Pelin: Polat?
Polat: Efendim?
Pelin: Anneme söyledim. Kadın dondu kaldı ilk önce bir, sonra da senin hakkında bir sürü soru sordu.
Polat: İlk izlenimim nasıl?
Pelin: Annem aşçı olduğunu öğrenince ayrıca mutlu oldu, onun haricinde şu anlık olumlu.
Pelin: Bu arada sen askerliğini yaptın mı? Yaptıysan bedelli mi?
Polat: Ne bedellisi kızım? Askerliğimi Trabzon'da yaptım ben.
Pelin: Bak bu süper! Babamın hanesinde değerin yükselir.
Polat: Adam asker olunca buna takılıyor demek ki. Askerlik anısı falan da anlatır mı?
Pelin: Anlatmaz, mesleği olduğu için saygı duymayanları keser biçer!
Polat: Başka?
Pelin: Annem bir de şey dedi.
Pelin: İçki, sigara, karı-kız (Ki Allah vere bundan sende hayli çok), kumar yok!
Polat: Düşündüm de bir...
Polat: Seninle konuşmaya başladığımdan bu yana ne içki içtim ne sigara. Ayrıca Pelin, hayatımdaki tek kadın sensin.
Pelin: Afferin! Benden de hanene +1, zaten sıkıyorsa benden başka birine selam ver.
Polat: Abartma.
Pelin: Abarttığımı kim söyledi?
Pelin: Birinci derece akraba hariç başka kadınlarla sohbet etmek sana yasak gelecekteki çocuklarımın babası.
Polat: Bak sen? Başka?
Pelin: Aklıma gelirse söylerim.
Pelin: Bu arada annen ve babanla gelmeden önce bende sizinkilerle tanışacakmışım. Annem tek taraflı olmaz öyle dedi.
Polat: O iş kolay.
Pelin: İstemeye gelirken çikolataya dikkat et, sakın fıstıklı alma. İkizlerin alerjisi var.
Polat: Ailen hakkında taktik alayım.
Pelin: Resmen ajan oldum içeriden bilgi sızdırıyorum.
Pelin: Allah'ım sen affet!
Polat: Bunlar hep yedi çocuk için.
Pelin: Beş* çocuk için hayatım!
Pelin: Neyse.
Pelin: Annemi çoktan aşçı olmanla fethettin zaten. İki güzel söze tav olur o.
Pelin: İkizler bu hayatta görüp görebileceğin en lanet insanlardır. Seni her boşluğundan vurmaya çalışacaklarından neredeyse eminim. Kulak asıpta sinirleneyim deme sakın! Amaçları sabrını ölçmek zaten.
Polat: Senden idmanlıyım o sabra zaten!
Pelin: O çıkartmalar hep bugünler içindi hayatım.
Pelin: Ablam naif bir insandır. Benim yanımda olacağına inanıyorum, dolaylı yoldan da senin yanında. İkizler abartırsa o müdahale eder büyük ihtimalle.
Pelin: Gelelim kritik noktalara.
Polat: Abin ve baban.
Pelin: Ağabeyim üç senedir nişanlı, nişanlısı Ilgın abla bunu beklettiği için deliriyor. Büyük ihtimalle iki hafta içinde nişanlanacağımız için delirip engel olmaya çalışır. Sakın sesini yükseltme, efendi bir insan gibi davran. Gerçek yüzünü evlendikten sonra gösterirsin.
Polat: Ne?
Polat: Kızım manyak mısın? Ben kro bir insan mıyım?
Pelin: Hanımcı olsan bilirdim.
Polat: Her şey kararında güzel.
Pelin: Abim hakkında son uyarı, sakın nişanda düğün mevzusunu açma! Sende o potansiyeli görüyorum. Tutmasam bir aya düğün yaparsın.
Polat: Amacım o zaten.
Pelin: En azından ağabeyim seni kabullenene kadar mevzu kapalı kalıyor, anlaştık mı?
Polat: Tamam ama birkaç hafta sonra açarım mevzuyu.
Pelin:
Pelin: Asıl mevzu babamda biter.
Pelin: 21 senedir kızıyım, ben çözemedim. Annem 32 senedir karısı, o da anlamamış.
Pelin: Yemekte ağız şapırdatma gibi aktivitelerden nefret eder, önünde kendinden emin ama egosuz durman lazım. Özgüven ve yüzsüzlük arasındaki o çizgiyi koru. Büyük ihtimalle yangından mal kaçırır gibi beni isteneni sorgulayacaktır, beylik tabancasını çıkartacak tüm cevaplardan uzak dur.
Polat: Kızım abartma ya!
Polat: Seni bana muhakkak verecekler.
Polat: Bir kere gözlerine baksalar, beni ne kadar sevdiğini görürler.
Polat: Bir kere benim gözlerime baksalar içimde senden başka yer olmadığını anlarlar.
Polat: Baban bana seni vermeyecekte kime verecek?
Polat: Kardeşlerin şerefsiz duruyor, onlardan şüpheliyim ama babandan eminim.
Polat: Babalar kızlarının mutluluğu için elinden geleni yapar.
Pelin: Ya sen ne diyorsun?
Pelin:
Pelin:
Polat: Etti üç!
Pelin: Evlendikten sonra aslanım!
Polat: Bekle beni, ben geliyorum.