Blue Side ❧ V

By ibangtanyou

611K 70.6K 66.1K

Kalbinin kıyısında bana da yer ver. 🧜‍♀️ More

1.Bölüm
2.Bölüm
3.Bölüm
4.Bölüm
5.Bölüm
6.Bölüm
7.Bölüm
8.Bölüm
9.Bölüm
10.Bölüm
11.Bölüm
12.Bölüm
13.Bölüm
14.Bölüm
15.Bölüm
16.Bölüm
17.Bölüm
18.Bölüm
19.Bölüm
20.Bölüm
21.Bölüm
22.Bölüm
23.Bölüm
24.Bölüm
25.Bölüm
27.Bölüm
28.Bölüm
29.Bölüm
30.Bölüm
31.Bölüm
32.Bölüm
33.Bölüm
34.Bölüm
35.Bölüm
36.Bölüm
37.Bölüm
38.Bölüm
39.Bölüm
40.Bölüm
41.Bölüm
42.Bölüm
43.Bölüm
44.Bölüm
45.Bölüm
46.Bölüm
47.Bölüm
48.Bölüm
49.Bölüm
50.Bölüm
51.Bölüm
52.Bölüm
53.Bölüm
54.Bölüm
55.Bölüm
56.Bölüm
57.Bölüm
58.Bölüm
59.Bölüm
60.Bölüm
61.Bölüm
62.Bölüm
63.Bölüm
64.Bölüm
65.Bölüm
66.Bölüm
67.Bölüm
68.Bölüm
Final Bölümü

26.Bölüm

8.5K 1.1K 930
By ibangtanyou

Not: Hayran Kurguda 3 numaraya yükselmişiz. Çok mutlu oldum 🙏💙 Umarım daha çok kişiye ulaşır böylece kurgu 🤗 Sizden ricam 1 numara olması için bol bol yorum yapmanız ve yıldıza tıklamanız 🙌 Destek olan herkese çok teşekkür ederim 💙

(Taehyung)

Bana şans getirsin diye Profesör Watson'ın hediye ettiği saati koluma takmıştım. Sonunda EASAN'da çalışabileceğim için oldukça mutlu hissediyordum.

Kendimden emin adımlarla beni yönlendirdikleri Elektro Optik Sistemler departmanına geçtim. Bunun öncesinde parmak izi okuyucu tarafından yalnızca kendi çalıştığım kısma geçebileceğim bir tür imza kazanmıştım ve birkaç evrak işi ile uğraşmıştım.

Parmak izimi okutarak açtığım kapının ardında çalışmaya odaklanmış gruba baktım ve dikkatlerini çekebilmek adına hafifçe öksürdüm.

"Merhabalar" dedim ve dikkatin üzerimde olduğundan emin olduktan sonra devam ettim. "Yeni takım arkadaşınız olarak iyi işler başarabilmeyi umut ediyorum. İsmim, Kim Taehyung. Elektrik Elektronik Mühendisi olarak aranızda görev yapacağım."

"Öyleyse neden görüntü yoğunlaştırıcılı gece görüş cihazımızın test aşamasını izlemiyorsun?"

Üzerimdeki beyaz önlüğün yakasını düzelterek yanlarındaki yerimi aldım. Yaka kartına bakarak az önce oldukça ciddi bir ifadeye sahip adamın adının Min Yoongi olduğunu gördüm. Elektro Optik Sistemler Mühendisi olarak muhtemelen departmandaki en yetkili kişi olmalıydı.

Aslına bakılırsa; beni bu departmana almalarının sebebi burada mühendise daha çok ihtiyaç duyulmasıydı ve sanırım lisans tez projemi termal görüntüleme üzerine yapmam da buna büyük bir etkendi. Burada birkaç beyaz yaka (zihin gücü gerektiren çalışma grubu) dışında diğerleri mavi yakalı (beden gücü gerektiren) çalışanlardı ve aradaki cam bölmenin ardında mavi yakalılar lehim işlemi ile uğraşıyordu.

"Görüş daha net olmalı" diyerek bakışını mercekten çeken Min Yoongi'nin ardından bir de ben baktım. Ardından geri çekilip düzeneği inceledim.

"Geçirgenliği arttırmalı mıyız?"

Dosyadan kullanılan mercek geçirgenliğini incelemeye koyulduğumda içeriye birinin daha girdiğini fark etsem de dosyayı incelemeye devam ettim. Teori üzerinde hiçbir eksikliğe rastlamamıştım. Muhtemelen düzenekte bir hata yapılmıştı. Düşüncelerim derinleşirken bakışlarım dalga boyu yakaladığımız cihaza düştü 10^-6'yı gösteriyordu ve bu görünür ışık tayfıydı oysa gece görüş cihazlarında kullanılan merceklerin algıladığı ışık tayfı biraz daha kızıl ötesi ışığa yakın olmalıydı.

"Işık dalga boyunu 10^-5 alırsanız problem kalmayacaktır."

"Kim Taehyung daha ilk günden dikkatleri üzerine çekiyorsun."

Sesin sahibine doğru döndüğümde herkesin saygıyla selam verdiğini fark ettim. Yaka kartında Mekanik-Optik Tasarım Müdürü yazmasını beklemiyordum.

"CV'ni inceledim ve Profesör Watson ile ortak projelerde çalıştığını hatta kendisinin danışman hocan olduğunu duydum."

"Doğru, efendim" dedim. Profesör Watson'ın ününü duymamanın imkansız olduğunu biliyordum. Kendisi birçok teknolojik ilerlemeye imza atmıştı ve birçok pantenti vardı.

Aslında Profesör Watson da mezun olduğu ilk senelerde Ingiltere'de askeri bir üste çalıştığını dile getirmişti. Orada ne yaşandıysa işinden istifa edip Cambridge'de akademik kariyere yoğunlaşmıştı. Altında yatan sebebi paylaşmamayı tercih ettiği için ben de sorgulamamıştım.

"Eminim kendisinin öğrencisi olarak çok iyi işler başaracaksın. Departmanıma seni bizzat istedim. Umarım burada çalışmaktan zevk alırsın."

Oysa termal görüntüleme üzerine çalışmalarım olduğu için bu departmana alındığımı düşünmüştüm. Anlaşılan Mekanik-Optik Tasarım Müdürü Bay Lee Dong Wook beni Profesör Watson'a olan hayranlığı yüzünden kendi departmanına almıştı. Profesör Watson ile çalıştığım için benden de beklentisi büyük olmalıydı. Haksız da sayılmazdı.

"İnancınızı boşa çıkarmayacağımdan emin olabilirsiniz" dediğimde diğerlerine de iyi çalışmalar dileyerek yanımızdan ayrıldı.

Herkesin bakışlarının üzerimde tuhaf bir hırsla dolaşıyor olması takım arkadaşlarımla pek iyi anlaşamayacağımın bir göstergesiydi. Özellikle mekatronik mühendisi olduğunu yaka kartından okuduğum Song Joong Ki, Bay Lee Dong Wook'un özel muamelesinden hiç hoşlanmamış gibi görünüyordu.

Anlaşılan takım ile kaynaşmak bugün benim için zor olacaktı. Özel hayatımda kimse ile yakınlık kurma kaygısı hissetmesem de iş hayatında bunun önemli bir yeri olduğundan haberdardım. Profesör Watson ile yer aldığımız projelerin her birinde takım arkadaşlarım ile bir bugün halinde çalışmaya alışmıştım. Şimdi yine aynısının olmasını bekliyordum.

.....

Yemek molasına kadar düzenek üzerinde çeşitli testler yapmıştık ve ilk aşamada başarılı bir sonuç elde etmiştik.

Yemeği her ne kadar yalnız yiyeceğimi düşünsem de takım arkadaşlarım ile birlikte bir masada oturmam gerektiğini henüz öğrenmiştim.

Sadece beyaz yakalıların olduğu yemek salonunda elimdeki metal tepsi ile birlikte masaya doğru ilerlerken bizden birkaç basamak üstte cam bölme dikkatimi çekti. Bu yemek salonu yalnızca beyaz yakalılara ait ise cam bölme kimin içindi?

Kaşlarım bu bilinmezlik ile birlikte çatıldı fakat bu çok uzun sürmedi. Birkaç saniye içinde cam bölmeye acılan asansörden dört kişilik bir ekip çıktı. Yemekleri daha onlar gelmeden önce masalarına bırakılmıştı. Muhtemelen sadece yemek bırakmak için içeri giren görevlinin ardından cam bölme kapatılıyordu.

Tepsimi masaya bırakıp Min Yoongi'nin yanındaki boş yere geçtiğimde sorup sormamak arasında gidip gelsem de meraklı tarafıma yenik düştüm.

"Şu cam bölme ne işe yarıyor?"

"Onlar icatlarla sorumlu bilim adamları. Onlara ayrı bir kat ayrılmış durumda ve patentini almadıkları herhangi bir icat hakkında konuşmaları yasak. Şu an büyük bir proje üzerinde çalıştıklarını düşünüyoruz. Muhtemelen proje bitene ve onaylanana kadar birileri ile görüşmeleri yasak."

Min Yoongi'ye bakıp usulca başımı salladım. Onlara özel ayrılan kat, tüm ihtiyaçlarının karşılandığı bir yer olmalıydı ve tüm zamanlarını orada geçirdikleri gerçeği ile birlikte büyük bir proje üzerinde çalıştıkları fikri doğru olmalıydı. Açıkçası şimdiden merak etmeye başlamıştım. O ekipte olmak için ne yapmak gerekiyordu?

.....

Yoğun geçen bir günün ardından evime döndüğümde elimdeki paket ile birlikte masaya ilerledim. Acıkacağımı bildiğimden hamburger almıştım fakat Ella'nın da hamburgeri çok sevdiği ve bir şeyler yemiş midir düşüncesi zihnimde yer edinmişti.

"Saçmalama Taehyung. Bu zamana kadar nasıl beslendi? Elbet bir şeyler yemiştir!"

Harika! Kendi kendime tartışmayalı uzun zaman olmuştu!

EASAN'da gerçekten Ella'yı bu kadar düşünecek vaktim olmuyordu. Bana mesai falan vermelerini istesem tuhaf karşılanır mıydı?

Bir şey düşünmeden hamburgerimi yiyebilmek için saçma bir şekilde sayı saymaya başladım ve paketini açtığım hamburger bakıp "otuz" dediğim an durdum. Bir şeyi beklerken sabırsız olan Ella, sayı sayarak zihnini boşaltmaya çalışıyordu. Ne ara bunu ondan kapmıştım? Bilmiyordum.

Umursamamaya çalışarak paketten patates kızartmalarını çıkardım ve pakete yeniden elimi atmakla birlikte yakaladığım soslar aklıma gelmemesi gereken bir anıyı canlandırdı.

Ella ile yediğimiz ilk hamburger paketlerinin içindeki soslar bittiğinde dudaklarıma parmağını yaklaştırmış, oraya bulaşan sosu gülümseyerek ağzına götürmüştü.

Elim istemsizce dudağımın kenarını buldu fakat kendime gelip gözlerimi devirerek masada bıraktığım hamburgere aldırmadan yatak odasına geçtim.

Alt dudağımı dişlerimin arasında sıkıştırırken Jimin ve Jungkook'un kafalarını dağıtmak için tabletime yükledikleri oyunlar aklıma geldi.

Ben oyun oynamayı pek sevmezdim fakat kafamı dağıtacaksa her şey kabulümdü.

Tabletimi çantamdan çıkarıp yatağın üzerine uzandığımda şarjının kalmadığını anlayarak şarj aletini cihaza taktım ve açılmasını bekledim. Şarjı son kullanan kişinin elinde bittiği için olsa gerek son açılan sayfayı kurtardı ve karşıma "Bir erkek neler duymaktan hoşlanır?" adlı sorunun cevapları çıktı.

Karşımda Ella'nın yakışıklı, seksi gibi kavramları nereden öğrendiğinin cevabı duruyordu.

Her ne kadar bunu yapmak istemesem de geçmişe gidip Ella'nın aramalarına baktım.

İlk araması "Taehyung, Ella'ya nasıl aşık olur?" şeklindeydi.

Gözlerim dolu dolu olurken tableti bir kenara bıraktım ve gözlerimi yumdum.

Kaçamıyordum işte! Ona olan duygularım peşimi bırakmıyordu!

"Taehyung, Ella'ya çoktan aşık oldu" diye mırıldandım kendi kendime. "Çoktan!"

Ben geldim 🤗💙

Hiç "Yeontan'ı Kanada'da unuttun yazar" demiyorsunuz jdjdkdi Neyse Hoseok ve So Ra bakar ona artık djjdkdk

Bu bölüm biraz EASAN'ı tanımaya yönelikti.

Diğer bölüm Ella'dan gelsin mi? Özlemissinizdir 😄 Bakalım nasıl yüzüyor okyanusta fıt fıt (yüzme efekti)

Yeni bölüm için;

Vote sınırı:300
Yorum sınırı:400

Continue Reading

You'll Also Like

14.6K 1.5K 11
"Jake başım ağrıyor." "Geçer birazdan Sunghoon." [angst, story] ©jadedstilll ‐ 2021 !!, death because of sickness, suicide.
2.4K 418 7
"bu, senin fısıltılardan oluşan karanlığıma, yeni bir fısıltı eklemek istemiyorum." ⤷ nct, bxg. start: 08.03.2019 finish: 25.11.2019
342K 31.7K 32
Kore'nin nesillerdir düşman olan iki sürüsü; Kim'ler ve Jeon'lar aynı davete katılır. Beklemedikleri şey ise attığı yumruk ile ruh eşi oldukları orta...
239K 22.3K 27
010 ***: hamileyim jungkook: sen kimsin