13

901 54 7
                                    

~•~•~

Akşam yemeği vakti geldiğinde ikimizde yemek salonunda Kral ve Kraliçeyi beklemeye başladık.

İkiside indiğinde önlerinde eğilip Kralın izniyle yerlerimize oturduk.

Yemeklerimizi yemeye başladıktan sonra kraliçe Ophelia konuştu "Resim yapar mısın Liliya? Neler yapardın Madeline'de?"

"Nakış dokuyup kitap okurum ve olaki bir senaryo için siyasi eğitimler ve savunma dersleri alıyordum, iyi at binerim. Bunun yanında dansa çok ilgili olduğum için akşamları her baloya davete katılmaya özen gösterirdim,özel dans dersleriyle büyüdüm."

"Kısmen öğrenmiştim resim yapmayı, daha çok boş zamanlarımda piyano çalardım. Beş altılı yaşlardan beri piyano çalıyorum kraliçem,

Bu dediğimden sonra Victor imalı imalı elindeki şarap kadehini bırakıp bana baktığında gülümsemeye başladı.

"Ah! Öyle mi? Victor piyano dinlemeyi çok sever, sırf bunun için mürebbiyelerini piyano çalmayı bilenlerden seçti"

Şimdi anlaşıldı bakışların manâsı.

Kral Leonard boğazını temizleyip yanındaki sağ kolu, Vezir Grey'e döndü "Prenses ve Prensin odasına bir piyano koydurt"

"Emredersiniz, ilgileneceğim"

Duyduğum şeyle gözlerim kısılana kadar güldüm, sonunda sabahtan akşama kadar sıkılmayacağım.

"Demek dansta iyisin? Öyle mi Victor, bahsettiği kadar bilgili mi?" Kraliçe oğluna dönüp soru yönelttiğinde Victor kadehini ağzından çekip konuştu.

"Ah, hakkını yememek gerek. Şimdiye kadar dans ettiğim prensesler arasında en iyisi, çok pratikli olduğu kesin"

Prens, beni çok hafife alıyorsun.

"Güzel, yıllarca ders alıp yinede cahil kalan prenseslerden değilsin anlaşılan. Yakında bir kızınız olduğunda da onu böyle yetiştireceksin Liliya"

Yakında. Kızımız. Olduğunda. Bizim.

Victor ciddiyeti bozmamak için başka bir yöne bakarak güldüğünde bu pişkinliğine sinir krizi geçirecektim.

Birlikte olmadığımızı kraliçe ve kral anlamasın diye cevap verdim "E-elbette, bendende iyi yetişecektir."

~•~•~

Dairemize çıktığımızda kapı kapanır kapanmaz Victor kahkahaya boğuldu üstündeki pelerini çıkarırken. Sadece ipek gömleği ile kaldığında odadaki büyük koltuklara kendini atıp gülmeye devam etti "Sana dedim ilk günden çocuk isteyeceklerini"

Onun gülüşüne bende gülmeye başladım. Yanına oturduğumda önümüzdeki kocaman camdan ay ve yıldızlar parıl parıl gözüküyordu.

Kahkahalarımız sustuğunda Victor konuştu "Demek ok, kılıç kullanmayı biliyorsun at biniyorsun"

"Beni çok hafife alıyorsun Victor, atımı kraliyetten getirdiklerinde birlikte yarışabiliriz"

"Öyle mi? Nesine yarışacağız?"

"Ben kazanırsam tebdil kıyafet ile beni saraydan çıkaracaksın, kraliyeti görmek istiyorum"

"Olmaz öyle şey, Madelinede kraldan gizli çıkıyordun ama burası Cordelia küçük hanım. Başına bir şey gelebilir, izin vermiyorum"

"Kaybedeceğine bu kadar eminsin yani?"

"Doğru söylüyorsun, neden bunu dert ediyorum ki nasılsa ben kazanacağım. Ben kazanırsamda piyano çalacaksın"

"Bu bir ceza değil benim için, ödül-"

"Kucağımda."

Dediğiyle kaskatı kesildim.

"Ne garip fantezilerin var senin? Olmaz"

Kahkaha atıp cevap verdi "Korkma bu kadar, piyano çalmana yardım edeceğim sadece. Hem kaybedeceğine bu kadar eminsin yani?"

Beni taklit ettiğinde gözlerimi kıstım ve sessiz bir şekilde "Kabul" dedim.

Onun kucağında, birlikte piyano çalmak istemiyorum tabikide ama kraliyeti gezmek istiyorum.

"Ah,bugün çok yorgunum başım dönüyor"

"Ondan değil, çok içtin Victor. Çok içiyorsun"

Bana döndüğünde yine gülmeye başladı, kör kütük sarhoş.

Kafası omzuma düştüğünde kaldırmadım.

"Kalk yatağına geç, omzumda uyursan burada bırakırım seni"

Yarı uyur şekilde ayaklandığında yatağına yürüdü, oturdu ve gömleğini çıkardı sonraysa vakit kaybetmeden yatağına uzandı.

Bende aynalı masamın önüne oturdum ve başımdaki parlak tacı çıkardım, saçlarımı taradım. Sıra elbiseme gelince Victor'u kontrol ettim, beni izlesin istemiyordum.

Uyuduğundan emin olduktan sonra elbisemden kurtulup askılı geceliğimi giydim.

Yeniden Victor'a döndüğümde üstü açık uyuduğunu gördüm. Yanına yaklaşıp açık vücudunu kapattım. Kendi tarafıma doğru yürürken kolumdan çekilmemle Victor'a yaklaştım.

Gülümseyip boynuma yaklaştı "Çok güzel kokuyorsun"

Kıvırcık saçları çıplak boynuma değerken gıdıklıyordu beni. "Sense şarap kokuyorsun" diye gülüp yeniden boynunu kapattım ve yerime yattım.

~•~•~

Aşağıdaki yıldıza dokunmayı unutmayın!

Liliya | Tarihi KurguWhere stories live. Discover now