Çocuklarımın Babası | Texting...

By haslanan_papates

906K 50.1K 4.2K

-Tamamlandı- Pelin: O en az beş çocuğun ikisi inşallah ikiz olur. Gece seni uyandırıp onlara baktıracağım. Pe... More

|01|
|02|
|03|
|04|
|05|
|06|
|07|
|08|
|09|
|10|
|11|
|12|
|13|
|14|
|15|
|16|
|17|
|18|
|19|
|20|
|21|
|22|
|23|
|24|
|25|
|26|
|27|
|28|
|29|
|30|
|31|
|32|
|33|
|34|
|35|
|36|
|38|
|39|
|40|
|41|
|42|
|43|
|44|
|45|
|46|
|47|
|48|
|49|
|50|
|51|
|52|
|53|
|54|
|55|
|56|
|57| Final
|00| ÖB -1-
|00| ÖB -2-
|00| ÖB -3-
|00| ÖB -4-
Duyuru!

|37|

13.4K 886 72
By haslanan_papates


Çalan kapıyla bir kez daha yerinden sıçrayarak kalkan Pelin, koşar adım kapıya ilerlerken son iki sefer olduğu gibi annesi de peşinden aceleyle koridora çıktı. Babası istifini bozmadan oturmaya devam ederken alnındaki terleri silmeye başlamıştı bile. Kız almak değilde vermek koyuyormuş, onu öğrenmişti.

Pelin kapının deliğinden baktığında rahatlamayla gerilme arasında kalmıştı. Mutfaktan çıkıp yanına gelen ablası ve Ilgın'a baktı. Derin bir nefes alarak "Gazamız mübarek olsun ailemin kadınları. Top artık sizde!" dediğinde annesi mesajı alarak tekrar salona geçti. Büyük ihtimalle babasına son ültimatomlarını veriyordu.

Kapıyı açarak bir adım geri çekildiğinde Polat'ın rahat yüz ifadesiyle karşılaştı. Gerginliği onu gördüğü an buhar olurken tebessüm etti. Elindeki buketlere kısa bir göz atan Pelin, renk renk çiçeklere dudaklarını birbirine bastırdı. "Hoş geldin."

Polat bunu beklermişcesine içeri girdiğinde kapıyı kapattı. Salondan çıkan Pelin'in annesini gören Polat birçok defa tekrar ettiği şeylerle kendini sakinleştirdi.

"Hoş geldin evladım." diyerek tebessüm eden Nesrin Hanım, sanki esas oğluymuş gibi içtenlikle gülümsediğinde rahatladığını hisseden Polat elindeki çiçekleri etrafındaki kadınlara göz gezdirerek dağıttı. "Öğrendiğime göre bu evin kadınları hayli fazlaymış."

İnce esprisine tebessüm ederek ilk karşılık veren Pelin'in ablası olmuştu. "Çok naziksin Polatcığım."

Ilgın'da dahil olmak üzere herkes buketini aldığında sitemli sitemli konuşan kadın, "Görüyor musun anne?" diyerek ilk günden beri kaynanası olarak görmediği kadına çiçeği gösterdi. "Senin oğlun bir gün almadı bana böyle bir çiçek."

Pelin gülerek Polat'a döndüğünde adamın ona göz kırptığını fark etti. Bir kaleyi fethetmenin en etkili yolu içeri sızmaktı. Polat evin kadınlarını ele geçirdiği için biraz daha rahatlamıştı.

"Kapıda kaldık, geçin çocuğum içeri." diyerek Pelin'in ablasına verdiği çiçeğiyle üç kız annesiyle önden giden Polat'ın arkasından derin bir nefes aldı.

Ilgın, "Fazla yalnız bırakmayalım bunları." dedikten sonra çiçeği öylesine savuşturup salona doğru adımladı. Onun peşisıra içeri giren Pelin ve ablası da boş bir yere oturduklarında salonun sessizliğine ayak uydurmuşlardı.

Sancak Bey, dikkatli bakışlarla karşısında oturan genç adamı incelerken yanında oturan eşinin uyarıcı cimciğini umursamadı. Kızını emanet edeceği adamı elbet inceleyecekti. Onun için kızları elmastı, paha biçilemez ve değerli. Bu sebeple daha fazla sessiz kalmadan "Pelin'le ne zamandır görüşüyorsunuz?" diyerek olaya direkt daldı. Zira boş muhabbetler şu an onu fazla germekten öteye geçmezdi ki kendi gerilmektense Polat'ın gerilmesini tercih ederdi.

Polat, sakince "İki ayı geçti." dedi.

Sancak Bey, gözlerini kısarak "Tanışmak için erken değil mi?" dediğinde Polat bu soruyu bekliyormuş gibi rahatça başını salladı. "Dışarıdan öyle görünebilir ama insan doğru kişiyi bulunca beklemek anlamsızlaşıyor."

Pelin, tebessümle Polat'ı dinlerken babasının yeni bir sorusuyla nefesi kesildi. "Kızım, senin için doğru insan belki ama sen kızım için uygun insan mısın?"

Salon buz gibi olurken ikizler bile Polat'a anlık acımışlardı. Babası sorularını özenle sıralamış ve etkili bir şekilde sormaya devam ediyordu. Az sonra gereksiz sorular sorarak karşılarında oturan adamın sabrını ölçeceklerdi. Çift kişi olmak bu yönden iyi oluyordu. İnsanın üstüne gittikleri zaman karşılarındaki kişi pes ediyordu.

Polat, mahcubiyetle Pelin'e baktı. Kendine geçmişi için kızıyor olması yanlış bir zamanlamaya denk gelirken derin bir nefes bıraktı ve Pelin'deki gözlerini ondan cevap bekleyen adama çevirdi. "Değilim." dediğinde salondaki herkesin şaşırdığını farkındaydı.

"Değilsen neden buradasın?" dedi Sancak aldığı cevabın şaşkınlığını atlatarak.

Polat içten bir şekilde "Çünkü seviyorum." dedi. İçindende *beni kendine aşık etmeyi başardı*diye de ekledi.

Sancak Bey arkasına yaslandığı esnada sahnenin artık kendilerine geçtiğini bilen ikizler sırasıyla konuşmaya başladı.

Birbirinden ayrılmaları oldukça güçtü. Bu sebeple biri aceleyle sordu. "Kahve mi çay mı?"

Polat'ın bakışları ikizlere döndüğünde yüzünde ufak bir gülüş peydah oldu. "Kahve."

Diğeri aldığı cevaptan sonra anında yeni bir soru sordu. "Güneş mi ay mı?"

"Güneş." diye cevap verdi adam. Aslına bakarsak soruları umursamıyordu bile.

"Jennifer Lopez mi yoksa Selena Gomez mi?" diyen bir diğer ikizle gülmemek için kendiyle savaş verdi genç adam. Bu ne eski bir numaraydı böyle?

"Pelin." dediğinde aradığını bulamamanın umutsuzluğuna düşen ikizler yine de pes etmedi. Pelin'se Polat'ın onlara dayanması için Allah'a dua ediyordu.

İkizlerden biri aniden sormaya devam etti. "Fakirlik mi zenginlik mi?"

Polat derin bir nefes alarak birbirinden anlamsız sorulardan bir yenisine daha cevap verdi. "Zenginlik."

"Aha!" diyerek sırıtan ikizlerin biri "Demek paragözsün ha?" dediğinde bu çocuklarım dilinden konuşmak gerektiğini anlayan Polat "Tüm zenginliğim Pelin." dedi birkez daha.

Ilgın sırıtarak Pelin'i ayağıyla dürtünce yüzündeki gülümseme büyüdü genç kadının.

"Pekala, Fenerbahçe mi Galatasaray mı?"

Polat yüzünü buruşturdu. "İkiside değil. Trabzonspor!"

İkizler birbirlerine baktıktan sonra tekrar adama döndüler. İkisininde kaşı eş zamanlı olarak havalanmıştı. Beşiktaş beklemişlerdi ama Trabzon beklemedikleri kesindi.

"Değişik." dedi biri.

"İlginç." diyerek ekledi diğeri.

"Toprak mı deniz mi?" dedi ilk yorumu yapan ikiz.

"Toprak." diye cevap verdi durumdan gittikçe sıkılan Polat. Bunu fark eden ikizler fırsat kolladıkları gibi anında ara vermeden devam ettiler sorularına. "Neden?"

"Çünkü denizin altındada toprak var! Toprak olmadan her şey bir hiç!" dedi sıkılganlıkla.

"Rakı mı bira mı?" diyen ikizlerden biriyle tüm salon onlara dönmüştü.

Polat durumu kurtarmak için tebessüm etti ve "Rakı." dedi.

Beklenmedik bir anda araya Giray girdi. "İçki içiyor musun?"

"Bazen." dedi dürüstçe adam. Keşke içmeseydim dedi kendi kendine ama keşkeler pekte işe yaramıyordu.

"Gelelim en özel sorulara.." dedi ikizlerden biri Giray'ı umursamadan. "Bakalım ablamı ne kadar tanıyorsun! Başla ikizim!"

Diğer çocuk kardeşinin işaretiyle sinsice gülümsedi ve ezberlediği ikinci etap sorularını sıralamaya başladı.

"Kolaydan başlayalım, ablamın en sevdiği renk ne?"

"Mor." dedi beklemeden adam.

"Son izlediği dizi?"

"The 100." derken içten içe boş muhabbetlerin ile yaradığını sevinmişti.

"En sevdiği şarkı?"

"Hanımeli." dedi biraz şüpheye düşerek. Bu konuyu konuşmamışlardı ama genç kadının telefon zil sesinin bu şarkı olduğunu hatırlıyordu.

İkizler sıkıntıyla birbirine baktıktan sonra zevksizce devam ettiler. "En sevdiği yemek?"

"Mantı?" dedi birkez daha emin olmayarak. O an aklına Pelin'in yaptığı mantı gelmişti.

"En sevmediği yemek?"

"Patlıcan."

"Peki ablamın en sev-" dediği esnada onun sözünü kesen Ilgın olmuştu. "Ne sordunuz Ahiret sorusu gibi?"

"Sen karışma Ilgın abla, Pelin'i emanet edeceğiz bu adama biz!" dedi erkeklik taslayan ikizlerden biri. Onun bu havasını ablaları söndürdü. İkisinin de kafasına hafifçe vururken "Size mi düştü Pelin'i düşünmek?" dedi. Ardından sitemle ekledi. "Ayrıca o sizin ablanız."

"Aramızda sadece iki sene var!" dedi ikizler aynı anda.

"İki sene iki senedir." dedi Sancak Bey araya girene kadar. "Abla diyeceksiniz."

Salon bir anda tekrar sessizliğe gömüldü. Bunu fırsat bilen Nesrin Hanım ayağa kalktı. "Sancak'ın ecel soruları, ikizlerin gereksiz soruları, Giray'ın tartma işlemi bittiğine göre?" duraksadı ve salona göz gezdirdi. Kimseden ses çıkmayınca memnuniyetle gülümsedi. "Polat sınavı geçti, hadi herkes yemeğe."

O an Pelin rahat bir nefes verdi. Polat'sa memnunca gülümsedi.

Continue Reading

You'll Also Like

61.4K 3.4K 21
Açılan kapının ardından görülen iki bedende gezdirdim gözlerimi. Bir müzekkerin elini tutan ufak biz kız çocuğu vardı. Sorgular şekilde olan bakışlar...
1.3M 60.4K 53
Numara sallayıp, komutana denk getirmek mi? 07.12.2022 #beyza etiketinde 1.sıra 29.06.2023 #avukat etiketinde 1.sıra 18.01.2023 #hakim etiketinde 1...
668K 28.5K 38
Ne demiş atalarımız "En büyük aşklar nefretle başlar." Nefretten doğan aşkı okumaya hazır mısınız? @bora_atalarr: beni dikizlemeyi kes @selinnozgur:...
118K 6.6K 26
Hayatımdaki şanslarını hepsini kullanmış olabilirim.Çünkü bunun bir tek böylece açıklması olabilir!. Sıkıntıdan telefonumdan rastgele numara sallarke...