GÖKKUŞAĞI

By kmsrl78

635K 35K 4.9K

Romantizm #1 Mizah#5 ~~~ Adamı süzmeyi bırakıp"Buyrun ne istemiştiniz.?"dedim. " Aslında yağmurdan korunmak... More

🌈1 /G ⭐
🌈2/G⭐
🌈3/G⭐
🌈4/G⭐
🌈5/G⭐
🌈 6/G ⭐
🌈7/G ⭐
🌈 8/G ⭐
🌈9/G ⭐
🌈 10/G ⭐
🌈 11/G ⭐
🌈 12/G ⭐
🌈 13/G ⭐
🌈 14/G ⭐
🌈 15/G ⭐
🌈 16/G ⭐
🌈 17/G⭐
🌈 18/G⭐
🌈 19/G ⭐
🌈 G/20⭐
🌈G /21⭐
🌈 G /22⭐
🌈 G/23⭐
🌈 G/24⭐
🌈 G /25⭐
🌈 G /26⭐
🌈 G /27⭐
🌈 G/28⭐
🌈 G /29⭐
🌈 G /30⭐
🌈 G/31⭐
🌈 G /33⭐
🌈 34/G ⭐
🌈 35/G ⭐
🌈 G /36⭐
🌈 37/G ⭐
🌈 38/G ⭐
🌈 39/G ⭐
🌈 G /40⭐
🌈41/G ⭐
🌈42/G⭐
🌈43/G⭐
🌈44/G⭐
🌈45/G⭐
🌈46/G⭐
🌈47/G⭐
🌈48/G⭐
🌈49/G⭐
🌈 50/G⭐
🌈51/G⭐
🌈52/G⭐
🌈53/G⭐
🌈54/G⭐
🌈55/G⭐
🌈56/G⭐
🌈57/G⭐
🌈58/G⭐
🌈59/G⭐
🌈60/G⭐
🌈61/G⭐
🌈62/G⭐
🌈63/G⭐
🌈64/G⭐
🌈65/G⭐
🌈66/G⭐
🌈67/G⭐
🌈68/G⭐
LÜTFEN OKUYUNUZ/ÖNEMLİ!

🌈 G /32⭐

8K 380 80
By kmsrl78

Keyifli okumalar dilerim...

10.12.2012

Gökkuşağı Yıldız

"Deniz buraya mavi renk yakışır mı?"

Deniz elinde ki boyayı bırakıp yanıma geldi bir süre tuvalı inceleyip kafasını salladı.

"Olmaz, beyaz olmalı bence."

Tuvalde ki bakışlarım yanıma oturan Deniz'e kaydı ve gülümsedim.

"Oysa bende tam deniz gözlümün rengine benzetecektim."

Deniz'in güldüğünü hissettiğimde bende gülümsemiştim.

"Yalakalık yapmada devam et hadi." tuvala tekrar dönerken somurtuyordum. Oturduğum yerden beyaza uzandığım sırada Deniz arkasını dönünce elim maviye gitmişti. Denizi kontrol ederek yaptığım resime gururla gülümsedim.

Beyaz tuvalın üstünü rengarenk boyamıştım. Her renkten boya varken maviyi daha çok kullanmıştım. Çok güzel olan tuvali Deniz'e göstermek için kalktığımda onu bulamamıştım.

"Deniz." seslendiğim sırada ses gelmeyince korkmuştum. Okulun resim atölyesindeydik ama okuldakiler çıktığı için bir tek biz kalmıştık. Ve bu sessizlik beni korkutuyordu.

"Deniz bak şaka yapmanın sırası değil." bir kaç dakika oda da oyalandığım halde Deniz gelmeyince çıkmaya yeltendim. Eşyalarımı almaya masaya döndüğüm de diğer sıranın altından bacağıma dolanan bir şeyi hissedince çığlık atmıştım.

Denizin kahkalarını duyduğumda derin derin nefes alıyordum.

" Off Deniz yaa." gözlerimden yaşlar geldiğinde yerden kalkan Deniz bana sarılmıştı.

"Aman be güzelim ne korktun sende." elimle omzuna vurduğum da daha çok gülmüştü.

"Tabi korkarım... Şaka yapma demiştim."

"Korkunca ayrı bir güzel oluyorsun." ellerimi beline sardığımda saçlarımı okşuyordu.

"Yine gönlümü almayı başardın."

"O gönülde ben olduğum sürece herşeyi başarırım."

Denizin bu sözleri formaliteden değildi çünkü söylediklerini en içten bir şekilde hissediyordum. Deniz hala bana sarılıyken ellerini arkamda kalan masaya uzattı.

"Mavi yapmışsın."

"Ressamın kızı sözünü dinlemedi."

"Hmm öyle demek ha." kafamı aşağı yukarı salladığım da Deniz ellerini yanaklarıma getirip okşadı tam kıvama gelirken sıkması ile yüzümü buruşturdum.

"Ama yaa." diye itiraz edişime elini durdurdu.

"Tamam tamam kızma." elleri yanaklarımı okşarken gözlerimiz buluştu.

"O zaman bundan sonra sana Mavi diyelim, ikimizi anımsatır."

Yüzümde ki gülümseme büyürken gözlerimden kalp emojileri çıktığına emindim.

~~~~

"Mavi iyi misin?" ismimi duymamla tuvalde ki bakışlarım İkra'ya döndü.

"Mavi ismini o koymuştu biliyorsun değil mi?" başını aşağı yukarı salladığında gözümden yaş akmıştı.

"Sekizinci ölüm yılı geldi... Koskoca sekiz yıl."

"Gökkuşağı lütfen yapma."

"Elimde değil İkra, onu düşünmeden yapamıyorum."

Deniz ile yaptığımız tüm resimler, çekildiğimiz tüm fotoğraflar, hatıralarımız hepsi elimde odamın ortasında öylece oturuyordum. İkra elimdekileri alıp hepsini toplarken öylece onu izledim.

"Deniz benim içinde çok değerliydi ama öldü... Lütfen kendine gel ve bu acıyı kendine yaşatma."

Kafamı iki yana sallayıp ayağa kalktım. Yatağıma yattığımda hıçkırıklarım çoğaldı. Ben Denizi unutamazdım. Deniz benim için her şeydi. İnsan çok sevdiğini kaybedince nasıl acı yaşayamazdı ki.

...

Gözlerimi açtığımda hava kararmıştı. Bugün kafeye bir kaç saat uğrayıp çıkmıştım. İkra'da beni yanlız bırakmamış yanıma gelmişti. Elim komidinde ki telefonumu bulduğunda ekranı açtım ve bir kaç çağrı ile mesajı gördüm.
Hepsi Martindendi.

"Güzelim ne yapıyorsun."

"İkra ile konuştum uyuyormuşsun bir şey mi oldu canım?"

"Mavi, merak ediyorum."

Mesajların da gördüğüm Mavi yazısı ile yine duygusallaşmıştım. Bu zamana kadar Mavi demişti ama bugün düşündüklerim ile duygusallaşmıştım.

Kapımda havlama sesi duyunca Tarçın'ın kapıda beklediğini anlamıştım. Ayağa kalkıp kapıya ilerledim. Hemen içeri giren Tarçın'ı tutup yere eğildim.

"Tarçınımm benim." Tarçın'la eğlendiğim sırada gelen sesle şaşkına döndüm.

"Gülümsediğini görmek beni mutlu etti."
Martin karşımda bana bakarken ayağa kalktım. Ona gülümseyip banyoya girdim. Elimi yüzümü yıkadığım sırada kapı pervasına yaslanmış Martin'le aynadan gözlerimiz kesişti.

"İkra bir şey söylemedi, ne olduğunu anlatacak mısın? "

Tam bir şeyler söyleyecekken İkra geldi.

"İsmimi duydum, dedikodumu yapmayın yemeğe gelin." ona güldüğümde banyodan çıkmıştım bile.

Masa da Berk ve Dicle'yi de gördüğümde şaşırmıştım.

"Sizi beklemiyordum."

"İstersen gidebiliriz." Berk ayağa kalktığında elimle durdurdum.

"Saçmalama sadece şaşırdım."

"Blöf yaptım zaten, sevgilim yemek yaptı yemeden gitmezdim."

Ona gözlerimi devirmiştim ama güldüğüm için ciddiye almamıştı.

Sabahkinin aksine akşam arkadaşlarım ile güzel bir yemek yemiştik. Martin ile de bu konu hakkında konuşmamıştık.

~~~~

12.12. 2012 Bolu - Düzce

Okula ilerlerken yanımda duran arabaya döndüm. Kimdi ki bu?

"Şşt güzellik atla bakim." Deniz'in sesini duymamla hemen cama eğildim.

"Deniz?"

"Buyurun benim."

"Babamdan çaldım deme."

"Atla arabaya anlatıyım. Hava buz gibi."

Arabaya bindiğim de ısısı ile ısınmıştım. Sabah ayazı olduğu için apayrı bir soğuğu vardı.Deniz arabayı kenara çekip bana döndü.

"Babam bugün araba ile gitmeme izin verdi. Tek şart okuldan bir sokak ileri çekicektim."

Deniz bizden iki yaş büyüktü. Okula geç yazıldığı için aynı sınıfı okuyorduk. Bu yüzden ehliyeti vardı.

"Ama okula geç mi gitsek araba bende iken." direksiyona bir iki kez vurup bakışları tekrar bana döndü.

"Deniz, denize gidelim." cümlemin garipliğine ikimizde güldüğümüzde Deniz kendini gösterdi.

"Denizin yanındayken başka bir şey istemeliydin Mavişim."

"Deniz yaa."

"Tamam tamam nereye gidelim o zaman."

"En yakın deniz, Düzce'de var."

"Oraya mı gidelim yani?" başımı aşağı yukarı salladığım da o da kabul etmişti.

Bolu ve Düzce arası kırk dakika sürüyordu. Öğlene dönebilirdik bence. Deniz pür dikkat yolu izlerken şarkı açmıştım. Geçtiğimiz yollar da yağmura yakalanmıştık.

"Dikkat et Deniz." başını salladığında Düzce sınırlarına girmiştik.

"Aman bu yaptığımızı kimse duymasın."

"Bence de duymasınlar yoksa varyaaa." diyip başımı iki yana salladım. Özellikle abimi düşünemiyordum.

Düzce sahiline geldiğimizde haliyle etrafda kimse yoktu. Bu soğukta buraya gelen tek akıllılar biz olmalıydık.

Montlarımızı giyip sahile indik. Yanımıza bir tek Deniz'in küçük fotoğraf makinesini almıştık.

"Ee Mavi geldik ne yapacağız?"

"Biraz oturup Deniz'i seyredebiliriz, huzur veriyor."

"Hangi Deniz'i."

Dudaklarımı büzüp kollarımı iki yana açtığımda gülmüştü. Yere oturduğunda bende hemen yanına çöküp başımı omuzuna yasladım.

Bir süre denizi izleyerek oturmuştuk. Daha sonra sohbet etmeye başladığımız sıra gelen iki yaşlı çifti gördüm.

" Denizz?"

" Hıı?"

"Şu yaşlı çifti görüyor musun?.. Sence bizde böyle zamanlara birlikte gelebilir miyiz?"

"Geliriz tabi canım... Ölene kadar seni bırakmaya niyetim yok."

"Ölmek falan deme lütfen seni kaybetmek istemiyorum."

Saçlarımdan öpüp okşamaya başladı.

"Elbet bir gün öleceğiz be Mavişim, belki şimdi belki birazdan belki seksen yıl sonra belli mi olur."

Deniz'in ölme düşüncesi bile bana kötü gelirken ona sıkı sıkı sarıldım.Son kez yüzünü okşar gibi hissederek sevdim yüzünü.

"Haydi kalk gelen çifte fotoğrafımızı çektirelim."

Başımı sallayıp ayağa kalktım ve montumu çıkardım. Deniz'de montunu çıkardığında aynı anda aldığımız renkli ceketlerimiz ortaya çıkmıştı. Birbirimize bakıp gülümsemiştik. Deniz yaşlı amcanın yanına gidip konuştuğunda adam sevecen bir şekilde elindekileri bırakıp makineyi aldı. Deniz beni eli ile çağırınca yanlarına gittim.

"İkimiz birlikte denize bakalım." sırtımızı makineye dönüp denize baktık. Başımı omuzuna yaslayıp elini tuttum.

"Çektim gençler." amcanın sesi ile yanına gidip teşekkür ettik.

"Buralarda çok durmayın çocuklar fırtına çıkabilir."

Amcaya başımı sallayıp eski yerimize geçtik. Çok güzel fotoğraf olmuştu.

"Amcaya bak be, ne güzel çekmiş."

Denizi başımla onaylayıp montu üstüme attım. Deniz o kadar sakin duruyorduki girme isteği uyandırıyordu.

"Denizemi girsek?"

"Ha?" Deniz'in yanlış anladığını anlayınca elimle ileriyi gösterdim.

"Çok sakin deniz, girelim mi diyorum."

"Hasta oluruz Mavi boşver."

"Ne güzel işte okula gitmeyiz." omuzumu silkip montu üstümden attım ve ilerledim.

"Gökkuşağı saçmalama, amcayı duydun fırtınada çıkabilir."

"Hadi Deniz, korkuyor musun yoksa?"

"Ne alakası var kızım, sana bir şey olur diye söylüyorum."

Ayakkabılarımı çıkarıp üstümde ki ceketide çıkardım. Hepsini montlarımızın yanına bıraktığımda koşarak denize girdim.

"Sen ciddimiydin?" arkamdan bağıran Deniz'e dönüp bende bağırdım.

"Son derece hemde." elinde ki fotoğrafı ve kol saatini benim montumun cebine koydu. Üstünde ki ceketi de çıkarıp denize yaklaştı.

"Bu yaptığımız çok büyük hata ama seni dinlemediğim tek bir saniye yok."

Ona gülüp denizin ortalarına geldim. Çok fazla üşüyordum. Çenem durmaksızın titrediği için Deniz'e seslenemedim.

Bacaklarımdan tutup arkamdan çıktığında korkmuştum.

"Buradayım sakin ol." başımı sallayıp ona sarıldım.

"Amca bize sesleniyor gibi." karaya baktığımda amca elini kolunu sallayarak bizi çağırıyordu.

"Çıkalım mı artık?"

"Biraz daha durmak isterdim ama olur." zar zor kurduğum cümleden sonra art arda gelen dalga ile derine battım. Deniz ile ellerimiz ayrıldığı sırada yukarı çıkmak için çırpınıyordum.

Bir kez yüzeye çıktığım sırada tekrar gelen dalga ile dibe battım. Denizin altında bile yeşeren gözlerim ile nefes alamaz oldum. Son kez çırpınıp yukarı çıktığımda demin ki dalgadan esir kalmamış bir şekilde deniz çarşaf gibiydi.

"Deniz?" nefesimi düzene sokmadan ona seslendiğim de ses gelmemişti.

"Deniz şaka yapma çık hadi." Deniz'in çıkacağını biliyordum. O hep böyle yapardı. İlk önce saklanır sonra çıkardı.

"Deniiiiz." denizin içinde etrafımda tur attığımda bir hareketlilik olmamıştı. Karaya baktığımda amcanın buraya gelişini gördüm.

"Kızııım çık hadi."

"Amca arkadaşım yok." çenem artık soğuktan değil ağlamaktan titrerken önümü göremiyordum.

"Haydi gel... Güvenliği arayalım bulur onlar."

Zar zor da olsa karaya çıktığımda üstüme montu atan teyzeye baktım. Bana yanlışıkla Deniz'in montunu giydirmişti. Gözlerimden yaşlar durmaksızın akarken monta daha çok sarıldım. Kokusu beni sakinleştirirken gözlerim etraftaydı.

" Sakin ol kızım, arkadaşın çıkacaktır."

Nefeslerim kesilirken siren seslerini duymuştum. Etrafımda büyük bir kargaşa olduğu sırada bir yere saklanmak istedim. Bu kargaşayı istemiyordum ben Deniz'i istiyordum.

"Olay nasıl oldu?" soru bana yöneldiğinde cevap vermemiştim. Hala olayın etkisindeydim.

"Komiserim, kız şokta belli ki ceketi falan var,kimliklerini kontrol edelim." ceketlerimize bakmasına rağmen birşey bulamayan polisler tekrar bana döndü.

"Bize şimdi yardımcı olamazsanız arkadaşınızı bulamayız."

Sağlık görevlisi üstüme battaniye örtüp elimi okşadı. Kadına döndüğümde başını anlayışla sallamıştı.

"İsimi Deniz, yirmi yaşında o... Bolu'dan geliyoruz biz." zar zor kurduğum üç cümleden sonra susmuştum.

"İkisi deniz sakinken girdi komiserim... Baktım dalgalar çoğalıyor çağırdım ikisini gelecek gibi oldukları sıra bir anda çoğaldı dalgalar... Oğlanın bir iki kez yukarı yükseldiğini gördüm sonrası yok. Kız çıktı sonra arkadaşını göremedi... Sanki, sanki dalgalar oğlanı götürmeye gelmiş gibiydi, bir anda yükseldi bir anda duruldu. "

Amca bile son kelimeleri söylerken çenesi titremiş, gözleri dolmuştu.

" Sanki,dalgalar oğlanı götürmeye gelmiş gibi. "

" belki şimdi belki birazdan belki seksen yıl sonra belli mi olur."

" Seni dinlemediğim tek bir saniye yok."

Keşke bir kez beni dinlemeseydin be deniz gözlüm.

~~~~

Daha fazla göz yaşlarıma hakim olamıyorum ve bölüm sonu diyorum.

Bir daha ki bölüm kaldığımız yerden devam ediyoruz.

Takipte kalın.
Sevgi ile kalın.. 🌈♥

Continue Reading

You'll Also Like

110K 5.8K 20
❝ Konserdeki Sevgilim: Mine, üç ay. Konserdeki Sevgilim: Sadece üç ay çıkıyormuş gibi davranacağız. Konserdeki Sevgilim: O kadar. Siz: Üç ayın sonun...
1.2M 51.8K 45
0545* Sizi "MAFYA" adlı gruba ekledi #Romantizm kategorisinde 1.Sıra✨ #3Ay kategorisinde 1.Sıra✨ #Siyah kategorisinde 1.Sıra✨ #Esir kategorisinde 1.S...
105K 7K 6
Hiç kapanmamak üzere açılan yaralar, kanamaz. İz bırakır. Ve o iz sonsuza dek geçmez, Yanı başında kalır.
137K 10.6K 18
"Abin falan dinlemem. Eğer o odaya gelirsem, sabaha kadar çığlık attırırım sana."