-Bay Kim, zaten geçen ders de yazı yazdık, 15 dakika kaldı dersin bitmesine, bence biraz dinlenelim.
Çocukların sitem dolu sesleriyle kalemi bıraktım ve masaya gidip oturdum.
-Pekala o zaman dinlenin.
Telefonumu elime aldığımda Hoseok hyungtan mesaj geldiğini gördüm.
+Taehyungie~Çıkışta sen, ben ve Namjoon meydana mı gitsek~
Mesajına karşı gülümsedim.
+Pekala hyungie, çıkınca size yazarım.
Telefonu kapattım ve ayağa kalktım.
-Ben şimdi çıkıyorum siz zil çalmadan çıkmayın.
Sınıftan çıkıp öğretmenler odasına gittiğimde fizik öğretmeninin bir öğrenciyi azarladığını gördüm, çok umursamadan çantamı dolabıma koydum.
-Sana diyorum Min Yoongi! Neden arkadaşına vurdun?!
Çocuktan ses çıkmayınca fizik hocası cetvelle çocuğa vurmaya başlıyınca araya girmeye karar verdim.
-Hocam her ne sorun varsa bırakın ben çözerim.
Fizikçi bir süre yüzüme baktıktan sonra kafasını salladı ve sandalyesine oturup yüzünü elleriyle sıvazladı.
-Adın Min Yoongi sanırım.
Çocuk hiçbirşey demeden bana bakmaya devam edince gülümseyip kolundan tuttum ve onu bahçeye sürükleyip her zamanki bankımıza oturduk.
-Pekala, dinliyorum seni.
Boş boş yüzüme bakıyordu.
-Kulaklarım mı sağır oldu yoksa sen mi çok kısık sesle konuşuyorsun?
-Konuşmuyorum.
-Tüh be bilemedim. O zaman şimdi konuşabilirsin, bekliyorum.
Hala yüzüme bakmaya devam ettiğinde pes etmedim.
-Bekliyorum.
-Boşuna beklemeyin Bay Kim, anlatmayacağım.
-Neden? Anlatmana engel olan ne? Yoksa seni tehdit falan mı etti?
-Hayır.
-Bak Yoongi, senin zamanlarından ben de geçtim ve bende okulda bir çok kez kavga ettim fakat hocalarım nedenini sorduklarında nedenini de anlattım bu sayede tek ceza alan ben olmadım, bence sende aynısını yapmalısın.
-Zengin bebeleri ceza almaz Hocam.
-Bay Kim demeni tercih ederim.
Boş boş yüzüme baktı.
-Demek zengin biriyle kavga ettin, dur biraz tahmin yürüteyim, sırf sen ona vur ve ceza al diye senin sinir olacağın şeyler söyledi ve sende sinirlenip ona vurdun, yanlış mıyım?
Kafasını sağa sola salladı.
-Anlat bana Yoongi, ben diğer öğretmenlerin aksine bir öğrenciye ceza verirken maddi durumuna bakmıyorum.
Kafasını yere eğdi.
-Ne dedi sana?
-Kardeşime hakaret etti.
Elimi omzuna koydum.
-Bu ona ceza vermem için yeterli değil.
-Kardeşim engelli ve o çocuk da ona hakaret etti.
Kafamı salladım ve elimi çekip ayaklandım.
-O ceza alacak mı Bay Kim?
Gülümsedim ve kafamı salladım.
-Ceza alması için elimden gelen her şeyi yapacağım.
Kafamı önüme çevirdiğimde Jimin'i gördüm.
-Onun yanında kalır mısın Jimin? Birşey olursa beni bulursun.
Birşey demesine fırsat vermeden doğru müdürün yanına gittim ve o çocuğu şikayet ettim.
-Anlıyorum Bay Kim fakat o çocuk zengin ve okulumuza yatırımlar yapıyor.
-Bu sizce umurumda mı Müdür bey, eğer o çocuğa hak ettiği değer verilmezse ben kendim ceza verilmesini sağlarım.
Masasında oturan müdüre doğru eğildim.
-Ya sizle ya da sizsiz.