya..arkamı dönmüş gidiyorken bana yavru kardeş bakışları attığını fark ettim.

-canım ablaaamm..aşkımm seni çooook sevwfsfe..ay çarpılcam(bunu fısıldadı ama hiiiç duyulmuyodu zaten) sev-vi-yo-m,harikayım der gibi sırıttı.egoist legog!

+ne istiyorsun.

-dışarı çıkalım mııı???

düşünmeye bile gerek yoktu.yatar film milm izlerdim.yürümekte neymiş!

+hayır,kapıyı çarparak dışarı çıktım.ama o sırada aklıma ölmeden önce yapılacaklar listem geldi.ve odasına geri girdim.lanet olsun düşüncelerin değişmesi.

+hazırlan hadi.

yes bee diye bağırıp acaip bi dans yapmaya başladı.ayy acaba orası uzak mıydı.. yok yok 3 sokak yüricez işte..

Beni eğlendir.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin