İMKÂNSIZIN AŞKI

1.7~

Çok güzel bir kalbin var...

Güzel bir kalbin var...

Bu cümle sadece 5 kelime, 7 hece, 20 harften oluşmuş. Bazen o kadar anlamlı ki insanı okadar güzel hissettiriyor ki  adeta anlatılmaz yaşanır kılıyor. Ama  bazen ise bi o kadar da anlamsız adeta sıradan bir cümle kurulmuşta sanki hiç bir anlamı olmayan böyle her dakika söylenen basit bir cümleymiş gibi hissettiriyor.

Şimdi soracaksınız, o cümle seni nasıl hissettirdi?

Ben o cümleyi hayatımda çok fazla duydum. Ama 2 kişinin ağzından çok farklı anlamlarla işittim. Birisi beni tuzla buz ederken diğeri ise kozasından çıkmış bir kelebek gibi hissettirmişti.

Şimdi sizin bir diğer sorunuz da. Bu 2 kişi kim? Olacak. Hemen açıklıyorum.

Biri dünkü uraz'ın söylediği diğeri ise kaandı.

Kaan...

Bu isim bir zamanlar aklımda yer edinen, kendini kalbimin merkezine koymak isteyen  sürekli yanımda olmak isteyen, hiç bir zorlukta yanımdan  ayrılmayacağını ne olursa olsun beni asla bırakmayacağını defalarca dile getiren insandı.

Ama şuan.

Şuanda onun yaptıklarından sonra böyle tekrar hayatıma girmeye çalışması inanılmaz komik geliyordu.

Şuanda ben gece ve alaz ünüversite'nin bahçesinde oturmuş kahve içiyorduk.

"Kumru?" Alaz'ın Sesi ile bakışlarımı ona çevirdim.

"Efendim?"

"Siz şu kerem midir nedir? Annesi'nin  doğum günün de hangi şarkıyı söyliyeceğinizi kararlaştırdınız mı?"

Arazın sorusuna kafamı iki yana salladım.

"Hayır, zaten biz değil kerem seçecek."

"Eee sizin seçmenizi istememişmiydi?"

"Evet, ama biz urazla bunu konuştuk. En doğrusunun kerem'in seçmesi olduğunu düşündük. Çünkü ilk defa böyle annesi için büyük bir parti hazırlıyor, bizde herşeyin içine sinmesi için bu kararı da ona bıraktık. Böylesi daha iyi olur."

Uzun bir konuşmamın ardından derin bir nefes aldım. Ammada konuştum he!

"Haklısınız, iyi yapmışsınız böyler daha iyi olmuş.

Kafamı onaylar anlamda sallayıp
Uzun süredir. Seszliğini koruyan geceye baktım epey bir uzaklara dalmıştı.

"Kuşum iyi misin?" Sesimle beraber gece irkilerek bana döndü. Bu tavrı istemsiz bir şekilde kaşlarımı çatlama neden oldu.

"Iyiyim canım." Diyerek beni geçiştirmeye çalışsa da buna izin vermeyerek

"Seni dinliyoruz!" Dedim. Kesin çıkan sesimle benden kaçış olmayacağını anlayan gece derin bir nefes aldı.

"Hani bugün ilk önce tolunayın yanına gittim ya." Onaylar anlamda başımı salladım.

"İşte orda onu bir kızla gülerek konuşurken gördüm." Bu söylediği açıkçası tuhafıma gitmişti. Gece böyle şeyleri dert edebilecek bir kız değildi. Bu işin altında başka birşey olduğuna eminim.

"Kız gece! Sakın buna üzüldüğünü söyleme!" Diyen alaz la gece göz devirdi.

"Saçmalama alaz herkes herkesle konuşabilir. Böyle bir şeyi asla kafama dert etmem. Beni tanıyamadın mı?" Diye konuşunca alaz gecenin saçlarını karıştırıp onu kendine çekti

"Böyle bir hata yaptığım için beni affedin kraliçem!" Alaz sesini incelterek konuştuğunda gece ile beraber gülmüştük.

"Affedildiniz vezirim" ikisinin konuşmalarına güldüğümüzde asıl konudan uzaklaştığımizi fark ettim

"Evet, nedir o zaman seni bu kadar üzen?"

"Şey..."

"Ney!?"

"Ya kızın tavırları çok tuhaftı"

"Nasıl tuhaftı?"

"Bilmiyorum sanki böyle bir şeyler çeviriyordu. Bunu tolunaya söylediğimde inanmadı bana, ona moralim biraz bozuldu. O kadar."

"Tamam canım sen takma kafana ben kızı araştırırım. Ve tolunaya gelecek olursakta o belki senin üzülmeni istememiştir. Sana da inanmıştır. Eminimki kendiside araştırır."

Alazın konuşmasından sonra gecenin gözleri parladı. Gerçektende  çok güzel morel vermişti. Orada biraz daha oturup deslige gitmeye karar verdik. Dersin başlamasına 15 dakika kalmıştı.

Tam dersliğe girecekken bizim bölümde ki berkayin sesini dumanla ona döndüm.

"Kumru naber? "

"İyidir senden?"

"Bende iyiyim sağol. Şey diycektim, iki gün önce ben yoktum biliyorsun?" Dediğinde onu kafamı sallayarak onayladım.

"Rica edersem bana o gün ki notları verir misin?" Notları benden istemesine şaşırsamda

"Tabi veririm. Ne zaman veriyim peki?"

" yarın bildiğim kadarıyla dersimiz yok." Evet anlamında başımı sağladığımda

"Tamam ozaman bir sonraki derste alırım olur mu?"

"Olur tabi."

"Çok teşekkür ederim. Hadi derse girelim," hafif bir tebessüm ile sınıfa girdiğimiz de alaz ordan bana kas giz işareti yapıyordu.

"Ne istiyormuş? hergele!" Hitap şekline güldüğümde  "ders notu" demiştim.

"Ders notu?" Onu kafami sallayarak onayladığimda berkaya kisa bir bakış atip önüne döndü. Pek inanmışa benzemiyordu ama pekte önemsemedim.

Geri kalan saatler de aynı şekilde geçip gitmişti.

Bugünü sağ salim atlattığimiza göre sırada önümüzdeki günler vardı...

_________________________

Selam canlarım.

Nasılsınız?

Bölüm nasıldı?

Biliyorum kısa bir bölüm oldu ama bir sonraki bölümü biraz geç atabilirim o yüzden idare etmenizi istiyorum.

Bol bol yorum yapmayı ve oy kullanmayı unutmayın.

Bir sonraki bölümde görüşmek üzere .

İnstagram hesabım =mavim_sisiyah16 bana bu hesaptan ulaşabilirsiniz

Öpüldünuz😘