Teacher ➳ Vmin

By Vminlover48

40.3K 3.5K 4.1K

Seme: Taehyung Uke: Jimin 17.02.2021: # 1 -vmin 13.06.2021: # 3 -vmin -Sana bir arkadaş bulalım, ne dersin... More

0.0~Konuşmamız gerek~
0.1~Onunla arkadaş olarak~
0.2~Anlaştık mı? ~
0.3~Duydun değil mi?~
0.4~Yeni arkadaş~
0.5~Resimler~
0.6~Dedikodu~
0.7~Aşk itirafı~
0.8~Sahil~
0.9~Yanlış anlama~
1.0~Sevgili~
1.1~Kıskançlık~
1.2~Acı~
1.3~Huzur~
1.5~İlk Tanışma~
1.6~Yalan~
1.7~Davetsiz misafir~
1.8~İlk Buluşma~
1.9~Woo aptalı~
2.0~Doğru Yol~
2.1~Pembe Zarf~
2.2~1 Hafta Tatil~
2.3~Final~
2.4~Özel Bölüm~

1.4~Gerçekler~

1.3K 124 156
By Vminlover48


Jimin'in nefes alış verişi düzene girdiğinde bedenimi yavaşça yanından kaldırdım. Jimin yine tıpkı melekler gibi uyuyordu. Ah bu görüntüyü hergün görmek için herşeyimi verirdim.

Jimin'in alnına ufak bir öpücük bırakıp odadan ayrıldım.

Etrafıma bakınıp Jimin'in annesini aradım. Gitmeden önce veda etmem gerekiyordu sonuçta.

"Bayan Park?"

Seslenip etrafıma bakındığımda cevap karşı odadan gelmişti.

"Buradayım Bay Kim."

Yavaş adımlarla odaya girdim. Bayan Park elindeki kitabı okuyordu. Göz ucuyla kitaba baktığımda çocuk psikolojisiyle ilgili bir kitap olduğunu gördüm.

"Ben gidecektim de size veda edeyim dedim."

Bayan Park gözlerini kitaptan çekip bana çevirdi ve üzgün gözlerle bana baktı.

"Biraz daha otursanız olmuyor mu?"

Gözlerimi tereddütle yere çevirip dudaklarımı dişledim.

"Size rahatsızlık vermek istemem."

Bayan Park kafasını iki yana salladı ve eliyle yan taraftaki koltuğu işaret etti.

"Oturun lütfen."

Kafamı sallayıp gösterdiği yere oturdum. İçimde biraz korku vardı. Jimin'e olan duygularımı öğrenmiş ve onunla görüşmemi istemiyor olabilir. O zaman ne yaparım? Jimin'i bir daha bırakamam.

"Az önce birşey içmek isteyip istemediğinizi öğrenmek için odaya geldim fakat başka bir manzarayla karşılaştım."

Tahmin etmiştim. Reddetmeye hazır ol Taehyung.

"Bayan Park ben-"

Bayan Park eliyle beni durdurdu. Gözlerimi üzgünce yere çevirdim. Yüzüne bakacak yüzüm yoktu.

"Lütfen sözümü bölmeyin Bay Kim."

Kafamı sallayıp yeri izlemeye devam ederken Bayan Park konuşmaya kaldığı yerden devam etti.

"Jimin'i ağlattınız. Ne yaptınız bilmiyorum ama onu ağlattınız."

Başımı daha da yere eğip alacağım azara kendimi hazırladım. Ne de olsa Jimin onun oğluydu. Onu ağlattığım için beni azarlaması normal.

"Teşekkürler."

Aniden söylediği şeyle afallamıştım. Şaşkınca gözlerimi Bayan Park'a çevirdiğimde onun da ağladığını gördüm. Ama gülümsüyordu. Sanırım mutluluktan ağlıyordu.

"N-ne için?"

Bayan Park oturduğu yerden kalkıp yanıma oturdu ve iki elimi ellerinin arasına aldı.

"Jimin uzun yıllardır ağlamıyor Bay Kim."

Anlamayan gözlerle Bayan Park'a bakmaya devam ettim.

"Jimin çocukluğunda kötü bir olay yaşadı ve o günden sonra asla ama asla ağlamadı. Onun için çok çabaladım. Bir sürü psikoloğa gittik ama olmadı. Düzelmedi. Duygularının yok olduğunu düşünmüştüm ama-"

Bayan Park ellerini ellerimden çekip dudaklarına koydu ve hıçkırarak ağlamaya başladı.

Ne yapacağımı bilmez bir şekilde öylece oturuyordum. Böyle olmayacağını düşünüp elimi Bayan Park'ın omzuna koydum.

"Jimin iyi Bayan Park. Bütün duygularını da hissediyor. Bundan emin olabilirsiniz."

Bayan Park kafasını sallayıp bir süre daha ağladıktan sonra biraz da olsa sakinleşebilmişti.

"Jimin'in yıllar sonra ilk kez ağladığına şahit oldum ve bu beni biraz duygulandırdı, kusura bakmayın."

Kafamı hızla iki yana salladım.

"Sorun değil. Şey, rica etsem Jimin'e neler olduğunu anlatabilir misiniz?"

Bayan Park biraz duraksayıp derin bir nefes aldı. Sanırım zor bir konuşma olacaktı.

"Jimin daha çocukken babası bizi başka bir kadın için terk edip gitti. Jimin'in bütün sorumluluğu bana kalmıştı. Bende elimden geldiğince Jimin ne isterse yaptım. Onu güzelce yetiştirebilmek için çok çabalamam gerekti. Ne kadar yorulsam da Jimin'in bir gülümsemesi bütün yorgunluğumu alıp götürüyordu."

Bayan Park'ın gözünde o anlar canlanmış olmalı ki gülümsedi.

"Herşey ne kadar zor olsa da çok güzel gidiyordu. Sonra Jimin okula başladı. Güzelce okuluna gidiyordu, birkaç tane arkadaş edinmişti ve mutluydu. Fakat sonra bir gün ağlayarak eve geldi."

Bayan Park derin bir nefes aldı. Yüzü düşmüştü. Bu beni de korkutmuştu.

"Bana bir süre hiçbirşey anlatamdı fakat onu zorladım. Birşeyler olduğu belliydi. En sonunda bana herşeyi anlattı ve o gün bütün hayatım yıkılmıştı. Ne kadar çabalarsam çabalayayım iyi bir anne olamamıştım. Onu koruyamamıştım."

Bayan Park'ın gözlerinden birkaç damla yaş döküldü.

"Arkadaşları Jimin'i taciz etmiş. Onun kıza benzediğini söylemişler ve erkek olduğuna emin olmak için-"

Bayan Park elleriyle ağzını kapatıp ağlamaya başladı. Ellerimi sırtına koyup sırtını sıvazladım.

"İsterseniz anlatmaya bilirsiniz. Ben neler olduğunu az çok anladım."

Jimin'in neden arkadaş edinmek istemediğini anlamıştım. Namjoon hyung haklıydı. Kimse nedensiz yerine içine kapanmaz.

"Hayır, devam etmek istiyorum."

Bayan Park derin bir nefes aldı ve devam etti.

"Jimin o günden sonra herkesden uzaklaştı. İçine kapandı. Asla ama asla arkadaş edinmedi. O eski arkadaşlarını da şikayet ettik zaten. Herşey çok kötü gidiyordu. Okuldakiler Jimin'in psikolojik destek gördüğünü öğrenmişti ve Jimin sürekli deli diye dayak yiyordu."

Bayan Park biraz soluklandı.

"Sonra birgün eve yüzündeki gizlemeye çalıştığı bir gülümsemeyle geldi. Şok olmuştum. Jimin gülümsemezdi. Bu yüzden onun üzerine gidip neler olduğunu öğrenmek istedim."

Bayan Park huzurla gülümsedi.

"Bana yine okulda dayak yerken bir süper kahramanın gelip onu kurtardığını söyledi. Başta hayal gücü falan sanmıştım ama Jimin öyle olmadığını söyledi. Bu hayal değildi, bir insandı."

Bayan Park yine duraksayıp devam etti.

"Onun kendisinden yaşça büyük ve eskiden o okulda okumuş biri olduğunu söyledi. Bunu anlatırken ne kadar mutlu olduğunu tahmin edemezsiniz. Bu beni çok mutlu etmişti. Jimin kurtulmuştu."

Bayan Park gülümsediğinde bende gülümsedim. O zaman onu her kim kurtardıysa ona minnettardım.

"Daha sonra sürekli resim çizdiğini fark ettim. Onu çiziyordu. Bende onu az çok tanımış oluyordum. Sürekli gizlice Jimin'in resimlerine bakıyordum. Birgün Jimin aşırı mutlu bir şekilde eve geldi. Liseye 3'e başlayacağı gündü o gün. Bana o kişiyle aynı okula gideceğini söyledi."

Kaşlarımı çattım. Ne yani Jimin'in kurtarıcısı bizim okulda mıydı? Neden onları hiç konuşurken görmedim?

"Onun adına sevinmiştim. Jimin mutluysa bende mutluydum. Fakat birgün o kişinin bir öğrenci olmadığını öğrendim."

Kalbime garip şeyler olurken ağzımı açıp hiçbirşey söyleyemiyordum.

"O kişi bir öğretmenmiş."

Gözlerim kocaman açıldığında Bayan Park ellerimi ellerinin arasına aldı tekrar.

"Jimin bunca zamandır hiçbir zaman çevresinden sevgi görmedi Bay Kim. Hep dışlandı fakat o bunu sorun etmedi. Onun sevdiği, yanında olmak istediği sadece bir kişi vardı. Onun yanında olmak istedi hep. Bunun için herşeyi yapmaya hazırdı."

Hiçbirşey diyemedim. Aklıma söyleyecek hiçbir söz gelmedi.

"Jimin lise 3'e giderken mutluydu. Eskiden olduğu gibiydi. Bunun için minnettardım. Fakat şu son günler..."

Bayan Park gözlerini bir süre yere dikip yaşananları düşündü. Daha sonra gözlerini bana çevirdi.

"Bir şekilde Jimin'in size olan hislerini öğrenmiş olmalısınız. Size kızamam sonuçta onun öğretmenisiniz. Sizden onu sevmenizi de isteyemem ama beni de düşünün lütfen. Ben onun annesiyim ve onun akıttığı her bir göz yaşı kalbime lav misali deyip yakıyor. Jimin benim herşeyim. Yaşam kaynağım. Onun üzülmesini asla istemem. Bu yüzden lütfen onu çok incitmemeye çalışın."

Boğazımda oluşan yumruyu yutkunarak gidermeye çalıştım. Şimdi benim de birşeyler söylemem gerek. Hadi Taehyung.

Ellerimi Bayan Park'ın ellerinden çekip bu sefer ben Bayan Park'ın ellerini tuttum.

"Anlıyorum Bayan Park. Yaşadığınız, Jimin'in yaşadığı şeyler hiç kolay şeyler değil. Bunun için bende üzgünüm. Jimin'in beni sevmesi konusuna gelirsek...onu dert etmeyin olur mu? Belki Jimin'in beni sevdiği kadar çok sevemem ama onu sevdiğimi bilmenizi istiyorum. Elimden geldiğince onun üzülmesine izin vermeyeceğim."

Güven vermek için gülümsediğimde Bayan Park'ın gözünden bir damla yaş akıp yanağından süzüldü. Daha sonra Bayan Park içi rahatlamış gibi gülümsedi.

Jimin'in yaşadıkaları hiç kolay şeyler değildi. Hatta onun bu şeyleri bunca zaman sırtında taşıması beni şaşırtmıştı. Jimin sorunlara karşı göğüs germişti. Bunun için onu tebrik etmek gerekiyor.

Bu zamandan sonra seni koruyacağıma ve her daim yanında olacağıma söz veriyorum Jimin. Kimsenin seni incitmesine izin vermeyeceğim. Buna bende dahilim.

Bu bölüm nedense şu zamana kadar yazdığım bölümler arasında en sevdiğim bölüm. Duyguları gerçekten hissettim diyebilirim. Umarım size de hissettirebilmişimdir.

Continue Reading

You'll Also Like

9K 935 17
(TAMAMLANDI) Bizim için hiç umut yok. (all the king's men | yoonkook)
143K 15.1K 52
Jungkook, erzağının bitmesiyle kendine yiyecek birşeyler ararken, Taehyung'un liderlik yaptığı bir küçük bir şehirle karşılaşır. Jungkook, açlığını d...
93K 3.8K 31
Yabani evrenindeki çiftimiz Asi ve Alaz'ın hayatları farklı bir şekilde kesişeydi, mesela Asi, Soysalan Üniversitesi'ne bomba gibi düşseydi, nasıl ol...
100K 8.1K 20
Henüz acemi ve çaylak olan piskoloji uzmanı Jeon jungkook , ilk iş gününde herkese zorluk çıkartan ve doktorları bezdiren hastaya , park jimin'in dok...