I HATE YOU DELTA/OMEGAVERSE-TAEKOOK

22. Hemen Açığımı Kullanıyorsun

Slm

Kaç gündür bölüm atamadım çünkü rahatsızdım. Bünyem zayıf olduğundan çabuk rahatsızlanıyorum. Sınav haftam olduğundan da ders çalışıyorum. Epey yoğunum. Aklımda bir şey yok. Güzel olur mu bilmiyorum ama smut yazabilecek biri olmadığımı biliyorum yazsam da güzel olmaz. Smut isteyenler kusura bakmasın.

İyi okumlar

Bye

Taehyung yaşadığı zevkle yüksek sesli inliyordu. Bu küçük şeytan ne ara bu kadar zaafı oldu? Hiç bilmiyordu. Aklını başına alması gerektiğini hissetti. Kurdu rahatsızdı. Bunu en çok isteyen kurdu neden şimdi rahatsızdı bilmiyordu ama onu da rahatsız ediyordu. Durdurması gerekti. Jungkook'un bundan pişman olacağını biliyordu.

"JungHmm... Gguk!" Boğuk inlemesi yüzünden istediği sonuç çıkmamıştı. Bu sefer kararlı çıkmasına özen gösterdiği bir sesle konuşmaya başladı. "Jungkook dur." Sesi gereğinden sert çıkmıştı. Jungkook gözleri dolu bir şekilde kendini geri çekti. "B-bir sorun mu var?" Titrek çıkan sesi kırgınlık doluydu.

"Evet bir sorun var." Küçüğünün merakla havalanan kaşlarına küçük bir öpücük kondurdu. "Durmazsan istemeyeceğin şeyler olacak. Emin ol buna hazır değilsin. Pişman olacağın şeyler yapma. Bu yüzden dur. Benim sınırlarımı zorlama çünkü istemediğin şeyler yaparım." Jungkook dudaklarını büzüp karşındaki bedenin kaslı omuzlarına bakıyordu.

"Aaa seni Delta bozuntusu! Hiiii! Hemen açığımı kullanıyorsun! Pis sapık! Kurdum olaya el atmıştı benim bir suçum yok! Oynak kurdum yüzünden oldu herşey!" Anında inişli çıkışlı konuşması stres altında olduğunu belli ediyordu. Sabırsızca kıpırdandı. "Peki benim bundan haberim var mı?" Kurdunun sorduğu soruyla onu duymamış gibi yaptı.

"Peki öyle olsun. Ama Jungkook gözlerin renk değiştirmedi. Vay be yeni bir yöntem mi buldu kurdun? Çok kıskandım bana da söylesene o yöntemi bende deneyeyim. Gözlerim sürekli renk değiştirmesin." Alayla söylediği cümleler Jungkook'u sinirlendirdi. İntikam için ne yapması gerektiğini düşündü. Bir Deltaya nasıl zarar verebilirdi

"Az önce bana iftira attın ama senin götünü kurtaracağım bana teşekkür et. Bedenini kullan!" Oha ama beni orospu mu yapacaksın? Yok kalsın. Hem istemiyor baksana isteseydi itmezdi. "Hayır istiyor ama biz istemiyoruz. Onun kurdu ve ben. Mühür istiyorum Jungkook. O sadece benim eşim olsun istiyorum. Onun kurdu da mühür istiyor. Ama bahsettiğim şey o değildi. Onu sağ eline muhtaç edip banyodan kaç." Sen tam bir şeytansın! Kurdunun dedikleri aklına yatmıştı.

"Taehyung saçlarımı yıkar mısın?" Taehyung şaşırmıştı ama küçüğünün bu dengesizliklerine alışıyordu. Taehyung yavaş yavaş küçüğünün saçlarını yıkıyordu. Jungkook usluca onun işini bitirmesini bekledi. "Senin saçlarını da ben yıkayacağım tamam mı?" Taehyung onu onayladı.

Jungkook parmaklarını geçirdiği saçlara köpük döküp onu biraz daha köpürttü. Şekil verdiği saçlara bakıp kıkırdadı. Kendini küçük küçük sürtüyordu. Taehyung zevkten kayan gözleriyle algılamaya çalışıyordu. Jungkook utançla yaptığı işe devam etti. Altında büyüyen sertliğe rağmen daha çok devam etti. Elleri ise hala saçlarındaydı.

Saçlarını durulayıp kendini daha çok bastırdı. Aklını başka yerlere çekiyordu ama onun da sertleşmeye başlamıştı. Kediler çok güzel. Yumuşacık. Böyle minicik saçları var. Taehyung'un saçları da yumuşacık. Taehyung... altımda. Hayır yok öyle bir şey. Hava çok güzel. Taehyung da çok güzel. Aklından bir sürü şey geçiyordu. Bu düşünceleri aklından def etmeye çalışıyordu.

"J-jungko-ok dur art-tık." Sinirle dişlerinin arasından konuşmuştu. Boğuk çıkan sesinden zevk aldığını anlıyordu. Son kez kendini bastırıp küvette çıktı. Bu sırada Taehyung daha çok inlemişti. Hızla kendini duş kabinine koyup duş başlığını açmıştı. Önünde duran şişliği soğuk suyla indirmeye çalışıyordu. İşini bitirip duş kabininden çıktı.

Taehyung başını kuvvetin fayansına yaslamış derince inliyordu. Etraf feremon kokuyordu. Ağır feremonlar başını döndürmüştü. "Siktir sen kızgınlığa mi giriyorsun?!"