İMKANSIZ AŞK

By AnkaLinaa

124K 3.6K 146

Ne zaman imkansızı seversen, işte o vakit gerçek seversin.. More

1
2
KARAKTERLER
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30
31
32
33
34
35
36
37
38
39
40
41
42
43
44
46
47
48
49
50
51
52
53
54
55
56
57
58
59
60
61
62
63
64
65
66
67
68
69
70
71
72
73
74
75
76
77
78
79
80
81
82
83
84
85
86
87
88
89
90
91
92
93
>FİNAL<
---ÖZEL BÖLÜM---

45

841 32 0
By AnkaLinaa


LİNA'NIN AĞZINDAN

Bir süre ikisinden birisi elini çeker diye bekledim fakat ikisi de kolumu bırakmak ister gibi durmuyordu. 

Berk: Kız konuşmak istemiyor anlamıyor musun?

Mete: Canına mı susadın lan sen?

Mete'nin gayet sakin hatta gülerek söylediği şeyin sonu hiçte hayra alamet değildi. 

Mete'nin yüzümdeki tebessüm gittikçe siliniyordu ve bende korkmaya başlamıştım. İkisinden de kolumu sertçe kurtardım. İkisi de aynı anda bana baktıklarında..

'Sadece uyumak istiyorum.'

Mete: Lina konuşmamız lazım. Hem bu üstündeki kimin?

'Berk'in.'

(Bu söylediğimin onu ne denli kızdıracağını bilsem de açıklamasını yapmak istemedim. Bir nevi benim canımı yaktığı için onu cezalandırıyordum. Ama yanlış yoldan giderek ceza verdiğim kesindi. Bunu şuanda sinirden kızarmış olan suratından kolaylıkla anladım. Üzerine giydiği beyaz gömleğinin önü biraz fazla açıktı ve çeşit çeşit kolyeleri sarkıyordu. Tarzı gerçekten muhteşem denecek kadar güzeldi. Kolumdan tuttuğu gibi sürüklemeye başladı. Berk hamlede bulunmak istese de ben sorun yok dercesine baktım ve önüme dönüp Mete'den kolumu kurtardım. Kaskı elime verip kendi motora bindi. Bende sinirle kaskı takıp arkasına bindim. Ona sarılmak ya da tutunmak istemiyorum. Belki de bu motora en son o kızla binmişti. Aklıma bunlar geldikçe sinirden gözlerim dolmaya başlıyordu. Arkamda ki yeri tutup önüme döndüm ve sürmesi için bekledim. Ama omuzlarının inip kalkmasından anladığım kadarıyla derin bir nefes alıp verdi. Hemen ardından da bana dönmeden kolumu yakalayıp beline sardı. Bende ellerimi belinden çekip omuzundan yüklenmeden tutmaya başladım. Ama aniden hız yaptığı için kendimi ona sarılırken bulmuştum. Yandan yola bakmak için eğildim. Onda kask olmadığı için güldüğünü çok rahat görebiliyordum. Hiç bir şey demeden sarılmaya devam ettim. 

Tahmin ettiğim gibi gene o depoya gelmiştik. Hızlıca arkasından inip kaskı çıkardım. Üzerimde ki kazağı düzeltip Mete'nin inmesini bekledim. Ama o telefonda birileriyle mesajlaşıyordu. Fark ettirmeden hafifçe kafamı uzatıp okumaya çalıştım. O sırada ekran tamamen bana döndüğünde ilk mesajları okuyup sonra Mete'ye döndüm. Hafif sırıtarak bana bakıyordu. Ama ben sadece göz devirip kapıya ilerledim.

Mete: Bana göz devirme.

'Pardon! Duyamadım!'

Mete: İşine gelmeyince duyma zaten!

Benim gibi oda bağırarak söyleyince ona arkamı dönük olduğum için rahatça güldüm. Dün yaşananlar bir süreliğine aklımdan çıksa da hemen geri gelip tüm tadımı kaçırıyordu. Tamam.. tamamen ben haklıyım demiyorum. Ama hiç bir şey o kızla öpüşmesini gerektirmezdi. Aynı şeyi ben yapsaydım.. olacakları tahmin bile edemiyorum.

Kapıyı açtığında düşüncelerimden kurtulup arkasından içeri girdim. Kapıyı kapatıp gidip karşısına oturdum. Kaskı da sehpanın üzerine bıraktıktan sonra arkama yaslanıp kollarımı birleştirdim. O bana bakmıyordu gözleri üzerimdeki kazakta geziniyordu. Ve sanki her geçen saniye de daha da sinirleniyordu.

Mete: Neden o herifin kazağını giydin? Gece neredeydin? 

'Ondan önce benim sebebini öğrenmem gereken şeyler var.'

Mete: Dün geceki sarışın kızı soracaksın..

'Ahahaha! Aynen.. Nasıl da zekisin!'

Mete: Tanımıyorum.

'Tanımadığını tahmin edebiliyorum. Neden öptün onu?'

Mete: Ben öpmedim.

'Peki.. Neden ittirmedin?'

Mete: İttirmek istedim ama sana baktığımda Berk'in elleri senin ellerindeydi. O sinirle canını yakmak istedim.

'Canımı yakmak istedin..'

Mete: Evet çünkü sen benim canımı dün çok fazla yaktın.

'Haklısın. Dün gece gerçekten hatalıydım. Ama sizi görene kadar..'

Mete: Siz gitmeden önce bende anlamadım bir anda yapıştı bana. Onu ittirdim ve sana döndüm ama Berk ile gitmiştiniz.

'Ve arkamdan gelmek yerine hazır gitmişken keyfime bakayım dedin değil mi?'

Mete: Saçmalama! Barmene gidip nereye gittiğinizi sordum. Çıkışa dediğinde bende o tarafa geliyordum. Ama kızı ittirdiğim için 2 tane bekçisi karşıma çıktı. Onlarla uğraştım. 

'Nasıl yani? Kavga mı ettin?'

Mete: Yani biraz.. Sonra dışarı geldiğimde Berk ile arabadaydınız. Ve çok yakındınız! 

'Ne büyük şanstır ki siz de o kızla oldukça yakındınız..'

Mete: Bir anda arkamdan sarıldı. Sonrasında sana baktığımda gidiyordunuz. Bende kıza bağırıp motoruma atladım. Evine geldim ama kimse açmadı kapıyı. Sonra belki sinirli olduğun için açmıyorsundur sandım. Sonra bir baktım ki üzerinde Berk efendinin kazağı ile arabadan indin..

'Bütün gece kapıdamıydın yani?'

Mete: Tek takıldığın nokta bu mu? Üzerinde neden o şerefsizin kazağı var?! Ve dün gece neredeydiniz?!

'Peki sanırım sıra bende.. Dün gece Berk'in dağ evinde kaldık.'

Mete: Dağ e-evimi?

(Mete'nin sinirleri beynine çıkmadan konuşmaya devam ettim.)

'Yani eve geldik öncesinde fakat Barış ve Yağmur evde değillerdi. Bizde de anahtar yoktu. Bu yüzden mecburen orada kaldık.'

Mete: Bundan sonra o adamla aynı evde kalmayacaksın Lina.

'Ne? Mete-'

Mete: Bu konu tartışmaya kapalı. O herifin sana bakışlarını gördüm. Seni onunla aynı çatı altında asla bırakmam.

Hiç bir şey söylemeden ona baktım. Sanırım bu sefer haklıydı. Yağmur'un da söyledikleri aklıma geldikçe dün gece hiç onunla bara gitmemeliydim diye düşünüyorum. Mete'nin de açıklamasını dinleyince aslında hepsine benim yol açtığımı anladım. 

'Peki..'

Mete: Sonunda be! İlk defa hiç şikayet etmeden peki dedin.

(Onun gözlerine hafif bir tebessümle bakarken aklıma dün gece ona söylediklerim geldi. Kim bilir ne kadar kırıldı bana. Şimdi ise her şey düzene girdiği için çocuk gibi mutlu. Ben bu adamı nasıl kırabildim ya..)

'Mete ben özür dilerim. Dün gece içkili olduğum için ağzımdan çıkanları düşünmeden söyledim.'

Mete: Sorun yok..

(Bir anda suratında ki gülümseme gidince aklıma hiç getirmese miydim diye düşünmeye başladım. Ama bunu görmezlikten gelemem.)

'Sen benim çoğu yaşıtımdan daha gençsin Mete.. Bende çoğu yaşıtımdan daha olgun. Bu yüzden birbirimizi tamamlıyoruz. O kadar pişmanım ki..'

Mete: Güzelim benim.. O an onu düşünerek söylemediğini biliyorum. Bende çok sağlıklı düşünemiyordum. Bu yüzden lafı başka tarafından anlamak için kendi kendime uğraştım resmen. Kendine kızdığını biliyorum.. Kızma. 

'Seni seviyorum..'

Mete: Bende seni seviyorum ufaklık.

Dediği şeye şakacıktan kızıp karnına vurdum ve yerimden kalkıp ona dil çıkardım.

'Peki! Madem ufaklığım. O halde oyun oynamak istiyorum.'

(Aklına neler geldi kesin pis fesat! Öksürüğe boğulunca gülerek ilerlemeye başladım.)

'Basket topu nerede?!'

Mete: Ha?!

(Afallamış bir şekilde bana bakarken ona dönüp gülmeye devam ettim.)

'O aklındakileri hemen sil! Buraya potayı süs diye koymadınız herhalde? Top nerede oynayacağım!!'

(Ellerimi havaya kaldırıp basket atar gibi zıpladım. Ve gülmeye başladım.)

Mete: Ben seninle ne yapacağım ufaklık?..


Continue Reading

You'll Also Like

277K 3.6K 5
Aşkı psikopat olan bir adam ve Aşka inanmayan bir kadın... Mavi gözlü bir devdi ve küçücük bir kadın sevdi... Kadın gitmeyi seçti ve adam aşkına kopa...
2.2K 74 4
Eski hesabım da yazdığım ama wattpad de bir dönem hesaplarda sıkıntı çıktığı için hesabıma bir daha giriş yapamıyorum. Eski hesabım da hikaye hala du...
20.9K 2.1K 33
©Tüm Hakları Saklıdır ''10.02.2015''
2M 87.4K 68
Aile problemleri yüzünden evden kaçmış ve kendi ayakları üzerinde durmaya çalışan, aynı zamanda sinir hastası olan Pare, ucuza gelsin diye ikinci el...