Koruyucular / TAMAMLANDI / DÜ...

By solo_girl21

101K 7.4K 1.2K

#Vampir 1. Sırada #Gerilim 81. Sırada #Koruyucu 1. Sırada #Savaş 36. Sırada #Kurtadam 3. Sırada #Korku... More

1. Bölüm : Şanssızlık...
2. Bölüm : Seç!
3. Bölüm : Doğaüstü Yaratıklar
4. Bölüm : İyi Ki Doğdun, Alanis!
5. Bölüm : Anne?
6. Bölüm : Kendine Gel!
7. Bölüm : Hain
8. Bölüm : Adalet Meleği
9. Bölüm : Güçler
10. Bölüm : Ateş ve Buz
11. Bölüm : Kötü Sonlu Masal
12. Bölüm : Güçlü Dur
13. Bölüm : Mesaj
14. Bölüm : Karanlık
15. Bölüm : Adrienne...
16. Bölüm : Zayıflık
17. Bölüm : Jace
18. Bölüm : Tanışma
19. Bölüm : Bilgiler
20. Bölüm : 3 Ayın Kutsal Işığı!
21. Bölüm : İdam
22. Bölüm : Cehennemde VIP Bölüm
23. Bölüm : Neden, Tanrım?
24. Bölüm : Depo
25. Bölüm : Ölmek...
26. Bölüm : Zehir
27. Bölüm : Araf
29. Bölüm : Karanlık Komplo
30. Bölüm : Konsey Üyesi
31. Bölüm : Bir Gün...
32. Bölüm : Şeytan...
33. Bölüm : Mezarlık
34. Bölüm : Kurtlar
35. Bölüm : Senin Yanında...
36. Bölüm : Ölüme Kucak Açmak
37. Bölüm : Türlerin Savaşı
38. Bölüm : Aura...
39. Bölüm : FİNALLLL!!!
DUYURU!!!
DUYURU!!!
DUYURU!!!
DUYURU!!!
DUYURU!!!

28. Bölüm : Kurt Lider

1.6K 150 23
By solo_girl21

Mark'ın bedeni uyandığı zaman doğru ruhu geri getirip getirmediğimden emin değildim. Hızla Alex'in belindeki hançeri alıp Mark'ın bedeninin boğazına yasladım.

"Kimsin?" Birkaç saniye şaşkınlıkla baktı.

"Adrienne? Neden boğazına hançer tutuyorsun acaba?" Hançeri hızla çekip gülümsedim. Ardından ona sımsıkı sarıldım.

"Gerizekalı! Ne diye Arafa geldin ki!?"

"Dedim ki madem o bana gelmiyor ben ona giderim. İyi demiş miyim?" Ondan ayrılıp omzuna vurdum. "Gerizekalı!"

O an kapı hızla açıldı ve içeriye bir Koruyucu girdi. Daha çömezdi. "Baskın var! Lider hemen hazırlanmanızı istedi!" Bir şey dememize izin vermeden çıktı.

"Sonra görüşürüz, Mark. Sen evine git." Kafasıyla onayladı. "Saldıran Karanlık değil, Adrienne. Yemin ederim."

"Sana güveniyorum." dedim gözlerine bakıp gülümserken. O da bana gülümseyip ortadan kayboldu. Biz de hızla odalarımıza geçtik.

Üzerime siyah deri büstiyer altıma da siyah deri pantolon giydim. Siyah deri topuklu botlarımı ve siyah uzun kollu pelerinimi geçirdim. Saçlarımı tarayıp açık bıraktım. Hafif bir makyaj yaptıktan sonra silahlarımı yerleştirdim. En sonunda ise samuray çift kılıçlarımı sırtıma astım. Odamın balkonuna gidip aşağıya baktım. Aklıma uzun zamandır delilik yapmadığım gelince yapayım dedim.

Kendimi balkondan atarken kahkaha atıyordum. Bakışlar bana dönerken babamın gözlerini devirdiğini fark ettim. Buzdan kaydırağım beni güvenli bir şekilde aşağıya indirirken gülümsüyordum.

"Hoşuna gidiyor, değil mi?"

"Evet, baba." dedim gülerek. O sırada diğerleri de geldi.

"Ne yapıyoruz?" diye sordu Melany heyecanla. Bu şeyleri garip bir şekilde seviyorduk. Kaostan besleniyorduk galiba.

"Neden içeriye almıyoruz?" dedi tek kaşı havada Kathlan. Babam bizim bu heyecanlı halimize güldü. "Alalım bakalım." Kapılar açılırken içeriye saniyeler içinde bir ordu kurt doldu.

"Baba? Bize buzdan bir kubbe lazım mı? Hani korkup kaçarlarsa diye."

Kurtlar bana hırlarken babam kafasıyla onayladı. Gözlerimi kapatıp ellerimi iki yana açtım ve binanın etrafında buzdan bir duvara yükselmeye başladı. Kurtların huzursuzluk dolu sesleri kulağıma ulaşınca gülümsedim. En sonunda kubbe oluşunca burnumdan akan kanı hissettim. Sendeleyince gözlerimi açtım.

O sırada Jace beni tutmuştu. "İyi misin, Alanis?" dedi endişeyle. Burnumdaki kanı pelerinimin koluyla sildim. Ardından sırıttım. "Daha kurt doğrayacağız, Jace. Elbette iyiyim."

Gülerek gözlerini devirdi. Ardından saçlarımı öptü. "Ölme." dedi direkt. Ondan ayrılıp güldüm.

"O gün bugün değil, Jace. Bugün kimse ölmeyecek." dedim kendimden emin bir şekilde. Kurtlardan biri öne çıktı.

"Savaşmaya gelmedik." Alayla güldüm. "Neden ordun var o zaman?"

Hırlama ve gülme arası bir ses çıkardı. "Koruyucular'ın, Karanlık'a bulandığını duymuştuk. Tedbir yani."

Öfkeyle ona doğru hareket edecekken Jace beni tuttu. Luke benim yerime ılımlı bir sesle konuştu. "Koruyucular'ın, Karanlık ile işi yok Kurtlar! Ne istiyorsunuz?"

Öndeki lider olduğunu tahmin ettiğim kurt hırladı. Pençeleri, dişleri ve kılları ile hepsi yarı dönüşüm geçirmişti. İğrençler... Kurtları sevmiyordum.

"Bir kız. Alanis diye biri varmış. Kendisine Adalet Meleği diyormuş. Bizden birini öldürdü. Masum birini."

Üzerimde gözler hissetsem de kimseye bakmadım. Kurda doğru bir iki adım gittim. "Kimmiş bu?"

"Dylan Gustav." Kaşlarım çatıldı ve kendi kendime tekrar ettim. "Dylan Gustav..."
Ben öyle birini öldürmemiştim. Bundan emindim. Kathlan'a döndüm.

"Kathlan? Odamda yatağımın altında bir parke kırık onu aç. Orada bir kutu var. Kutuyu bana getirir misin?"

Kafasını sağladı. Aradan bir dakika geçmeden gelmişti. Kutuyu aldım pelerinimin cebinden anhtarlıpı çıkardım. "Oha! Onlar nelerin anahtarı?"

Alex'in tepkisine güldüm. "Bunlar her bir sırrımın olduğu her bir kutunun tek anahtarları."

Birkaç denemeden sonra kutuyu açmıştım. Kutuyu tutması için Kathlan'a uzatınca elimden aldı. Elimdeki küçük not defterini karıştırmaya başladım.

"Dylan Gustav... Dylan Gustav... Dylan Gustav... Dylan Gustav..." diye baktım ama hiçbir sayfada yoktu. Bu benim Adalet Meleği defterimdi. Öldürdüğüm kişileri suçları ile birlikte her şeyini not alıyordum.

"Öyle biri yok." dedim Kurt Lidere dönüp.

"Adalet Meleği sen misin? Ve öldürdüğün kişiler için not mu tutuyorsun?"

"İnsanların garip alışkanlıkları olabilir, tamam mı?"

Adalet Meleği olmayı hiçbir zaman bırakmamıştım. Hala aranıyordum. Doğaüstüler isim olarak biliyorlardı sadece. Zaten beni gören de Mark'ın kara büyüsü sayesinde yüzümü unutuyordu.

Hala her hafta bir kırmızı listeli suçlu ölüyordu. Benim tarafımdan öldürülüyordu.

"Onu öldürdün."

"Bak dostum, eğer onu öldürmüş olsaydım bu defterde yazardı, tamam mı? Her şeyine kadar yazardı. Ama burada öyle bir isim yok. Arkadaşını ben öldürmedim. Hiçbir şekilde alakam yok."

"Bir seri katil nasıl Koruyucular'ın içinde olabilir?" diye sordu Kurt Lider. Gözlerimi devirdim. "Bak Kurtçuk. Gidin buradan! Hemen! Onu ben öldürmedim!" dedim sertçe.

Kurt öfkeyle güldü. "Senin işaretin vardı! Kanatlar vardı. Siyah kanatla-"

"Bir saniye! Siyah mı? Benim kanatlarım beyaz. Bak, bu bile benim yapmadığımın kanıtı. Sana söz. Siyah kanatlı çakma beni bulacağım. Ama şimdi gidin. Çünkü ithamlarınız sinirimi bozmaya başladı."

Siyah kanat mı? Taklitçi bir katil, ha? Ah! Tanışmak için sabırsızlanıyorum.

" Sana neden inanalım? "Onun üzerine gidip elimi boynuna kurdum ve işaret parmağını kulağının arkasına bastırdım.

" Ah!" İzim belirginleşirken ondan uzaklaştım. "Al işte kanıt." Etrafındakiler onaylayınca o da beni onayladı. "Peki, Koruyucu. Sen katili bul biz de kim olduğunu anlatmayalım."

Soğuk bir kahkaha attım. "Sen beni tehdit mi ettin?" Yine güldüm. Ama bu sefer öfkedendi. "Bana bak Kurt. Ben çömez değilim. Ne sanıyorsun ki? Beni bu şekilde tehdit edebileceğini falan mı? Git söyle! Git söyle!" diye bağırdım. Kimse beni tehdit edemezdi. Gözleri kırmızı olmaya başlayınca gözlerimi devirdim. Çok korktum!

"İki günün var, Koruyucu! Katili bul, kimliğin gizli kalsın. " Kolum istemsizce alev alırken kendi kendime gözlerimi devirdim. Lanet sinir! Kolumu sallayıp ateşi söndürdükten sonra Kurt Lider'e baktım.

"Baba? Kurtlar ve Koruyucular savaşsa maximum ne olur?"

"Hayır, Alanis! Savaş yok!" dedi babam sertçe. Mızmızlanarak ona döndüm. "Ama baba, hem bana iftira atıyor hem de beni tehdit ediyor! Öyle izleyeyim mi?"

"Gerizekalı..." dedi gülerek Jace. Kathlan gözlerini devirdi. Melany kıkırdarken Alex içi geçmiş bir şekilde ona bakıyordu. Luke gözlerini devirdi. Collins ise... Dümdüz Collins işte.

Kurt Lider'e döndüm. "Şansına küs! Babam savaş yok diyor. Ama mutlu olabilirsin şimdi. Az daha yaşayacaksın."

"Sen beni tehdit mi ediyorsun?" Güldüm. Ona doğru vampirlerden kara büyü ile aldığım hızla gittim ve ellerimi şakaklarına bastırdım. Kurtlar bana hırlarken ben çoktan geleceğine bakmaya başlamıştım.

Gece yarısı... Beni öldürecekler arasında o da mı var? O gece o da orada olacak! O da beni yakan kişiler arasında olacak! Beni bulan Kathlan tarafından kafası kopartılacak.

Elektrik çarpmış gibi geri çekildim. Elim ayağım birbirine dolandı ve kıç üstü yere düştüm. İstemsizce geri gittim. Kalp atışlarım hat safhaya çıkmıştı. Kesik kesik nefes alıyordum. Göz bebeklerim büyümüştü. Hırıltılı bir sesle konuştum.

"Defolun."

Buzdan kubbeyi indirdim. Kurt bana kısa bir bakış atıp gitti. Bizimkiler bir şey diyordu ama benim aklım o görüntülerdeydi.

Onu öldürmemekle bir hata mı yapmıştım?

***

Nasıldı?

Beğendiniz mi?

Bir sonraki bölümde görüşmek üzere...

Continue Reading

You'll Also Like

11.5M 184K 17
17 NUMARA'YI KİTAP SATAN HER YERDE BULABİLİR, SATIN ALABİLİRSİNİZ. BURADA YALNIZCA TANITIM AMAÇLI İLK ON BÖLÜM VE ÖZEL BÖLÜMLER YAYIMDADIR. Gecenin k...
934K 82.6K 49
Ay Tanrıçasının varisi , Son ejder soyunun süvarisi Luna Santana... Cadıların laneti ve çözmesi gereken büyük bir kehanetin kor alevleri içine , anla...
102K 4.1K 32
Bir berdel hikayesidir.. Havin sevdiğinden ayrılırken nerden bile bilirdi evleneceği adamın kuzeni olduğunu herşeyden habersiz berdeli kabul etmişti...
33.1K 4.8K 72
Ölümle yüz yüze kaldıkları oyundan kurtuldukları için sevinmelerine fırsat vermeden onları hedefleyip birer birer öldürmeye çalışan köstebeği yakalam...