Yeni Bir Başlangıç - Lise

Uykucu Merve

" Hey sen! Adın ne bilmiyorum ama buranın yatak olmadığına eminimm!"

  Hocanın ürkütücü sesiyle irkildim. Noluyor hey! Nasıl yanii? Okulun ilk gününden -şu rezilliklerim yetmemiş gibi- bir de uyuya mı kaldım? Off!

Hem de yanımdaki sarışının koluna salyamı akıtarak. Rezillik üzerine rezillik bu nedir yaa..

Lanet üç, Merve sıfır.

" Hocam şeyy ben.." diye geveledim uyku sersemliğiyle.

Hoca  farketmiş olacak ki "Bugün bi iki oldu. Bir dahakine tepkim çok daha sert olur ona göre! " diyerek çıktı sınıftan.

Sarışın -aslında bütün sınıf- eski sınıfımın hayvanlığını aratmadan gülüyordu.

Sarışın salyamı akttığımı hala farketmemişti. Buna da şükür diyerek kıpkırmızı olan suratımı yıkamak için lavaboya gittim.

Yüzüme soğuk suyu serpince rahatladım. Islak yüzümü ve t-shirt'ümün içerisine giren suları peçeteyle kuruladım.

---

Lavabodan çıktıktan sonra yerime oturdum. Sarışın kendinden beklenmeyen bi hamle yapıp özür diledi. Bana öküz gibi gülen biri şimdi benden özür diledi. ÖZÜR DİLEDİ. Aman tanrım didim..

İçim her ne kadar geçir bi tane suratına sonra onun gibi böğür dese de maviş gözleri sayesinde yırttı o. Cool halimle -Veya kendimi cool sandığım halimle- "Peki" diyerek gülümsedim.

"Bu arada biz hala tanışmadık, Ben Kerem" dedi.

"Merve" dedim memnuniyetle.

"Uykucu Merve " diye sırıttı.

Allah'ımm. Sırıtışıı, sesi. Çok mükemmeldi. Yüz hatları da öyle. Sabaha kadar konuşsa da dinlesem. Sadece yakışıklı olması değildi konu. İyi birine de benziyordu,en azından özür diledi yani.

Yanaklarını sıkmamak için debeleniyordum. İlk görüşte aşk oluyor mu ki? Oluyorsa böyle bir şeydir herhalde diye geçirdim içimden

---

 " Ölürsem gamzelerine gömsünler beni, Yarabbim onlar nasıl gamzelerdir" diye düşünüyordum.

  " Hey sen,şu mavi gözlü çocuğun yanındaki kumral olan, iki saattir sana sesleniyorum, aklın nerde senin!?" 

Öğretmenin bağırışı ile kendime geldim. 

"Hocam ben şey,dün tam uyuyamamışım da.." dedim.

 "Tamam tamam uzatma haydi kendini tanıtma sırası sende leyla kız" dedi hoca dalga geçercesine.

"Hocam ben Leyla değilim, Merveyim." dedim ve sınıf yine anırmaya başladı. 

Bu kadar komik olan ne şimdi?!

"Yavrum, ben leylayı o manada söylemedim. Yani dalgınsın ya, hani o durumlarda leyla denir. Anladın mı?"

Lanet dört Merve sıfır.

"Ha, şimdi anladım hocam pardon." diyerek sınıfı süzdüm. Kerem haricinde herkes gülüyordu. Tabii akıllandı çocuk. diye geçirdim içimden.

Bunları içimden geçirirken hoca " Kızım kendini tanıtmayı düşünmüyor musun?" diye söylendi.

Ardından da kendimi tanıtmaya başladım. " Ben Merve. 165 boyundayım. 55 kiloyum. İzmirliyim. Annem ve babam ayrı. Ben annemle kalıyorum. 1 erkek kardeşim var. Yurtdışında okuyor ve babamın yanında kalıyor."

"Teşekkürler Merve'cim" diye yanıtladı hoca.

---

Geçmek bilmeyen acayip sıkıcı ve rezil okul gününden sonra nihayet evdeydim. Üzerimi değiştirip hemen laptobun başına geçtim. The Vampire Diaries'i açtım ve izlemeye başlamıştım ki annem " Bir ekmek al da gel Merve!" diye bağırdı.

Tabi zaten anneler bir şey izlerken bizi markete göndermeye ayarlanmışlardı.

Markete doğru yavaş yavaş yürürken biri bana çarptı. "Önüne baksana gerizekalı" diye kızmaya başladım. Yüzümü ondan yana çevirince tanıdık bir sima ile karşılaştım.

" Kerem!?" 

Daha ilk günden Bismillah ne bu ekşın.. Lanetimi kendim yaşamıyodum, başkalarına da bulaştırıyordum galiba.

Yüzü kanlarla kaplıydı. Dayak yediği her halinden belli idi. Üstelik karnında kurşun yarası vardı.  

" Merve!" diye inlerken birden kucağıma yığıldı.

"Kerem iyi misin, beni duyabiliyor musun? Kerem cevap ver n'olur!!!"

                                                                                ●●●

Arkadaşlar lütfen yorum yapın. Beğenip beğenmediğinizi, yeni bölüm isteyip istemediğinizi anlayamıyorum :/