Merhaba gençler!
80K olmuşuz! İnanamıyorum gerçekten harikasınız.Sınırı geçtiğiniz için hepinize çok teşekkür ediyorum.Gerçekten beni çok mutlu ettiniz.Biliyorsunuz ki yazdığım bölümü yanlışlıkla sildim.Belki önceki yazdığım kadar güzel bir bölüm olmayabilir ama beğeneceğinizi umuyorum.
NOT:Bu bölümü okuyan herkesin yorum yapması rica edilir.
Bölüm şarkısı:Cher Lloyd-Want U Back
Son olarak bu bölümü @Vimiselce'ye ithaf ediyorum.
İyi okumalar^^
''Tuğçe ne yaptın ya?'' diye bağıran birisinin sesiyle uyandım.
Bağıran kişiyi tahmin etmek hiçte zor olmadı.
Gözlerimi aralayıp''Ne oluyor ya?'' dedim.
Boynum feci bir şekilde tutulmuştu zaten bir de Umut'un azarını işitiyordum resmen.
Umut''Hele şükür uyanabildin.'' dedi gömleğini göstererek.
Gömleğine ne olmuştu ki?
Gömleğini gösterip''Ne oldu?'' dedim.
''Ne olacak? Salyalının birisi gömleğime salyalarını akıtmış.'' demesiyle gözlerimi kapattım.
Anlaşıldı.
O ''Salyalı birisi'' dediği kişi bendim.
''Haberim yokmuş gibi çek qnq.'' rolünü üstlenecektim.
Gözlerimi açıp ''Salyalı birisi mi? Kim acaba?'' dedim.
Düşünür gibi yapıp Umut'a baktım.
Bana ''Ya sabır.'' bakışları atıp ''Baş harfi T.'' dedi.
''Baş harfi T mi? Tüh ya, burada ismi T harfiyle başlayan kim var ki?'' dedim düşünür gibi davranmaya devam ederek.
Umut'un yüzünde ''Seni doğurmamışlar, bildiğin sıçmışlar.'' bakışı vardı.
Sıçmışlar demişken aklıma sıçmık geldi.
Umut gözlerini devirip gömleğine baktı.
''Aç mısın?'' dedi gömleğini katlayarak.
Karnımın guruldamasıyla Umut bana baktı.
''Cevap sanırım evet.'' dedi ve odadan çıktı.
Gözlerimi kırpıştırıp az önce olanları anlamaya çalıştım.
''Ne oldu lan?'' dedim mırıldanarak.
Daha dün omzunda uyuduğum çocuk şimdi bana soğuk davranıyordu.
Umut'un gerçekten iki yüzlü bir insan olduğunu düşünmeye başlamıştım ki Umut odaya geri geldi.
''Niye hala yataktasın? Kalksana.''
Gözlerimi devirdim.
''Hala öküzsün işte.'' dedim mırıdanarak.
''Ne dedin? Duyamadım da.'' dedi yanıma yaklaşarak.
''Hiç.Sadece geliyorum dedim.'' dedim ayağa kalkarak.
Anladığım kadarıyla Umut sadece dün öküz değildi.
---
''Umut niye bakıyorsun tip tip?''
''Çok çirkinsin o yüzden bakıyorum.''
''He ben çirkinim.'' dedim alaycı bir tavırla.
''Evet çirkinsin.'' dedi ve tabağındaki son peyniri de ağzına attı.
Gözlerimi devirdim.
Artık gözlerim devrilmekten yerinden çıkacaktı o derece.
Dayanamayarak ''Senin neyin var? Niye bana soğuk davranyorsun?'' dedim.
Umut tabağa bakıp ''Nasıl davranıyormuşum ki ben?'' dedi.
''Gömleğine salyalarımı akıttığım için mi böyle davranıyorsun?'' dedim yüzümü buruşturarak.
''Hayır o yüzden değil.'' dedi bana bakmayarak.
Düşünmeye çalıştım.
Ne oldu da bana soğuk davranıyordu Umut?
Tabi ya.
Dün omzunda uyudum diye.
Olabilir mi ki?
''Dünkü şey yüzünden mi?''
''Hangi şey yüzünden mi?''
''Omzunda uyudum diye mi?''
Bana bakıp''Olabilir.'' dedi.
Ne yani?
Sırf omzunda uyudum diye mi soğuk davranıyordu?
''Sırf bunun yüzünden mi bana soğuk davranıyorsun gerçekten?'' dedim bağırarak.
''Bana bağırma Tuğçe.'' dedi bağırmama karşılık vererek.
''Bağırırım.Gerçekten inanamıyorum ya sana.Sırf omzunda uyudum diye bana soğuk davranıyorsun.''dedim ve oturduğum sandalyeden kalktım.
Arkamdan gelip''Tuğçe durur musun?'' dedi kolumu tutarak.
''Duramam canım işim var.'' dedim ve odama çıktım.
-1 SAAT SONRA-
''Tuğçe şaka yapmıştım.'' dedi alaycı bir tavırla.
''Şimdi bittin Umut.'' bakışı attım.
''Şaka mı yaptın? Seni öldürürüm Umut.'' dedim ve sırtına vurmaya başladım.
''Ne yapıyorsun ya? Elin de ağırmış.'' dedi ellerimi üstünden çekmeye çalışarak.
Piç smile yaptım.
''Bana barışmamız için birşey alman lazım.'' dedim Umut'un sırtına vurmayı keserek.
''Ne alaka?'' dedi ters ters bakarak.
''Çok alaka.'' dedim gülerek.
''O benim lafım bir kere tamam mı?'' dedi gözlerini devirerek.
''Lafımı çalma Umut.'' dedim gülmeme devam ederek.
''Sen de benimkisini çaldın ama.'' dedi ve ekledi ''Ne istiyorsun söyle bakalım?''
''Bir düşüneyim.'' dedim ve düşünmeye çalıştım.
Aklıma gelen fikirle küçük bir kahkaha attım.
''Bim'e gidelim mi?'' dedim gülerek.
''Bim mi? Niye bim başka market mi yok?'' dedi kaşlarını çatarak.
''Çünkü bim daha ucuz.'' dedim gözlerimi devirerek.
''Ucuz mu? Ne yani Tuğçe biz fakir miyiz?'' dedi ciddi bir tavırla.
''Sana fakirsin diyen oldu mu?'' dedim ciddi bir tavır takınmaya çalışarak.
''Bim'de ne yapacağız? Anlamadım.'' dedi ve oturduğu yerden doğruldu.
''Alışveriş yapacağız aptal bunu da ben mi söyleyeyim?'' dedim alnına vurarak.
''Öf Tuğçe tamam bime gideceğiz.5 Dakikaya hazır ol.'' dedi ve odadan çıktı.
''Tamam.'' dedim ve aklıma gelen fikirle bir kez daha küçük bir kahkaha attım.
---
Ya benim oIursun ya da kara toprağın!” Dediğim kız, toprak isminde esmer bi çocukIa evIenmiş. Ben demiştim zaten.
Şu an Umut'la beraber bime gidiyorduk ve ben ona takipçilerimin attığı tweetleri gösteriyordum.
''Bak Umut bu tweet nasıl?'' dedim Umut'a bakarak.
Yüzünü buruşturup ''Twitter'ında hep böyle tweetler mi var senin?'' dedi.
''He ne olmuş ki?'' dedim telefonumdan tweet okumaya devam ederek.
''Anladım.Sen espri hastası olmuşsun.'' dedi alaycı bir tavır takınarak.
''Espri hastası mı? Böyle bir hastalık mı var?'' dedim hızlı hızlı yürümeye devam ederek.
''Yok tabi.Ben uydurdum.'' dedi sırıtarak.
''Öküzsün biliyorsun değil mi?'' dedim gülerek.
''Biliyorum.'' dedi ve gülmesine devam etti.
''Hayret kabul ettin öküz olduğunu.'' dedim şaşırarak.
''Şaka yapıyordum Tuğçe.Sence benim gibi bir yakışıklı nasıl olur da öküz olabilir ki?'' dedi kendini överek.
''Hemen de kendini öv zaten.'' dedim dayanamayarak.
''Kendimi övmüyorum.Sadece doğruları söylüyorum ben.'' dedi hızlı hızlı yürüyerek.
''Bak işte bunu söylerken bile kendini övüyorsun.'' dedim gülerek.
''Övmüyorum Tuğçe.Niye anlamıyorsun?'' dedi gülerek.
''Anlıyorum ama övüyorsun işte kabul et.'' dedim ve ekledim ''Kabul et ki tartışmayalım.''
''Üff tamam kendimi övüyorum.'' dedi üfleyerek.
''İnsan bazı şeyleri kabul etmeli öyle deği mi?'' dedim ciddi bir tavırla.
''Ne gibi şeyleri?'' dedi anlamayarak.
''Mesela sevgilinin seni aldattığını kabullenmeyi.'' dedim telefonumu cebime sokarak.
''Tuğçe bence kendini boşuna üzüyorsun.'' dedi ifadesizce.
''Biliyorum.Zaten her zaman kendimi üzecek birşey buluyorum.'' dedim ayaklarıma bakarak.
''Ben her zaman yanındayım.'' dedi huzur veren bir sesle.
''Biliyorum.Sana birşey soracağım.'' dedim gülümseyerek.
''Sor bakalım.'' dedi çok bilmiş gibi.
''Bu sözü Twitter'dan mı çaldın?'' dedim gülerek.
''Hahahaaa Tuğçe çok komik cidden.Gülmekten karnıma ağrı girdi.'' diyince hemen ''Götüne de Van.'' dedim gülmeme devam ederek.
''Soğuk esprilerin yüzünden şu an donacağım.'' dedi espri yaparak.
''Sende espri yaptın şu an.Hem de çok soğuk bir espriydi.'' dedim yüzümü buruşturarak.
''Kime çekmişim?'' dedi kafasıyla beni göstererek.
''Bana mı? Yok canım.Ben en azından bu kadar soğuk yapmıyorum.'' dedim kabul etmeyerek.
''Hadi canım sende.Twitter'dan çalıp çalıp tweet olarak soğuk espri atan ben miyim?'' dedi gülerek.
''Öff tamam ya.'' dedim kabul ederek.
Bir süre susup yürümeye devam ettik.Cebimden telefonumu çıkartıp tweet okumaya devam ettim.
Kız yazmış ”ben çayı iki şekerIi içerim.neden mi?çünkü birIikte erisinIer diye;))” UIan sanki biz haIay çeksinIer diye 23 şekerIi içiyoruz.
''Ahahahhahaa.''
''Ne oldu?''
''Espriye bak.''
Telefonumu görebileceği şekilde tuttum.
Yüzünü buruşturdu.
''Böyle insanları takip etmemek lazım.''
''Bence adam espriden anlıyor.''
''Bence anlamıyor.''
''Herkesin kendine göre düşünceleri var.''
Anlamayan bakışlar attı.
''Bence de.''
Tweet okumaya devam ederken gözüme bir tweet takıldı.
AsIında her şeye verecek bir cevabım var ama oIay anında değiI gece yatarken akIıma geIiyo.
''Bak bu tweet tam bana göre Umut.''
''Belli zaten.''
Anlamadığımı söyleyecektim ki bime geldiğimizi fark ettim.
İçeri girip karşımda duran jelibonlara hayranlıkla baktım.
Sanki bana ''Beni al.'' bakışı atıyorlardı.
Hayranlıkla baktığımı gören Umut ''Jelibon mu? Cidden mi?'' dedi.
''Evet ne olmuş? Ben jelibona bayılırım.'' dedim kendimi çocuk gibi hissederek.
''İyi alalım o zaman.'' dedi ve jelibonların yanına gitti.
Ben de market arabası alıp yanına gittim.Jelibonları üçer dörder aldığımı gören Umut ''Tuğçe ne yapıyorsun?'' dedi.
''Jelibon alıyorum.'' dedim elime aldığım jelibon paketini göstererek.
''Onu görüyorum da niye bu kadar fazla alıyorsun?'' dedi market arabasındaki jelibonları göstererek.
''Canım istiyor.'' dedim almaya devam ederek.
''Bunların parasını sen ödeyeceksin değil mi?'' dedi ciddi bir tavırla.
''Yoo.Yanıma para almadım.Sen ödersin artık.'' dedim jelibonlara bakarak.
Umut''Yok canım başka?'' bakışı atıp''Allahım bana sabır ver.'' dedi.
''Hadi daha alacağımız bir sürü şey var.'' dedim ve Umut'u peşimden sürükledim.
---
''58 lira 75 kuruş.'' dedi kasiyer.
Oha lan.
Alt tarafı jelibon, çikolata, bisküvi,kek,meyve suyu ve süt almıştım.
Nasıl bu kadar fazla tuttu lan?
Umut bana ters ters bakıp cebindeki cüzdanı çıkarttı.
Umut'un bana ters ters bakması normal mi yoksa anormal mi?
Dudağımı ısırarak Umut'un kasiyere verdiği paraya baktım.
200Tl mi?
Umut'a ''Ooo çok zenginiz.'' bakışı attım.
Ama Umut bana ''Seni öldüreceğim Tuğçe.'' bakışı atıyordu.
Şimdi sıçtım.
Bir bölüm daha böyle bitti.İnşallah beğeneceğiniz bir bölüm olmuştur.Bu sınavlardan önce son yazdığım bölümdü.
Yaklaşık 2 hafta falan sınavım var.Bu yüzden lütfen anlayışlı olun.Sizinde sınavlarınızın olduğunun farkındayım.Hatta bazılarınız sınavları yüzünden hikayeyi okuyamıyorlarmış.Sorun değil, hepinizi gayet iyi anlıyorum.Ve hepinize sınavlarınızda başarılar diliyorum.(Sınavlar bana girmez inşallah.)
Aranızda çalışma yapan varsa mesaj olarak gönderebilir.Bu arada Umut'a parodi hesabı açabilecek olan var mı? Gerçekten Umut'un da parodi hesabı olsa fena olmaz.
Son olarak hepinizden tek bir ricam var.Lütfen yorum yapın.
Hepinizi çok seviyorum.
Yeni bölümde görüşmek üzere^^