Vişne | Texting

🍒46🍒

"Mavi kızım nasıl gidiyor hamilelik? Arsan üzüyor mu seni?"

"İyi gidiyor Elhamdülillah teyze. Arsan beni üzmüyor. Sağolsun yardımcı oluyor bana."

"Heh iyi iyi."

"Kız Esra siz nereye taşınmıştınız?"

Esra, Yeşim Teyze'min kızıydı. 2 yıllık evliliği süresince iki kere taşınmışlardı.

"Bahçelievler'e taşındık teyze."

"Nasıl iyi mi bari?"

"İyi. Alıştık çok şükür."

Tezgahın üstündeki tabakları dolaba koymaya çalışan Sevda teyzeme yardım için ayaklandım.

"Sen otur teyze ben yaparım."

"Sağol kuzum."

Yerime oturduğunda ben de tabakları yerine koyup belimi tezgaha yaslamıştım.

"Abla senin bir örneğin vardı onu bana versene. Ben de başlayayım."

"Noldu kız torun mu geliyor? Sümeyye?"

"Yok yok. İnşaAllah olur tabi ama şimdilik Mavi için istiyorum abla."

"Tamam tamam veririm."

Ocakta kaynayan su ile çayı demledikten sonra biraz daha sohbet ettik. Çay demlendiğinde bir tepsiye erkekler için çay doldurduk.

Telefonumu çıkarıp Onur'u aradım.

"Efendim güzelim?"

"Erkekler için tepsi hazırladık da. Gelip alsanız da dağıtsanız olur mu?"

"Olur olur. Geliyoruz. Gerçi geleceğimiz yer hemen yan oda ama neyse."

Gülerken konuştuğunda ben de gülümsedim. Kapadıktan birkaç dakika sonra mutfağın kapısı tıklatıldı. Bir tepsiyi ben diğerini de Zeynep getirdi. Kapıyı ayağım ile araladığımda Onur ve Enes duruyordu karşımda.

Onur'a çay tepsisi ı verdiğimde Zeynep de abisine vermişti elindekini.

Biz de burada sohbete çayı da ilave ederken hız kesmeden devam etmiştik.

🍒🍒🍒

Yazar anlatımı

Beyler salonda, kadınlar da geniş mutfakta sohbetlerine devam etti. Sevda Teyze'nin meşhur un helvası yapılmıştı. Herkes çok severdi. Ayrı bir güzel olurdu onunkisi.

Çay faslı bittikten sonra yataklar hazırlandı. Kızlar ve erkekler misafir odalarında ayrı ayrı kaldı. Asıl olan kızların sohbetiydi. Uzun bir süre sonra bir aradaydılar. Yere serilen yataklarda bağdaş kurup oturuyordu hepsi.

"Yok be abla o kadar huysuz değildim ben."

"He bacım he. Üstüne çamur sıçradı diye ağlayan da bendim."

Hepsi gülümsediğinde küçüklüklerden konuşmaya devam ettiler.

"Gülşah küçükken doğum günü pastasını üfledi diye Enesle kavga etmişti. Çok net hatırlıyorum."

Evet böyle bir şey yapmıştı. 6 yaşındaydı o zaman. Ormanlık bir alanda kutluyorlardı doğum gününü. Pasta ortaya çıkıp mumlar yakıldığında tam üfleyecekken Enes yanına gelip üflemişti. Bu yüzden kavga etmişlerdi. Ardından biraz ağlamıştı Gülşah. Küçüktü bu yüzden şimdi tatlı bir anı olarak kalmıştı.

Gülşah'a gelen bildirimi kimse duymadı ve sohbetlerine devam ettiler. Açıp baktığında Onur'dan geldiğini gördü. Mutfağa çağırıyordu.