Gönüllüler adası,akşam.
Akşam konsey vardı, umarım bizden biri elenmezdi. Gizem'in yanına oturup ona sarılmıştım. Sonra Evrim geldi
"Barış iki dakika gelebilir misin?"
Barış kafasını çevirip bana baktı. Kafamı salladım ve gidişini izledim.
Barış
"Ee ben sana şey diyecektim. Sen genelde hep SMS birincisi oluyorsun ya, bence bu akşam da olacaksın. Yani diyeceğim o ki bence bu hafta Nisa'yı potaya koymalısın. Çünkü Ardahan'ın performansı yükseliyor, ama Nisa istemediği oyunlara çıkmıyor. Bence Nisa'nın elenmesi daha mantıklı."
"Ne zamandan beri söyleyeceğim isime sen karar veriyorsun Evrim?"
"Ya bak yanlış anladın. Ooff bu takımda kimseye laf anlatılmıyor. Sen yine de bi söylediklerimi düşün." diyerek uzaklaştı Evrim.
Akşam,konsey.
"Evet şimdi sıra geldi halkımız tarafından en çok oy alan iki ismi açıklamaya. İlk isim sensin Barış." dediğinde Barış dönüp bana bakmıştı. Gergin gözüküyordu. Ona bakarak gülümsediğimde oda gülümsedi.
Sonra sıra Cemo ve Barış'ın söyleyeceği isimlere gelmişti. Cemo Yasin demişti. Barış Ardahan deyince Evrim salağı kahkaha atmaya başlamıştı.
"Evet Evrim takımınızdan biri elenecek ama sen gülüyorsun, özel değilse sebebini öğrenebilir miyim?" konuş Macunnn.
"Ahahaha Acun bey daha bu sabah Barış'a dedim ki sakın Ardahan'ı söyleme. Performansı iyice yükseldi sen bu hafta bizi yarı yolda bırakan Nisa'yı söyle dedim. Şuan Ardahan demesi komik oldu hahahahha." duyduklarım beynime bıçak gibi saplanmıştı.
Bakışlarım Barış'ı bulurken bakış açım bulanıklaşınca gözlerimin dolduğunu anladım ve kafamı başka tarafa çevirdim.
"Bu hafta adaya veda eden isim Gizem."
demesiyle içimde biriken şeylerle ağlamaya başladım. Hem en yakın arkadaşlarımdan biri elenmişti, hem sevdiğim çocuk adadakilerle beni söylemekle alakalı kulis yapmıştı.
Hıçkıra hıçkıra ağlıyordum. Karşı takımda Gizem'e ağlıyorum sanıyordu.
Gece,gönüllüler adası.
"Barış demek Nisa'yı söyleyecektin." dedi Yasin.
"Ya of yemin ederim yanlış anlaşıldı ya. Ben bir anlık sinirle konseyde öyle söyledim. Ben Barış'a sakın Ardahan'ı söyleme,söylemek zorunda kalırsan Nisa'yı söyle demiştim. Olay bu."
"He sen inanıyorsun yani Nisa olmayınca karşı takımın kızlarıyla başa çıkabileceğine Evrim." dedi Cemal.
Ben olayları umursamıyordum. Sadece Barış'ı izliyordum.
"Of babuş kapatın gonuyu, geçti bitti." dedç Ardahan.
"Keşke beni söyleseydin Barış." dedim zor çıkan sesimle.
Gece birinin beni dürtmesiyle uyandım. Barış.
"Sahilde seni bekliyorum." dedi.
Hızla kalktım ve sahile doğru yürüdüm.
"Nisa yanlış anladın. "
"Neyi? Neyi ya neyi? Bende aptal gibi bana aşık olduğunu sanıyorum. Ben aptalım ama. Bak hiç çekinme söyle yüzüme. Aptalsın sen de." derken çoktan gözümden yaşlar süzülüyordu.
"Yemin ederim ben kulis yapmadım. Sana mı soracağım dedim hatta. Seni asla söylemem. Sen elenirsen bende elenirim. Yapma lütfen, o kızın oyununa gelme." dedi Barış.
Ve kafamı alıp göğsüne yasladı.
"Özür dilerim, direk gelip sana söylemem gerekiyordu. Ama o kadar takmamıştım ve senin yanına gelmek için dakika sayıyordum. Özür dilerim sevgilim." diyerek saçıma öpücükler konduruyordu.
"Hadi kalk MasterChef oyunu var daha. Güzelce uyuyalım yarın yemek yapacağız."
Ertesi sabah, MasterChef oyunu.
Şuan yemek yapıyorduk. Cemo keşkül yapıyordu,Barış çorba ve bende Evrim'le birlikte mantı.
"Hadi Evrim koy şu kıymayı yaa."
"Yapıyorum ya Nisa, iki ayağımı bir pabuça soktun. "
"Evrim sen gel buraya çorba yap. Ben Nisa'ya yardım edeceğim." dedi Barış.
Barış yanıma gelince gülümsedim ve hamuru kesmeye devam ettim.
"Dur dur yamuk kestin." dedi Barış ve dahada yakınıma gelip bıçak tutan elimin üzerine kendi elini koydu ve hamuru kesmeye devam etti.
"Bu kızlar evde kalmaazz, hadi aslanlarım beniim."
"Bir tanesi zaten asla evde kalmaz." diye fısıldadı Barış kulağıma.
Kafamı ona döndürerek kahkaha attım.
"Aşşkkııımm, bizim mantı daha güzel olacak. Şu parmaklarla yapılan mantı kötü olabilir mi?" dedi Yasin beni göstererek Aşkım'a hava atıyordu. Dksşsiğdlgogpblb
"Hadi hadi Nisa gel çabuk salatayı yap ben mantıları haşlayayım Barış sende çorbanın başına geç." dedi Evrim.
Koşarak ocağın yanına geçtim ve domatesleri doğramaya başladım. Hemen yanımda Barış çorba yapıyordu.
Sonra Barış tadım kaşığına uzanmak için biraz kolunu uzattığı an bende nar ekşisini almak için ters yöne uzanmıştım ve burunlarımız çarpışmıştı.
"Ahh, acıdı burnuum." diyerek elimle burnumu tuttum.
"Bakiyim dur. Özür dilerim bebeğim yaa. Dur buz alıp gelicem." diyip koşarak buz almaya gitti Barış.
Elinde buzla geri geldiğinde direk buzu burnuma tuttu.
"Of çok soğuuk."
Dediğimde Barış bir elini çeneme koyarak buzu sabitledi.
"Şşş tamam biraz tutalım da şişmesin."
Tadım zamanı
"Evet Nisa başına talihsiz bir kaza geldi burnunu çarptın sanırsam."
"Evet ya şöyle bi şey oldu şimdi ben Barış'ın olduğu taraftan nar ekşisini almaya çalışıyordum ama oda tam o an tadım kaşığını almaya çalışıyormuş. Öyle burunlarımız çarpıştı." diyerek güldüm.
Hangi takımın kazanacağına karar veremedikleri için iki takımda yemekten faydalanacaktı. Hemen Cemo'nun yanına oturdum ve çorbamı yemeye başladım.
"Nisa herkes acı diyor çorbaya sen beğendin mi?"
"Çok güzel olmuş aslında,"diyerek dudaklarımı yaladım ve gülümsedim.
O sırada Barış'ta dudaklarını yaladı ve bunu fark eden Cemal ikimize de'noluyor lan orda' der gibi bakmıştı.
Ertesi gün,voleybol maçı.
Bugün voleybol maçı vardı. Ben ve Evrim oynayacaktık.
"Evet şimdi kim Evrim ve Nisa'yı tutuyor" deyince kimse parmak kaldırmamıştı.
Arkamı dönerek Barış ve Cemal'e bakmıştım.
"Durun ben değiştiriyorum, aç kalacaksam da kızlarla aç kalayım." dedi Cemal.
Barış o an Cemal'e'bu şimdi mi söylenir.' bakışı atıyordu ama ben Cemo'ya kalp göndermekle meşguldüm.
Oyun başlamıştı ve biz set olarak 2-1 öndeydik.
Gelen topu yere değecekken kurtarıp rakip takımın alanına geçirmiştim.
"Aferin kızıımm." dedi Cemal.
"Aferim Nis aşırı iyiydi."dedi Barış.
"Bence kendi takımın için bağırmalısın Barış." dedi Mert.
"Kalbimin olduğu takım için bağırıyorum Mert." diye cevapladı Barış onu.
Bu cevapla kafamı kaldırıp Barış'a bakarak gülümsedim.
Barış'ın kalbini yerim bennnnn💘
İG|nisabarisfc