Toprağın ağzından :
Pelin içeri girdi ve "Toprak Bey iş görüşmesi için geldiler" dedi. Almasını söyledim. Maalesef son asistanım hain çıktı, bende kafasına sıktım. Ve acilen asistan lazım. İçeri çok güzel bir kız giydi. Elbisesi kırmızıyı, genelde burda renkli giyinmezler. Ama ona yakışmıştı. Gözlerine baktığımda sanki büyü yaptı. Gözleri kara delik gibiydi. Sonra konuşmaya başladı;
- Öykü Yıldız, iş görüşmesi için geldim.
Tuhaf, gülümsetebilen bir tane varmış. Ama burası iş yeri ona biraz ciddi bir cevap verdim.
XXXXXXXXXXX
Bu en böyle ya? Bu kız benle dalga geçiyor herhalde. Özgeçmiş nasıl olmaz? Ban bakıp anlatabilirim dediğinde içimden gülmek geldi. Merak ettim, "anlat" dedim. Kız 20'ye yakın diyince duygularımı saklayamadım. Bu kız buraya uygun değil. Saf bu kız. Bir aptallık yapar. Hiç risk almayim. Azarliyip yollim dedim. Ve azarladım. Genelde ben birini azarlıyınca ya ağlar ya da utancından kıpkırmızı olurdu. Ama bu kız bana bağırmaya başladı. Şok oldum. O kimde bana bağırır. Sinirlendim bende ona bağırdım. Tam çık git odamdan diyecekken, kız bağırmayı sürdürdü ve bana öküz dedi. Yalan yok çok etkilendim. Resmen dondum kaldım. Sonra kız bana bağırıp odadan çıktı. Kız çıkmıştı ama ben halen donuk haldeyim. Sonra kapı çaldı. Geri geldi sandım, ayaklarıma kapanacak, özür dileyecek. Gir dedim içeri Pelin girdi.
- Efendim çok özür dilerim. Böyle birşey yapacağını hiç tahmin etmiyordum.
- Bana Yağız'ı çağır.
Yağız içeri girdi. "buyur kardeşim" dedi. Ona nin kere dedim bana kardeşim deme. Ama umutsuz vaka.
- Az önce iş görüşmesine biri geldi.
Yağız sırıttı ve gülmeye başladı.
- Seni azarlayan ve kapıyı çarpanı mı diyon?
- Evet!
- Demek seni azarlayan kadınlarda var.
- Kes gülmeyi!
- Peki patron, sinir yok.
- o kızı bana bul. 10 dk içinde önümde kıza dair herşeyi istiyorum.
- Peki Yengeyi araştırırım.
- Çık lan!