Bölümü bu kadar hızlı yazdığıma ben bile şaşırıyorum :) Farkettiyseniz bölümlerin aralarını açmadan yeni bölüm yayınlıyorum..Kıymetini bilin bence :))
Hikayemi okuyanlar lütfen voto tuşuna basmaları 2 saniye sürmez.Emeğe saygı..
Bölüm Şarkısı:Aydilge-Aşka Gel
İyi okumalar^^
----
-Zeynep'ten
Kerem'le birbirimize şaşkınca bakmaya devam ederken Melis,Yağmur ve Dayımda kıkır kıkır gülmeye başlıyorlar.Biri beni kurtarsın buradan!
''Ay saçmaladınız iyice!'' diyorum annem ve Deniz'e köpürürken.''Kerem benim arkadaşım sadece,niye başka bir şey arıyorsunuz anlamıyorum.''
''Tamam kuzum kızma,yanlış anladık.'' Diyor annem yanıma yaklaşıp,yanağıma öpücük kondururken..
''Bir daha olmasın lütfen.Kereme'de çok ayıp oldu.''
''Kusura bakma çocuğum.''
''Önemli değil..'' diye geçiştiriyor Kerem.Ve devam ediyor.''Zeynep ben artık gideyim,sonra görüşürüz.''
''Görüşürüz Kerem.''
''Herkese iyi akşamlar.''
Diyerek çıkıp gidiyor.Of yaa! Çok ayıp oldu çocuğa.
''Bir çenenizi tutsanız şaşırdım zaten!''
''Tamam abla ya abarttın sende!'' diyor güzel (!) kardeşim.
''Abartan benmiyim yani?'' diyorum bağırarak.''Asıl abartan sizsiniz canım!''
''Bağrışmayın yahu! Tamam konu kapansın artık.'' Diyor babam ortamı yatıştırmaya çalışarak..Canım babam ya.Ortam hep böyle limoni odlumu hemen düzeltir..
Babamın yanına gidip sıkı sıkı sarılıyorum.
''Canım babam benim..''
''Biz burada neyiz ki canım..'' diyor annem triplere girerek.
''Ay sen kıskandınmı güzelim!'' diyerek yanına gidiyorum ve sarılıyorum.''Hepiniz hoş geldiniz.İyiki de geldiniz.''
Herkes salondaki koltuklara oturmaya başlıyor.Ve sohpete dalıyoruz.
''Sahi o çocukla nasıl tanıştınız Zeynep? Bu saatte burada ne işi vardı?'' Haah! Dayım bir,sen iki Baba!
''Barda tanıştık Babacım.Burayada beni merak ettiği için geldi.Oldu mu?''
''Neden merak etmiş ki seni?'' Aynı Dayım gibi konuşmuyor mu şuan?
''Ay Baba şişme beni!'' diyorum gerilerek.''Şişersem valla balon olup uçarım buradan!''
''Sen ve kötü espirilerini kendine sakla Zey,rica ediyorum..''
''Tamam Yağmur.Hiç konuşmamak üzere susuyorum.''
''Aman yesinler tribini!'' diyor Yağmur gülerek.
''Yediysen afiyet olsun canım.''
''Bu sefer ben hiç konuşmamak üzere susacağım Zey!''
''İyi olur Yağmurcuğum.'' Bu ufak çaplı dıdışmemizden sonra salon gene sessizliğe bürünüyor.
''Öhöm öhööm.'' Diyor Deniz ortamı hareketleştirmeye çalışarak.''Niye sustunuz? Dilinizi eşşek arısı mı soktu?''
Keşke soksaydı!!
''Diyorum ki iyiki geldiniz..Bayram değil,seyran değil hangi rüzgar attı sizi buraya?''
''İstemiyomusun bizi yoksa?'' Babam hala triplerde.Tribini yerim senin Babişkom!
''Yok Babacım olur mu öyle şey?'' diyorum yanına gidip yanağına öpücük kondururken.''Sadece sen kolay kolay Ankara'dan ayrılmazdın ya ondan şey ettim.''
''Çok özledim kızımı ve geldim.''
Ay yirim ya! İnsanın babası gibi varmı? Canım..
''Bende seni çok özledim Babişkom.'' Diyorum ve yanağına bir öpücük daha konduruyorum.Deniz'de bana öldürücü bakışlarla bakıyor.
''O benim de babam!'' diyor deniz karşıdan köpürerek.
''Tamam.'' Diyerek karşılık veriyorum.
''Peki.''
''Teşekkürler.''
''Ay bi susun!'' Diyor Teyzem karşıdan..Hah! Bu konuşmayan sen kalmıştın Teyzecim.''Hadi herkes yatağa,geç oldu.Melis ve Yağmur sizde evlerinize.''
Hemen Teyzemin sözünü dinliyoruz tabiki.Çünkü o Teyzem,oTeyzede ondan.Deniz benle beraber yatıyor.Of ya! Gece boyunca horlamalarını çekicem..Şaka şaka,melek gibi uyur kendisi..
***
''Günaydııın.'' Diyorum neşeyle inerek.Ailemin gelmesinin en büyük 1. Katkısı;Annem.Neden mi? Çünkü o varken bana iş düşmüyorda ondan.Ahahaha.
''Günaydın kuzum.Hadi geç kahvaltını yap işe geç kalıcaksın.''
Annemin enfes kahvaltısını yemeğe başlıyorum..Dayımdan sonra çok iyi geldi bu.
''Bak dayı bak!''diyorum hem yemek yiyip hemde dayıma laf yetiştirirken.''Bakta yemek yapmayı öğren!''
''Uzatma bücürük,gayet güzeldi yemeklerim..''
''Hı tabi canım yabi.''
Dayımla laf yarışına girmeye devam ederken telefonuma mesaj geliyor.Yağmurdan..
''Toplu taşıma aracın geldi Zeyno! Kerem,Can ve Barış bizi işe bırakıcak,senide kapının önünde bekliyoruz.Oyalanma asker!''
Yağmurun mesajına kısa çaplı güldükten sonra bir zeytin ağzıma atıp gitmek için ayaklanıyorum.
''Hadi ben kaçtım! İş beklemez sevgili ailem..'' tam giderken anneme dönüyorum ve.''Anne akşam yemeğinde sarma,börek ve mercimek çorbası istiyorum.En sevdiğimden!''
***
''Çok teşekkür ederim tekrardan.'' Diyorum beni işe bırakan Kerem'e minnetle bakarken.Sonra sarılıyorum..Parfümü çok hoşmuş ya..Çekildiğimde o büyüleyici yeşil gözlerinden gözlerimi gene ayıramıyorum.Sonunda kendime geliyorum ve hayali öpücük yollayarak anasınıfıma giriyorum..Çocuklarım her zamanki gibi beni öpücüklere boğuyor.Onları çok seviyorum ya..İşimide seviyorum.
(...)
''Dediğimi unutmayın tamam mı?'' diyorum bana hayranlıkla bakan talebelerime dönerek.''Eve gidince ödevinizi hemen yapın ki unutmayın.''
Hepsi bir ağızdan 'Tamam öğretmenim.' Dedikten sonra hepsine el sallayarak dışarı çıktığımda Yağmur ve Melis'i karşımda görüyorum.
''Hadi gidiyoruz.'' Diyor Yağmur kolumdan çekiştirerek.
''Nereye?''
''Keremlere..'' What?! Neden? Keremlerde bizim ne işimiz var? Üstelik ne ara Kerem'in ev adresini öğrendin Yağmurcum?
''Neden gidiyomuşuz Keremlere acaba?''
''Parti var kızım,eğlenmeye gidiyoruz.'' Haah! Her zamanki gibi.Bende neden soruyorum ki.
''Ne partisi ya?''
''Zeynep ne çok soru soruyorsun ya!'' diyor ve bir tane taksi çevirip gidiyoruz..
(...)
Daha ne olduğunu anlamadan kendimi Kerem'in evinde buluyorum..Evde hiç parti havasında değil ki..Herkes hep bir ağızdan konuşuyor,hiçbirşey anlaşılmıyor zaten.Kerem yanıma geldi..
''Selam.''
''Selam Kerem..''
''Ya kusura bakma biraz ani oldu bu.'' Diyor bana mahçup bir şekilde bakarak.''Biliyorum sende sıkıldın hep parti hep eğlence ama..''
''Ama?''
''Bunu yapmamı Yağmur istedi.'' Neyi yapmanı canımcım?
''Neyi?''
''Parti düzenlememi..'' diyor Kerem gülerek ve devam ediyor.''Galiba Can'dan hoşlanıyor ve ona açılmak istiyor.''
İkimizde kahkahalarla gülmeye başlıyoruz.Canım ya..Ah Yağmur Ah! Sen delirticeksin beni birgün!
''Gençler toplanın.'' Diyor Barış elindeki şişeyle.''Şişe çevirmece oynayacağız..''
Hiç sevmem ya..Ama napalım katlanıcaz.Herkes salonun ortasına çömeldi.Kerem tam karşımda,Yağmur yanımda..Can oyunu başlattı.Yağmur ve Can'a geldi.Şansa bak ya!
''Doğulukmu,Cesaretlilikmi Cancım?''diyor Yağmur kıkırdayarak.
''Doğruluk.''
''Sevgilin varmı?'' Al işte.Yağmur sanane çocuğun kimi sevdiğinden? İşte o yüzden bu oyunu sevmiyorum.Çok saçma değilmi? Ama bir o kadar da eğlenceli Ahahaha.
''Yok.'' Dediğinde anda Yağmurun sevinçten dört köşe olduğunu hissedebiliyorum.İlahi Yağmur,sen insanı öldürürsün!
Bu sefer Yağmur şişeyi çeviriyor..Kime geldi dersiniz? Ben ve Kerem'e! Kerem bana soruyor,bende cevaplıcam.
''Doğruluk mu,Cesaretlilikmi Petito?''
''Doğruluk.'' Diyorum hiç tereddüt etmeden.
''Hmm bir düşünelim.'' Diyor Kerem düşünmeye başlarken..''Hoşlandığın birisi varmı?''
Ah! Soruya geel! Hadi Zeynep kalkarsın sen bunun altından.
''Sanırım..'' diyorum gözlerimi devirerek ve devam ediyorum.''Yok.''
Kerem'in yüzüdeki üzgünlüğü görebiliyorum..Acaba kendimimi kandırıyorum? Bla bla..
Ortamı daha fazla germemek için şişeyi çeviriyorum.Melis ve Yağmura geliyor.
''Doğruluk desem ne yazar,bütün sırlarını biliyorum zaten nihahaha.'' Diye gülen Yağmura tipitip bakıyoruz.
''O zaman cesaretlilik.'' Diyor Melis.Melis?! Yandın anam..
''O zaman Barış'ın yanağından öp.'' Burası iyice ergenler toğluluğu olmaya başladı..Hepsi Yağmurun yüzüden! Burayı ergen yapan o.
''Saçmalama.Başka bir şey seç.'' Diyor Melis utanarak.
''Arkadaşça ya.Nolmuş?''
''Kolaydı tabi.'' Diyor Melis gözlerini devirerek.''Sizde öpün o zaman.''
''O zaman şöyle yapıyoruz.'' Diyor Yağmur bilmiş bilmiş konuşarak.''Ben Can'ı,Zeynep'te Keremi öperse sende yapıcakmısın?''
''Kabul.''
''E hadi o zaman.'' Diyor Yağmur.Yağmur sen iyi değilsin galiba? Küçükken üç kere zıplatıp,iki keremi tuttular seni canısı?
''Lütfen saçmalamayalım ya!''
''Of Zey,mızıkçılık yapma ya!''
''Yağmuuur!''
''Arkadaşça bir öpücük,ölücek değilsin ya!'' diyor Yağmur..
Kerem'in yüzüne baktığında bana daha da kırıldığını hissediyorum.Ne olucak canım? Arkadaşça bir öpücük sonuçta..İlk Yağmur Can'ın yanağından öpüyor,sonra bende Kerem'in yanağından öpüyorum.Kerem'in yüzündeki memnuniyetliği bir görseniz..
Allahıımm ben nerelere gideyiim! Lise aşıklarıdan farkımız yok yemin ederim.Of Yağmur!
Şişe çevirmece,Ergenler topluluğu! Tabi Kerem ve beni saymazsak.
''Artık oynamasakmı?'' diyorum dudaklarımı büzerek.''Ben çok sıkıldım.''
''Of Zeyno ya! Sende hemen sıkılıyorsun.''
''Yağmur.Yaşımıza uygun birşeyler yapalım en azından.''
''Ne yapalım mesela Zeyno?'' diyor Yağmur bana göz kırparak.Tövbe estahfurullah.Bu kız sapık oldu yemin ederim! İşi gücü fesatlık..
''Yağmur sen sus ve ölene kadar konuşma!''
''Sen ne anladın ki Zeyno?''
Elini cimcikleyerek susturuyorum.
''Bu oyunu oynamayacağız değil mi?'' diyorum yalvaran gözlerle bakarak.Nolur oynamayalığğm.
Yağmur başıyla beni onayladıktan sonra nihayet bu oyunu oynamamaya karar kılıyoruz.
''Eee ne yapıyoruz o zaman?'' diyor Yağmur heyecanla..Sol kolumdaki saate bakıyorum.Saat 19.30! Benim normalde 1 buçuk saat önce evde olmam lazımdı.Annemler merak etmiştir kesin.
''Valla ben eve gidiyorum.'' Diyorum ayaklanarak.''Saat geç olmuş.Annemler yeni geldi,onlarla vakit geçireyim diyorum.''
''Ben bırakayım seni.'' Diyor Kerem'de ayaklanarak.
''Zahmet olmasın..''
''Yok canım ne zahmeti.''
Hepsiyle vedalaştıktan sonra Kerem'le birlikte arabaya geçiyoruz.Emliyet kemerlerimi bağladığım anda Kerem arabayı çalıştırıyor.Radyo da açılıyor ve Aydilge-Aşka Gel şarkısı arabayı dolduruyor..
''Kendimi çaldım bir anda,kaçmamı beklemedin sen.''
''Belkide hepsini basıpta,kaçmayı sevdiğinden..''
''Gerceği gördüm bir anda,yok duramam buralarda..Ateşle oynamak isterdim,yana yana yana yana..''
''Naninana naninana,teninde fırtına naninana varya..'' diyorum bende radyodaki şarkıya eşlik ederken.
''Biliyormusun sözlerini?'' diyor Kerem bana gülümseyerek bakarken.
''Güzel şarkı..'' diyorum yüzüne sıcacık gülümserken.
''Baya.'' Eline baktığımda tam benim elimin üstüne koyacakken arkadaki araba istemsizce kornayı çalıyor..Hay ben böyle şansın içine tüküreyim.
''Hadi sende söyle,aşka gel de böyle deli delice..Ateşin içinde yanmıyorsa sevda neyime.''
''Gerisi bahane ben divane öpse beni delice,ateşin içinde yanmıyorsa sevda neyime..Aşkım neyime..''
Hadi Gel Aşka..
***
''Çok teşekkürler.'' Diyorum ve gülmeye başlıyorum.''Seni şöförüm olarak göreve alıcam artık,her defasında beni eve bırakmaktan bıkmadınmı?''
''Şaka mı yapıyorsun?'' diyor Kerem ve devam ediyor.''Ben senden asla bıkmam.''
Bu çok ağır oldu be Brad..Çok fena etkiledin beni şuan.
''Oldu o zaman..'' diyorum ve Kerem'e gülümsüyorum.''İyi akşamlar.''
Tam gidicekken Kerem beni kolumdan tutuyor.
''Zeynep..''
''Evet?''
''Yok bir şey..İ-iyi akşamlar.''
Kerem'in yaptığına anlam veremedim doğrusu..Ben mi salahım yoksa omu çok akıllı?
(...)
''Zeynep neredeydin?''
''Saate baktınmı hiç?''
''Kaç kere aradık seni.''
''Meraktan öldük kızım.''
Ailelerimin beni soru yağmuruna tuttuğu anlar..
Hadi bismillah.