Ve şuan Finn'in yanında duruyordum ikiside öyle bir dalmışlardı ki. Beni takmıyorlardı. Finn içtiği sigaranı dumanını üflemek için bana doğru döndü ve yüzüme dumanını üfledi. Muhtemelen beni görmemişti. Bir anda öksürmeye başladım.

Finn o sırada fark etmiş olacak ki. Hemen yanıma geldi ve elimden çantamı aldı. Aynı zamanda küfür ediyordu. Astım ilacımı bulduğumda ağzıma doğru tutup sıktı.

Yine de hala öksürüyordum çünkü sigara dumanı öksürüğümü on kat daha yüksek yapıyordu. Finn korkmuş gözler ile bana bakıyordu. Charli ise dönmüştü.

"M-millie ben çok üzgünüm seni orda görmedim." Konuşanıyordum. Elimi sorun yok anlamında kaldırdım. Masanın üstünde duran su şişesini açtım ve bardağa doldurdum.

Suyu içtiğimde biraz daha iyi olmuştum.

"İyi misin biraz daha?" Dedi Finn yanıma çömelerek.

"İyiyim merak etme ayrıca sorun yok."

"Eminsin?"

"Finn eminim hem alıştım ben buna artık."

"Tekrar özür dilerim."

"Sorun yok." Finn'in mutfakta bir kaç işi olduğunda içeri geçti Charli yanıma geldi. Ve yanağıma öpücük kondurdu.

"Seni fark etmedik özür dileriz bebeğim."

"Siz bu kadar neye gülüyordunuz bakayım." Dedim gülümseyerek.

"Sana da göstereyim. Muhtemelen sende çok güleceksin."

"Tamam göster bakalım "bu kadar komik olan şeyi"."

Charli telefonunu açtı ve karşımda Finn'in lisedeki hali duruyordu.

Fotoğrafların üstünde 2012 yazıyordu. Finn o kadar tatlı gözüküyordu ki. Ben bu tatlılığa gülmezdim yerim seni derdim. Bu komik değildi bu çok tatlı fotoğraflardı.

Ben sadece gülümsedim. Charli ise bana sanki başka dünyada yaşıyormuşum gibi bakıyordu.

"Gülmedin?"

"Gülmem mi lazım?"

"Yani biz yarılana kadar güldük ama."

"Bence komik değil gayet hoş ve tatlı fotoğraflar."

"Platoniğin falan mı yoksa?"

"Charli saçmalama."

"Evet Charli saçmalama." Diye bir ses geldi. Keremi gelmişti. Duymamamıştı sadece Charli saçmalama dediğimi duymuştu büyük bir ihtimal.

Jeremy bir sandalyeye oturdu. Ve Charli göz devirip ona bakıyordu. Finn gülümseyerek yanımıza geliyordu. Jeremy'i gördüğünde biraz yüzü düştü. Sahte gülüşler ile yanımıza gelmeye devam etti.

"Selamlar." Diye geldi Finn yanımıza.

"Wowww!! Demek ki millie'nin bu kadar bahsettiği Finn denilen kişi sen olmalısın."

"Evet o ben olabilirim. Finn ben." Diyip elini uzattı jeremy'e.

"Jeremy bende." Diyip elini sıktı Finn'in.

"Eee ne yiyeceksiniz. Kızlar sizi biliyorum. Peki jeremy sen ne yersin?"

"Onlar ne yiyorsa uygun benim içimde."

"Peki." Dedi ve mutfağa gitti.

𖥸𖥸𖥸

"Hayır dediysem hayır."

 special piece | fillie Where stories live. Discover now