7

2.2K 320 295
                                    

Merhaba Minnoş Okurcanlarım ben geldim :D

Çok özlüyorsunuz beni biliyorum :D Ben de sizi özlüyorum :)

Anlık yorum yapmayı unutmayın tepkilerinizi okumak çok güzel oluyor :D

Vera'dan

Melek'in arkasından içimden  dua ederek uğurladım. İlçeye gidip 2 günlük rapor alacaktı. Kafasını toparlamaya ihtiyacı vardı.

Benim ise tam tersine kafamı dağıtacak bir şeye ihtiyacım  vardım. Önce bulaşıklardan başladım.

Çatalları yıkarken kimin hangi çatalı kullandığını tahmin edebiliyordum. Çatal bıçak sevdam yoktu. O yüzden kaybolan çatal ,kaşık yerine konulan uyumsuz ve birbirinin aynısı olmayan çatallar ve kaşıklar vardı. Mesela abim hep kocaman çatalla yemek yerdi, Melek çok sık gelmese de geldiği zaman küçük çatal kullanırdı ben ise pempe saplı çatalı kullanırdım. Dış kıyafetlerimin aksine renkli şeyleri çok severdim.

Abimin çatalını yıkadım ardından Melek'in sonra ise kendi çatalımı en sonda onun çatalı kaldı. Kahverengi saplı çatala mahcupça baktım. Çatalların içinde en çirkin bulduğum çatal kesinlik bu çataldı.

Ondan hoşlanmadığım için yine hoşlanmadığım çatalı vermiştim. Bugün olanları düşününce kahverengi çatalla ona haksızlık ettiğime kanaat getirdim. Kahverengi çatalı yıkarken mırıldandım.

"Senden daha iyisini hak ediyor, kusura bakma yine seni ortadan kaldıracağım."

Bulaşıkları yıkadıktan sonra kafam tam anlamı ile boşalmış değildi. Öğle namazımı kıldıktan sonra okulumun yolunu tuttum. Eğer bir köy öğretmeniyseniz her zaman kendinize yapacak bir iş bulabilirdiniz.

Canım sınıfıma girdiğimde bir nebze olsa kendimi huzurlu hissettim.Eski ve yorgun duvarlara yapıştırdığım stickerlarla ,yaptığım süslü panolar ve tavandan sarkıttığım minik lambalarla oldukça minnoş görünüyordu.

Buraya harcadığım zamanı bazı insanlar vakit öldürmek olarak görüyordu oysa burası benim yaşam alanımdı ve bir Müslümana yakışan da çiçek gibi bir yerde yaşamaktır.

Yapılacak bir iş aramak için gözlerimle etrafı taradım. Aklımı meşgul edecek bir şeye ihtiyacım vardı. Hem zamanı hak ile doldurmazsam batıl ile   dolardı.

Gözlerim hedefini bulmuştu.

Halı mı yıkamak hak olan? Gerçekten mi Vera?

Evde oturup internette vakit mi öldürmek hak olan?

İş yapınca rahatlıyordum. Hem ben çocukların temiz bir yerde eğitim görmesinden sorumluyum. Onları pis yerde gezinmelerine izin veremezdim.

Harun'a kızamazdım hatta teşekkür borcum vardı ve ona sormak istediğim bir çok sorum.

Harun mu ? Harun denen adama ne oldu?

Hep Melek yüzündendi, resmen eşeğin aklına karpuz kabuğu sokmuştu. Cennetin zirvesine git Melek!

Halı yıkamak için şahane sebeplerim vardı. Meşgul olmak benim hakkımdı.

Sandalyeleri ve masaları bir köşeye çekip hırsla halıyı çektim. O sırada duyduğum sesle irkildim.

Dışarıda açık pencereden "Kolay gelsin öğretmenim. "diyen Harun'un sesi ile irkildim. Ellerimin titrediğini görünce halıyı daha sıkı tuttum.

Melek! Allah seni bildiği gibi yapsın !

Sağdaki ya da soldaki Melek size demiyorum ben beynimin içindeki Melek'e diyorum.

HARUNWhere stories live. Discover now