1. BÖLÜM "KAZA!.."

27 5 9
                                    

Bölüm şarkısı: Cosmos

1. Bölüm "KAZA"

   Sabahtan beri dersler bir yandan performans bir yandan. Bakın sakın işinizi son güne bırakmayın, bir yerden kesinlikle acısı çıkıyor. Şuan performans yaptığıma bakmayın notlar kötü olunca performans tek çıkar yolu oluyor. Bunu her öğrenci biliyordur değil mi?? .."-"..
 
   "Aa yeter artık!!!"

   Bu ne ya. Güzel, incecik parmaklarım çöküntüye uğradı resmen. Beste yandan bi bakış attı defterime. Ve söylenmeme söylenmeye başladı.
   
   Saçlarını bileğindeki siyah tokayla tepeden toplarken "Kızım az kalmış senin ki, ne isyan bayraklarını çektin yine ya, cidden başım sabahtan beri şişmeyi geç, patladı resmen. Zaten son ders sus artık".demesiyle gözlerimi sonuna denk irileştirdim. Ne yani sabahtan beri mi söyleniyordum. Artık yaptıklarımın farkına varamıyordum heralde.

   Bordo kalemimle oynarken, gözlerimi kısarak Beste'ye  döndüm, başımı biraz yana eğerek, yapmacık bir şekilde "Bak sen, kırk yıllık arkadaşım, benim isyanıma isyan ediyor ha!!". Dedikten hemen sonra defter kalem vs herşeyi topladım.Sıraya bi göz gezdirdim, birşeyi unuttummu diye.Okulda fazla kalamazdım. Ara sıra karnım ağırıyordu. Ayriyeten bugünlük kotam doldu.

   Arkamı döndüm ve Beste'ye baktım. Bana değişik değişik bakıyordu. Ohh zilde çaldı zaten,ben kaçayım dmi yani.

   Eh şu arkadaşa bir açıklama çok görülmez demi. Bazen tıslıyor ama o da benim gibi birine dayanıyor sonuçta...

   "Kankicim..."öğk bu ne ya. Hep okuldan ha, yoksa demem kankicim ne ya!!(kusmuk emojisi) Neyse tamam değişitiriyorum.

   "Prensesim.. ben dayanamıyorum." Kafamla tahtayı göstererek."Şurayı çekeyim de evde devam ederim. Bu arada kusura bakma azıcıkta olsa başının etini yemiş olabilirim ama bunda benim suçum yok sabahtan beri hem tahata da yazılanlar hem de edebiyat performansı için yazı yazdığımı biliyorsun."

   Biraz söylendikten sonra"İyi tamam be bişey demedik de evde teksin ne yapacaksın bu saate??"

    "Kolum koptu,ayriyeten karnım ağrıyor heralde regl olucam. Biraz dinlenmem şart. İstersen işin bittikten sonra gel yanıma biraz takılırız sonra gidersin evine."

     Saate baktı,bana baktı ve sonra o dehşet yere yani tahtaya. Aslında yazmayı seven bir insanımdır ama bu hoca hem küçük hem de eciş bücüş yazıyor. Anladınız;)

      "Şuan saat 12:30" biraz düşündü. "17:00 gibi çıkarım buçukta sendeyim o zaman". Dedi ve elini kaldırıp görüşürüz işareti yaptı ve önünü gösterdi.

    Bende çantamın ön kısmındaki fermuarı çekip telefonumu aldım ve hızlıca tahtayı çekip bidaha aynı yerine koydum.

  " İyi, o zaman sana kolay gelsin, beni kaytarırsın bi şekilde, görüşürüz."deyip Beste'nin yanağını öpüp hemen sınıftan çıktım.

   Sonunda özgürlük diye bağırıyordum ki!!! Karşı koridordan edebiyatçı göründü. Kesin performans ödevini isticek ya. Neyse zaten karnım ağrıyor önüme dönüp yürürsem çakmaz herhalde. Deyip çantamı diğer koluma alıp yavaştan yavaştan gidiyordum ki.

    "Asel bugün son gündü performansın bitti mi??"diye sordu Gazel hocacığım.

   Ben tam arkamı dönüp konuşucaktım ki ikici soru geldi  "Bu arada sen nereye daha öğlen değil mi dersiniz mi boş?"

  Tam o an karnıma felaket bir şekilde ağrı girdi. Ve elimi karnıma koyarak eğildim. Birisi koluma dokundu. Hehalde Gazel Hocaydı. Eh başka kim olucak.

ZİFİRİ ALUnde poveștirile trăiesc. Descoperă acum