25.06.2018 Hayatı mücadeleyle geçen ve asla vazgeçmeyen tüm herkese... Mavi Karay Bu kadın bir tablo olsaydı birçok hissi bir arada barındırırdı. Gece karası siyah saçlarından tüm kırgınlıkları tel tel akardı. Dalgalı bir okyanusun en derin yerleri gibi masmavi gözleri tüm izlerini yansıtırdı. Tüm ailesini kaybetmişti. Ve annesinin en yakın arkadaşına sığınmıştı. O kadının oğlu onun için bir bilmeceydi. Hiçbir zaman onun tarafından anlaşılmadı, duyulmadı, sevilmedi, kabullenilmedi. Bu adam Şafak Tuna Uygur'du. Herkes tarafından nefreti ezberledi Mavi Karay. Ve en yakın arkadaşları tarafından bu nefrete maruz kaldı. Berkan Balamir onun için cehennem oldu. Yalnızlığı, kimsesizliği, acıları oldu. Her gözde bir sevgi parçası aradı. Olur da bir gün bir gözde sevgi görürüm diye bekledi durdu. Her an sessizce insanları izledi. Onlarda kendine ait tanıdık bir şeyler arayıp durdu. Ailesinin intikamını almak için bilinmedik, kapkaranlık yollara saptı. Düşmanları arasında savrulup durdu. Her şeyle herkesle mücadele verdi. Hayatı savaş meydanıydı. Bu yalnız kadın hiçbir zaman pes etmedi. Her zaman sevgiyi, sadakati, dostluğu, aşkı aramaya devam etti.