~
Bir anda büyük bir ses geldi.
MH: AAAAAH!!!! AMAN TANRIM! AH-AHHHHHH!!!!
Adam bir anda yere düştü. Silah sesi gelmişti. Ben şaşkınca ve ağlayarak adama bakarken yanımdaki sese baktım.
JK: MİN HAE!
Hıçkırarak ağlarken koşarak Jungkook'a sarıldım. O kadar korkmuştum ki sarılırken Jungkook bir adım geri gitti.
Kol altlarımdan tutup kucağına aldı. Ayaklarımı beline kollarımı boynuna sardım. Ceketini sıkıca tuttum. Başımı omuzlarına gömüp hıçkırarak ağladım.
JK: Shhhh tamam ben burdayım. Geçti. Korkma.
NJ: NE OLDU BURDA JUNGKOOK!?
JK: Korumalardan biri Min Hae'ye dokunuyordu. Suga hyung!
SG: Ne oldu?
JK: Eylenmek ister misin?
SG: Ahhh sorman hata JK! Ben götürüyorum. Gelirsin.
JK: Tamam. Sakın bensiz eylenme. Tadı güzel çıkmaz.
SG: Tamam, tamam.
TAE: Min Hae. Tamam sakin ol. Geçti gitti. Tamam mı?
JH: Jungkook hemen odasına götür onu.
Jungkook yürümeye başladı. Ben hala ağlıyordum. Sanırım odaya geldik. Kapıyı kilitledi. Yatağa oturdu. Bende kucağındaydım hala.
JK: Bana bak.
Yavaşça kafamı kaldırıp gözlerinin içine baktım. Yanaklarım göz yaşları ile ıslanıyordu hala.
JK: Sorun yok. Geçti.
MH: Çok korktum efendim.
Ağlamam arttı. Ellerimin tersi ile göz yaşlarımı sildim.
JK: Shhh geçti dedim. Bir daha asla olmayacak. Korkma. İstediğin bir şey var mı? Getirsinler.
MH: Beni bir daha yanlız bırakmayacaksın. Söz mü?
JK: Söz.
Beni yatağa bırakıp gitti. Sanırım yoongi oppanın yanına gidicekti. Kendimi sakinleştirmeye çalıştım.
...
1, 2 saat sonra Jungkook geldi. Bana eşya almaya gidicez. Gidicekmişiz yani. Odadaydık hala ama...
JK: Şoför. Aşağıya in geliyorum.
Arabanın anahtarını fırlattı. Tutmak zor olmadı ama canım yine sıkkındı.
MH: E-Efendim sizinle birlikte insem olur mu?
...
Hala cevap vermemişti. Eşyalarını toparlıyordu. Hepsi toparlayıp yanıma geldi. Uzunca bana baktı. Omuzlarına alıp götürdü.
MH: Jeon bey ben yürüyebiliyorum.
JK: Sıkıldım. Sus.
Ne...? Neyden sıkıldı?
Omuzundayken fazla çırpınmadım. Bırakmayacaktı. Bunu iyicene öğrendim ben.
Arabaya gelince bıraktı. Sürücü koltuğuna oturttu. Önden dolanıp yanıma oturdu.
JK: Şoför sana güvenmem için bir sebep söyle. Sana telefonumu vereceğim.
Havalı bir şekilde arabayı çalıştırıp sürmeye başlarken birşeyler geveledim.
MH: Eğer birşey yapmaya kalksaydım, sızdığınız zaman sizi bırakıp kaçardım. Hem telefonunuzu elimede aldım. Zamanımda vardı. Ama yapmadım. Güven, beyaz yalandan olmayan bir sihirli dokunuşun sonuç vermesidir.
JK: Tamam. Al şunu. Açtığım rotaya göre git. Tamam mı? Geldiğimizde beni uyandır.
MH: Ama efendim bu 2,5 saatlik yol!
JK: ŞOFÖÖÖÖR! İşini yap.
MH: Tamam efendim.
Cidden kendini ne sanıyor!!!! Pislik herif! Ah cidden bazen öldürmek istiyorum seni jeon!
...
Daha 1 saat geçti ve ben çok susadım.
MH: Efendim ben susadım. İleride bir yer var. Oradan alalım mı?
...
MH: Efendiiiim.
JK: Ne var.
Eee bu baya uyuyor hala. Kalksana be adam susadım!
MH: Şey susadım. Şuradan su alabilir miyim?
...
MH: BAY JEON!!!
JK: NE VAR YA!?
MH: Susadım ben.
JK: Dur şu benzincide. Marketten alayım.
İnsanı sinir etmekte bir numara beyfendi.
Sağa çektiğimde arabadan inicekti.
MH: E-Efendim.
JK: NE NE NE!!!!????
Kafamı özür dilerim şeklinde yaptıktan sonra arkama yaslandım. Tırnaklarımı sıkıca tutuyordum. Çiziyordum belkide.
Korkmuştum. Ona korktuğumu söyleyecektim zaten. Ama o bağırdı. Bende gözlerimi kapatıp beklemeye karar verdim.
JK: Şoför...
MH: E-evet bay Jeon?
JK: Çıkar az önceki baklayı ağzından.
MH: Önemli birşey değil efendim.
JK: SÖYLE DEDİM ŞOFÖR!
MH: Korktuğum için sizinle gelmek istiyecektim. Önemli değil yani.
JK: İn.
MH: N-Ne?
JK: Ne değil efendim! İn hadi!
Arabadan indim. Oda indi. Yanıma gelip elimi tuttuktan sonra yürümeye başladı. Bende peşinden gittim. Markete girdik. Jungkook su aldı. Yanımda hiç görmediğim ama çok güzel duran kocaman bir çikolata var... Gözlerimi ona dikip baktım...
...
JK: Min Haeeee...?
MH: Ö-özür dilerim. Ne oldu?
Oflayıp baktığım çikolatanın kutusunu eline aldı. N-ne? Hala elimi tutuyordu. O nereye gitse sürüklenip yanına gidiyordum resmen.
KT: Oooo yeni evli bir çift. Çok yakışıyorsunuz. Tanrı uzun bir ömür versin birlikte.
E-EVLİ Mİ!?
🍷 🍸
Bölümün diğer yarısı öbür bölümde. Bilginize. İyi okumalar🧡🤍