Red Room || Steve Rogers

بواسطة nerwio

37K 2.4K 4.6K

Kırmızı odada yetişen tek karadul Natasha-.. Üzgünüm.. Natalia mıydı? Hayır, kesinlikle değildi. Alina Ivan... المزيد

~2~
~3~
~4~
~5~
~6~
~7~
~8~
~9~
~10~
~11~
~12~
~13~
~14~
~15~
~16~
~17~
~18~
~19~
~20~
~21~

~1~

5.1K 297 201
بواسطة nerwio

⚜️

○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●
/ 24 Ağustos, 1998 /

"Ayağı kalk."

Kız acıyla gözünden yaşların akmaması için kendini sıkarken başındaki sert kadın onun yüzüne bile bakmadan konuşmaya devam etti.

"Sana ayağa kalk, dedim."

Kız kalkmak için yeltenirken kadın ona bir tekme attı. Kız yeniden yere düşüp gözünden damlayan yaşı silerken kadın konuştu.

"Ayağı kalk seni aptal!!"

Kız sinirle bir anda ayağı kalkıp kıpkırmızı mavi gözleri ile kadına baktı.

"Daha iyi olmalısın Alina. İyi olmalısın."

"İyi olmaya çalışıyorum efendim."

"Ama değilsin Alina. Berbatsın."

"Elimden-"

"Elinden geleni istemiyorum!! Senden güzel bir performans bekliyorum Alina!!"

Alina titrek bir şekilde yutkunup dolan gözlerini kırpıştırdı.

"Bugün yeterince rezilliğini gördüm. Odana git ve bana Natalia'yı çağır."

Alina dudaklarının içini sertçe ısırıp kadının önünden çekildi ve odadan hızla çıktı. Gözündeki yaşlar deli gibi akarken o hala kendini sıkıyordu. Birkaç kat merdivenlerden inip tuvalete girdi. Direkt olarak soğuk suyu yüzüne çarptı ve aynada kendine baktı. Defalarca düşmekten dağılmış sarı saçları ıslak yüzüne yapışmıştı ve böyle kesinlikle daha beter görünüyordu. Mavi gözünün kızarıklığı beyaz teninde bir leke gibi görünürken o saçını sıkıca topladı ve derin bir nefes alıp odasına doğru seri adımlar ile yürüdü.

Odaya girip birkaç kıza aldırmadan direkt olarak kendini yatağa attı.

"Natalia! Nancy Rushman seni çağırıyor."

Alina yastığı kafasına bastırıp sadece sakin kalmaya çalışırken biri yastığı kafasından çekti.

"O kadar mı kötüydü?"

"Evet! Şimdi beni rahat bırak!"

"Hadi Alina! Elinden geleni yapı-"

"Yetmiyor! Senin kadar mükemmel olamıyorum Natalia!!"

Alina dolmuş gözler ile kıza bağırırken kızıl saçlı kız yutkundu.

"Sana söyledim. Ben mükemmel değilim."

"Fark eder mi?! Bana bir çöpmüşüm gibi davranıyor!!"

"Bana nasıl davranıyor sanıyorsun?! Senden farklı değilim Alina!!"

Natalia elindeki yastığı gri, demir yatağa fırlatıp odadan çıktı. Alina odada sessizce duran birkaç kızı aldırmadan yastığı kafasına bastırıp ağlamaya devam ederken sadece mutlu olmak istiyordu. Mutluluğu bilmek istiyordu. Sadece.. Mutluluk ne demek bilmek istiyordu. Çok mu zordu?


/ 5 Ekim, 1998 /

"Senin yüzünden geç kalacağız!!"

"Bale ayakkabılarımı nereye sakladığını söylersen geç kalmayız!"

"Ben saklamadım!!"

"Komik değil Natalia! Nerede?!"

"Sana söyledim!! Ben saklamadım!"

Alina sinirle baktığı dolaplara tekrar tekrar bakarken bir anda odaya sert kadının girmesiyle odadaki iki kızda yutkunup geriledi.

"Derse geç kaldınız."

"Üzgünüz-"

"Neden?"

"Alina ayakkabılarını bulamadı."

"Onları dolabına koymuyor musun?"

"Evet, koyuyorum ama orada değiller."

"Peki, kim aldı?"

Sert kadın bakışlarını kızda gezdirirken Alina, Natalia'ya baktı. Eğer onun adını verseydi kesinlikle Natalia bütün gece kırmızı odaya gidecekti. Her ne olursa olsun buna asla izin veremezdi.

"Bilmiyorum."

"Emin misin?"

"Evet. Bilmiyorum."

Sert kadın topuklularını yere vurarak kızın hemen önüne geldi. Onun stresten değişmiş nefesini inceleyip kızıl saçlı kıza döndü. O da pek farklı değildi. Odada biraz gezip birkaç yastığın altını kaldırdı. Yavaşça dolaba yürüdü ve eliyle nazikçe demir kapağı itti.

"Eğer o ayakkabıyı ikinizden biri şimdi bulmazsa ikiniz de bu gece kırmızı odaya geliyorsunuz."

İki kız birbirine bakıp bilip bilmediklerini kontrol etti. Hayır, ikisi de bilmiyordu. Kadın iki kızın önüne gelip durdu.

"Neredeler?"

"Bilmiyoruz-"

"Ayakkabılarım yırtıldı ve ben de saklamak için okulun dışına fırlattım."

Alina tek nefeste söylediği şeyden sonra yutkunup sert kadının ifadesiz yüzüne baktı.

"Alina..-"

"Emin misin?"

"Evet. Evet, eminim."

Alina şimdiden dolmuş burnunu çekip kadını izlerken kadın onu onaylayıp kapıya doğru yürüdü ve konuştu.

"Sadece iki dakikan var. Üstünü değiştir, sonra seni almaya geleceğim."

Kadın odadan çıktığı an Natalia kıza döndü.

"Sen ne yaptın?! Kırmızı odaya gideceksin!!"

"Senin almadığını biliyorum. Bilsen söylerdin. Boş yere ikimizde gitmemeliydik."

"Ama şimdi sen tek başına gideceksin!"

Alina üstündeki bale kıyafetini çıkarıp siyah, dar bir tulum geçirirken Natalia ona doğru konuşamaya devam etti.

"Gitme! Gitme Alina! Canını yakacak!"

"Daha iyisi olmalıyım Natalia. Daha iyisi olmak için o acıyı çekmeliyim-"

"Sen delirdin mi?! O gelmeden kaç!"

"Kaçamam! Kaçamayız!!"

Alina sarı saçını at kuyruğu yapıp kıza bakarken Natalia dopdolu gözler ile ona sımsıkı sarıldı.

"Seni çok seviyorum Alina! Sana söz veriyorum bir gün buradan beraber kaçacağız."

Alina hüzünle kıza sarılırken bir anda kapı açıldı.

"Alina, gel. Natalia sen de geç kaldığın için ceza odasına."

Alina kendine sarılan kızdan ayrılıp sert kadının önünde durdu. Kadın onu biraz süzüp yürümeye başlarken Alina da onu aradan takip ediyordu. İkili yaklaşık 4-5 merdiven indikten sonra kadın kırmızı bir kapının önünde durdu. Alina tereddüt etmeden kapıyı açıp kırmızı renkli odaya girdi. Artık çıkışı yoktu.

Alina sabahın 6'sında odaya girip kendini direkt yatağa attı. Natalia yatağından kalkıp yüzü morarmış kıza sıkıca sarıldı.

"İyi misin? Alina..-"

"Ben iyiyim. Sadece.. Dinlenmeliyim.."

Natalia hüzünle kızı onaylayıp yatağına geçerken Alina geçirdiği kabus dolu saatler yüzünden gözünü bile kırpamıyordu.

Bir gün.. Bir gün burada gidecekti. Natalia ile gideceklerdi. Gitmek zorundalardı.


/ 3 Aralık, 1998 /

"Ateş!!"

Sıradaki kız anında elindeki küçük tabanca ile ilerideki hedefi 12'den vururken Nancy gülümsedi.

"Ateş!!"

Sıradaki kız anında ateş edip hedefi 11'den vurduğunda yutkundu. Nancy'nin az önce yüzünde oluşmuş olan gülümseme anında silinip yerini gergin bir ifadeye bırakırken kızın yanına geldi ve kulağına eğildi.

"Ateş!!"

Kız korkuyla ateş ettiğinde bu sefer eli titrediği için 8'den vurdu. Nancy kızın elindeki silahı aldı ve kıza bakarak ilerideki hedefi 5 kere 12'den vurdu.

"Sana ateş et dedim!! Onu öldürmelisin!! Ona zarar bile veremiyorsun!! Seni aptal!! Odana git!! Seninle kırmızı odada görüşeceğim!!"

Kız ağlamamak için kendini sıkıp odadan çıktığında kadın elindeki silahı yere bırakıp sıradaki Natalia'ya baktı.

"Ateş!!"

Natalia hedefi 12'den vururken Nancy'nin gerginliği gider gibiydi.

"Ateş!!"

Alina duyduğu ile silahını kaldırıp hızla ateş etti. Hedefi 12'den vurduğunu görüp gülümserken Nancy de gülümsemişti.

Kadın yüzündeki gülümsemeyi olabildiğince silip kızların önüne geldi.

"Sizler bizim kızlarımızsınız. Rusya size güveniyor. Size güveniyoruz. Sizi seviyoruz. Bizi seviyor musunuz?"

Tüm kızlar aynı anda seslice kadını onayladığında sert kadın kapıya doğru ilerleyip çıktı. Odada çıt bile çıkmazken kadın yanında bir adam ile geri geldi.

"Bu testi geçtiniz ve en iyi olmaz için yeni bir ders almaya hak kazandınız. Bu kış askerimiz. Sizi özel olarak haftada iki saat eğitecek. Bugün Natalia ve Alina ile başlayacak. Diğer gün Yelena ve Serena, Alexei ve Anastasia olacak. Şimdi diğerleri odadan çıksın."

Kızlar aynı anda tek sıra şeklinde odadan çıktığında Nancy konuştu.

"Ona sadece kış askeri diyeceksiniz. Soru sormak yok. Önemli olmadıkça konuşmak yok. Saatler dışında onu oyalamak yok. Ona itiraz etmek yok. Kurallarının hepsine uyacaksınız. İtaatsizliğinizin cezası olacak. Unutmayın."

Nancy iki kızdan sertçe onay alıp odadan çıktı.

İki kız birbirine bakıp yutkunurken şimdi olabilecek şeyler hakkında hiçbir fikirleri yoktu. Yüzünün hiçbir zerresi gözükmeyen siyah maskeli adam iki kıza doğru yürüdü ve metal koluyla Natalia'ya vurmak için yeltendi. Natalia adamın elini havada tuttuğunda adam elini geri çekti. İki kızın sessizce etrafında dolanıp arkalarında bir süre durdu. Bir anda Alina'nın arkadan böbreğini vurduğunda kız acıyla yere yapıştı.

"Hazırlıklı olmasın. Her zaman."

Adam sözünü bitirdiği an Natalia'nın boynuna vurmak için yeltendiğinde kız onu yeniden durdurdu.

"Tıpkı böyle. İşte bu kız gibi hazır olmalısın. Bir ezik gibi yere yapışırsan..."

Adam yerde ayağı kalkmaya çalışan kızın kafasına ayağıyla bastırarak konuşmaya devam etti.

"Seni böcek gibi ezerler. Pis bir böcek olursun ve ben seni bir böcekten aslana çevireceğim. Tabii o zamana kadar ayağım altında ezilmezsen."


/ 18 Haziran, 2000 /

"Onunla ilişkin var ve bana bunu şimdi mi söylüyorsun?!"

Natalia kızın ağzını kapatıp onu duvara yapıştırdı.

"Seni aptal!! Biri duyacak!!"

"Kış askeriyle bir ilişkin var Natalia! Nasıl?!"

"Sadece onu seviyorum! Bağırmayı kes!"

"Sorun onu sevmen değil! Sorun onu da seni seviyor ve sizin ilişkiniz var!"

Natalia dizi ile kızın bacağına sertçe geçirdi.

"Bir kez daha bağırırsan seni öldüreceğim!"

Alina kızın elini sinirle ağzında çekip yüzüne baktı.

"Ne zamandır?"

"5 aydır."

"Peki ismi?"

"Bilmiyorum."

Alina şok içinde kıza bakıp yanlış anlayıp anlamadığını kontrol etti. Beş aydır ilişkileri vardı ve hala ismini bile bilmiyor muydu?!

"Anlamadım?"

"O da bilmiyor. Herkes ona kış askeri diyor."

"Beyni yıkanmış senden yaşça büyük ve büyük ihtimalle daha yüzünü bile görmediğim biriyle mi çıkıyorsun?!"

"Hayır! Yüzünü gördüm!"

"Wao.. zünü görmüşsün! Tebrikler!"

Alina alaycı şekilde kızı alkışlarken Natalia göz devirdi.

"Bugün hep beraber kaçacağız."

Alina duyduğu ile dururken anlamamıştı.

"Ne?!"

"Sen, ben ve kış askeri. Buradan gideceğiz."

"Zaten bugün mezun oluyoruz! Neden risk alalım ki?!"

"Bizi kısırlaştırıp istemediğimiz yerlere, göreve gönderileceğiz Alina. Hepsi yalandı. Her şey yalandı. Bugün son şansımız. Kaçmalıyız."

Alina duydukları ile şok içinde yatağına oturup hayallerinin yıkılmasını izlerken Natalia kızın yanına geldi ona sarıldı.

"Ona senden fazlaca bahsettim. Sen, ben ve o buradan kaçacağız. Bize yardım edecek."

"Natalia.. Kısırlaştırılmak istemiyorum. Hani özgür olacaktık..?"

Alina dolu gözler ile kıza bakarken Natalia kıza bir kez daha sarıldı.

"Bu yerden gideceğiz. Tıpkı sana her yılbaşında söylediğim gibi. Gerçek olacak. Özgürlüğümüze kavuşacağız Alina."

"Saat 5'te bale var. Baleden sonra mı gideceğiz?"

"Baleden hemen sonra ilk olarak Anastasia.. sonra Alexei'yı alacaklar, sonra biz.. kaçmak için yaklaşık olarak 10 dakikamız olacak."

Kız onu onayladığında sonunda kurtulacaktı. Sadece küçük bir engel kalmıştı..

Nancy elini pikapa götürüp şarkıyı kapattı.

"Bu kadar bale yeterli. Herkes odalarına gidip üstünü değiştirsin. Ne olursa olsun asla odanızdan dışarı çıkmayın. Sizi almaya geleceğim."

Kızlar kadını onaylayıp hızla odadan çıktı. Natalia, Alina'nın elini tutup odaya koştu ve ikili hızla üzerlerini değiştirdi.

"Kış askeri birazdan bizi almaya gelecek."

"Ya başaramazsak?"

"Saçmalama Alina! Başaracağız!"

Alina korkuyla yatağına oturup sakin kalmaya çalışırken yatağının yanındaki küçük dolabın üstündeki kolyesini gördü. Burada kolye ve benzeri takılar takmak yasaktı. Sokmak bile başlı başına büyük dertti ama Alina bunu bırakamazdı. Bu kolye onun için anlamlandıramadığı kadar değerliydi. Kolyeyi eline alıp incelerken kolye küçük deniz yıldızı şeklindeydi. Ortasında çok küçük beyaz bir taş vardı. Pırlanta mıydı? Büyük ihtimalle..

Kız elindeki kolyeyi incelerken bir anda kapı açıldı. Natalia heyecan ile kapıya döndüğünde Nancy gülümseyerek içeri girdi.

"Kızlar.. Çok şanslısınız! Anastasia bir süre daha bizimle kalacak yani.. Biriniz şimdi benimle gelip diğerinden daha erkenden mezun olacak. Hanginiz geliyor?"

Kadın olabildiğince gülümseyerek ikiliye bakarken iki kızda korkuyla yutkundu.

"Anastasia neden mezun olamıyor?"

"Kural 2.. Asla sorgulama."

Natalia yutkunarak kıza baktı. Alina nemli gözler ile ona bakarken Natalia konuştu.

"Ben geliyorum."

Nancy kızı onaylayıp gelmesi için işaret yaparken Alina anında ayaklandı ve elindeki kolyeyi hızla kızın eline tutuşturup ona sıkıca sarıldı.

"Git, kurtul. Seni burada bekleyeceğim."

Alina kızdan ayrılıp hızla kapıdan çıktı. Nancy şaşkın halini gizleyip kapıyı kilitlediğinde Natalia kapıya vurdu.

"Alina!! Hayır!! Geri gel!! Ben gideceğim!! Alina!! Açın şu lanet kapıyı!! Alina!!"

Alina seslere aldırış etmeden Nancy denen kadını takip etti. Koridorda karşıdan gelen kış askerini gördüğünde hafifçe duraksadı. Kış askeri onun yanından yavaşça geçip gittiğinde kız ağlamamak için düğümlenmiş boğazını umursamadan yutkundu. Bir şansı vardı ve işte o da gitmişti..

Alina tek başına kalmıştı.. Artık Natalia gelene kadar burada tamamen yalnızdı.


/ 11 Mayıs, 2010 /

Sarışın kız gecenin karanlığında saklandığı demirlerin arkasından sessizce çıktı. El bileğindeki küçük mıknatısları tavana atıp kendini yukarı çekti ve üst kattan sessiz ve seri adımlar ile yürüdü. Onu gören birkaç asker adam anında bellerindeki silahı çıkarmak için yeltenirken kadın iki elindeki küçük silahla ikisini de sessizce vurdu. İki adam anında yere devrilirken kız soğukluğunu bozmadan ilerlemeye devam etti. Sessizce hedef belirlediği yere ilerlerken aşağıdaki bir adamın kendine seslenmesiyle soğukluğunu bozmadan belindeki küçük yuvarlak bıçağı fırlattı. Bıçak adamın boğazında sabitlenip yere yığılmasına neden olurken kız sessizce ilerlemeye devam etti. Önüne çıkan birkaç güçsüz askeri daha hallettiğinde asıl göreve şimdi gelmişti. Siyah büyük demirden kapının yanına saklanıp kapıyı tıklattı.

Kapı açılıp bir adam dışarı çıktığında sessizce elini adamın boynuna götürüp çıtlama sesini duymasıyla sessizce onu yere bıraktı. Etrafına bakınıp loş demirden koridorda devam etti ve tartışma seslerinin geldiği odanın kapısında kendini göstermeden durdu. Bir süre bilekliğinden sesleri kaydedip istediği bilgiyi aldıktan sonra gülümseyerek rahat tavırla içeriye girdi. Tüm adamlar anında susarken kız büyük yuvarlak masanın önüne geldi ve oturup bacaklarını birbirinin üstüne attı.

"Az önce ne oldu, biliyor musunuz?"

Alina adamlara bakarken adamlar yutkunup ayaklandı.

"Ben bir şey duydum. Duymamam gereken bir şeydi ve.. Bunun için ölen ben değil siz olacaksınız."

Alina burukça gülümseyerek ayağı kalktığında bir adam küçücük bir silah çıkarıp kıza ateş etti. Kız kendine denk gelmeyen kurşuna bakıp göz devirdi.

"Hadi! Daha iyisini yapabilirdin! Bak.. Böyle yapacaksın."

Alina hiç tereddüt etmeden adamı alnından vurduğunda herkes anında yere çöktü.

"Kaçış yok beyler.. Ne yaparsanız yapın. Kırmızı odaya hoşgeldiniz."

Alina elindeki küçük silahı yerine koyup masada gördüğü bir büskiviyi eline aldı. Direkt ağzına atıp odadan çıkarken yüzüne sıçramış kanla yüzünü ekşitti. Ne zaman sıçramıştı?!

Alina siyah deri eldivenini çıkarıp yüzünü temizledi. Keşke hayatı da bu kanlar gibi kolay temizlenseydi..

⚜️

واصل القراءة

ستعجبك أيضاً

128K 22.3K 17
oğlum sadece en sevdiği oyuncakları kırıyor. ben onun yok ettiği kumdan kalelerin kralıyım omegaverse, etl texting
396K 36.4K 32
Kore'nin nesillerdir düşman olan iki sürüsü; Kim'ler ve Jeon'lar aynı davete katılır. Beklemedikleri şey ise attığı yumruk ile ruh eşi oldukları orta...
44.1K 2.1K 33
Kızın sesini duyunca Alaz'ın omuzları gevşedi. "Öldüm, Asi." Gözlerini kızın yüzünde dolaştırdı. "Sensiz geçirdiğim her gün biraz daha öldüm." Asi al...
225K 22.2K 32
Ülkesine dönen delta ve kendi halinde takılan sessiz bir omega bir gece birlikte olur.