"Bu hiç iyi olmadı Seokjin... Nasıl bu kadar dikkatsiz olabilirsin? Menajerin olarak sürekli yanında olmama rağmen nasıl bariz bir hatayı bile bile yaparsın anlamıyorum!"
"Üzgünüm hyung gerçekten çok dikkat ettim o gece ama..."
"KORE'NİN YÜKSELEN YILDIZI ŞARKICI KIM SEOKJIN, GECE KLÜBÜNDE BİRKAÇ ERKEKLE YAKINLAŞTI! İŞTE O ANLAR..."
+se**** : ne?? erkek mi? ah nasıl?? böyle bir şey beklemezdim onu desteklemeyi düşünmüyorum artık!"
+ju**** : bütün konserlerine aldığım biletleri yakmaya gidiyorum şimdi!"
+ji**** : ben kötü bir şey göremiyorum bu yüzden her zaman yanındayım!"
+su**** : bakalım bu haberlerden sonra insan içine nasıl çıkacaksın?"
M: Haberlere yapılan yorumların neredeyse hepsi aynı. İnsanlar konser biletlerini çöpe atacağını söylüyorlar. Nasıl baş edeceğiz bununla bilmiyorum
JIN: Hyung yine de beni dinlemeye gelen insanlar olacaktır. Sahnede kalmak istiyorum ben kötü bi şey yapmadım
M: Sence şu durumda senin sahnede olman ne kadar doğru? Herkes seni yuhlamaya gelecektir emin ol. Sahne hayatının en kötü gününü yaşamak istemiyorsan şimdilik unut konseri
JIN: Ben sahnede olmadan yapamam hyung!
M: Şu anlık en doğrusu bu Seokjin. Lütfen kendini hazırla bu duruma yavaş yavaş. Kısa bir zaman dinlenme şansın olur hem. Geri dönüşündeki tepkilere göre hareket edeceğiz
JIN: Peki hyung
———————————————————————
Ufacık bir hata insanın hayatını muhteşem hale de getirebilir aksi duruma da düşürebilir. Ne zaman ne olacağını, başımıza neler geleceğini veya nasıl yaşayacağımız bilemeyiz. Bazen çok hayal kurarız çok hedef koyarız kendimize ama bir bakmışız hayat bizi bambaşka yerlere sürüklemiştir...
TH: Merhaba Jungkook değil mi?
JK: E-evet
TH: Aa şey... Grup ödevini yapacağın biri yoksa beraber yapalım mı diye soracaktım
JK: Hayır yok
TH: Güzel o zaman. Bu arada ben Taehyung. Kim Taehyung
JK: Memnun oldum Taehyung
TH: Ben de. En yakın zamanda konuşup ödevi yapmaya başlasak iyi olur. Sana da uygunsa yarın dersten sonra konuşalım
JK: Tamam olur
TH: O zaman.. Görüşürüz yarın
JK: Görüşürüz
--
Yeo: Kiminle konuşuyodun Taehyung?
TH: Jungkook ile ödev için konuştum malum sınıftaki en yakın arkadaşım beni satıp sevgilisiyle ödev yaptığı için mecburen tek kalan kişi o olduğu için ona sordum
Doyoung: Ne var be oğlum kız arkadaşımla yapmasaydım beni öldürürdü erken yaşta arkadaşının ölmesini istemezsin herhalde?
Yeo: Yaaaa aşk olsun
Doyoung: Şaka hayatım şaka
TH: Öğk gerçekten midem bulanıyo sizi görünce ya hem keşke ölseydin gerçekten Jungkook'a muhtaç olmazdım
Doyoung: Alt tarafı ödev yapacaksınız takılma bu kadar
TH: Jungkook'la bir konuşsaydın neden takıldığımı anlardın
Doyoung: Niye? Ne var ki?
TH: Tamam kelimesinden başka bir şey bilmiyor galiba. Aynı ses tonuyla sadece tamam tamam dedi ne dersem
Doyoung: Okulun başından beri öyle değil mi zaten. En uzun konuştuğu kişi sen olmuşsundur kesin ahha
TH: Neden arkadaşı olmadığı belli tam asosyal psikopatlara benziyor
Doyoung: Psikopat değil de aslında aşırı eğlenceli ama dışa dönük olmayı sevmeyen bi tipe benziyor bence. Neyse boşver onu bunu şimdi açım hadi bir şeyler yemeye gidelim
Taehyung Ismarlarsan gelirim
Doyoung: Tamam beleşçi herif tamam
Taehyung ve sınıftaki en yakın arkadaşı Doyoung önden giderken, arkada kalan Jungkook da içinden hayıflanarak okul binasından çıkıyordu. Sınıftan birkaç kız Jungkook'a yaklaştı. İçlerinden biri konuştu sadece.
Mina: Ş-şey Jungkook? Iı ödev için.. Yani ödevi yapacak biri buldun mu? Eğer bulamadıysan benimle yapa...
JK: Teşekkürler ama buldum
Mina: Ahh öyle mi.. Peki eğer yine de değiştirmek istersen falan aklında bulunabilirim
JK: Gerek yok ama sağol
Mina: Ne-e.. himm tamam o zaman. En azından bizimle birer kahve içmeye ne dersin? Cafeye gidiyorduk biz de tam
JK: Kahve sevmiyorum teşekkürler
Mina: Peki..
Jungkook hızlı adımlara çıktı binadan ve metro durağına doğru yola koyuldu. Ödev için sinirleri öyle bozuktu ki burnundan soluya soluya eve gitti. Vardığında doğrudan odasına gidip yatağa attı kendini. O sırada telefonuna gelen mesaj bildirimi sesiyle irkildi.
From: 274727362
Jungkook ben Taehyung. Bu numaram kaydedersen sevinirim ve yarına kadar Yunan Mitolojisinden Dionysos tanrısını araştırıp gelirsen iyi olur konumuz bu çünkü. Görüşürüz.
From: 543678927
Tamam.
Jungkook telefonu bir kenara fırlatıp yemek yemek için mutfağa indi. Yemekte ailesiyle biraz sohbet ettikten sonra odasına çıkıp bilgisayarın başına geçti. Ödevin konusunu araştırmaya başladı. Birkaç saat sonra yorulduğunu fark edip yine attı yatağa kendini ve uyuyakaldı.
[Ertesi Gün]
Hoca: Umarım gruplarınızı ve konularınızı belirlemişsinizdir arkadaşlar. Yarın itibariyle başlıyor ödev süreniz. Unutmayın.
Herkes sınıftan çıkarken Jungkook usulca etrafa bakarak Taehyung'a baktı. Tam göz göze geldiklerinde Taehyung kapıyı işaret etti. Jungkook da kafasıyla onaylayarak dışarı çıktı.
TH: Kafeterya sana uygun mu?
JK: Olur fark etmez
TH: Gidelim o zaman
Birlikte kafeteryanın en ücra masasına gidip ödev hakkında çalışmaya başladılar. Birkaç saat çalışmanın sonunda Jungkook "tamam"dan başka bir şey söylemeye karar verdi
JK: İstersen bugünlük bu kadar yetsin. Daha önümüzde 14 gün var o kadar da acele etmemize gerek yok bayağı ilerledik zaten
TH: Öyle ama ben bir an önce bitirme taraftarıyım sana uyarsa
JK: Fark etmez madem tamam
TH: Ama bugünlük yetsin bence de zaten kursum var oraya gitmeliyim
JK: Tamam
Taehyung eşyalarını hızlıca toplayıp ayrıldı kafeteryadan. Jungkook da toplanıp eve gitti.
Aradan 2 gün geçtikten sonra tekrar haberleşirtiler çalışmak için. Yine aynı kafeteryanın masasında buluştular. Çalışmaya başladıklarında Jungkook yaptığı araştırma notlarını aramaya başladı ama bulamıyordu. Çantasına dosyalarına hışımla karıştırdığını Taehyung fark eder.
TH: Bir şey mi unuttun Jungkook?
JK: Ahh galiba notlarım evde kaldı
TH: Ne?
JK: Üzgünüm gerçekten dün gece çalışırken masanın üzerinde kaldı galiba
TH: Hadi yaa..
JK: Alıp gelmesi uzun sürer. Eğer uygunsa bana geçelim?
TH: Bugün işim yok neyse ki gidelim o zaman
Beraber metro durağına giderler. Metroya bindiklerinde tek boş koltuk vardır. İkisi birbirine bakarak otur bakışı atar. Jungkook hayır anlamında kafasını salladığından Taehyung oturur.
İnecekleri durağa geldiklerinde Taehyung ayağa kalkıp kapıya yöneldi. O sırada da Jungkook tam önündeydi. Taehyung ağır adımlarla ilerlerken arkadan kalabalık onu itmişti bu yüzden Jungkook'a arkadan daha da yakınlaştı. Jungkook arkasındaki baskıdan rahatsız olmuş bir ifadeyle arkasına döndüğünde Taehyung ile burun buruna geldi.
TH: Öyle bakma arkadan itiyolar anasını satim
JK: Camla bütünleştim olum
TH: Ben de arada tost oldum şu an
JK: Hahhahs duruyo sonunda metro
Kapı açılır açılmaz inip evin yolunu tuttular.
JK: Evde kimse yok rahatına bak
TH: Oo süper e nerede çalışacağız
JK: Benim odamdaki masa büyük her malzeme de orada istersen oraya geçelim
TH: Bana fark etmez yani
JK: Tamam geçelim o zaman
İkisi de hiç konuşmadan odaya geçip ödeve yoğunlaşmaya çalışmışlardı. İkisi de öyle ciddi tiplerdi ki sessizlikten in cin top oynayan ortamı bozmak Jugkook'a düştü.
JK: Kahve içmem lazım yoksa uyuklayacağım ister misin sen de
TH: Çok iyi olur
Jungkook kahve yapıp masaya döndüğünde Taehyung'u yorgunluktan gözlerini zor açar halde bulmuştu.
JK: Kahve iç kendine gelirsin
TH: Hah sağol
JK: Araştırma bitti zaten şu son çizimi de yaparsak bitti zaten biraz daha dayan
TH: Dün biraz fazla kaçırdım ya hala mal gibiyim
JK: Haa akşamdan kalma ilacı da yok evde ya söyleseydin gelirken alırdık
TH: Yok lan bi şey olmaz alışkınım
JK: Hhaha tamam o zaman
Son çizimi de tamamladıktan sonra Taehyung derin bir nefes alıp kendini yere attı. Jungkook da yatağına uzandı. Üstlerinden kalkan yükü koca bir oh çekerek attılar.
TH: Ben artık gideyim Jungkook
JK: Tamamdır ödev bende kalsın madem teslim ederiz yarın
TH: Olur olur e görüşürüz kaçtım ben
JK: Görüşürüz.
Bu sefer boş vaktimi tamamen yazmaya ayırıp bölüm aralarını sık tutmaya çalıştım umarım hatalı bir yer olmamıştır. ♡︎♡︎ Oylamayı unutmazsanız adminişko mutlu olur şimdiden teşekkürler ♡︎