..KAYBOLDUM

By Didyoufeelus

2.8K 146 0

Gözlerimin içine öyle derin bakıyordu ki;beni mahkum eden adama sarılıp,dertlerimi anlatıp,omzunda ağlamak is... More

GÜNEŞ BENİM İÇİN DOĞACAK
HAZIRDIM
ARTIK GÜÇLÜYÜM
ÇARPIŞMA
BÖYLE BAŞLAR
AŞK MI,İNTİKAM MI?
ONDAN KAÇMAK İSTERKEN
ACABA?
SEVİNCE...
LANET TOPUKLU!
RÜYA DEĞİLMİŞ!
HUZUR VAKTİ
KENDİMDEN UZAKLAŞTIM
ZALİM
TEHLİKE VE ACI
AŞK HER ŞEYİ MAHVEDER
GERÇEKLER ORADA
BEĞENDİN Mİ ŞOVUMU?
HER ŞEYİYLE
SUNSHİNE
KATİL TUTSAĞINA AŞIK OLDU
İLK
LEYLAYIM
BOMBA
SESSİZCE AĞLAMAK
ÇARESİZİM
SAVAŞACAKTIM
UNUTAMAM
NEDEN?
HİSSEDİYORUM
ELBET BİR GÜN
İLİKLERİME KADAR
İLKİM
GÜN IŞIĞIM
ONUNLA İLGİLİ OLAN
DAHA DA GÜZELSİN
BENİM TEK ÖYKÜM SENSİN
KABUS
ONDAN İBARET
UMMAK İSTEMİYORUM
ŞEYTAN AZAPTA
SÜRTÜK KUZENS
HEP ORADA KAL
SUÇ ORTAĞI
SCHMERZLİCH SCHÖN
BOĞULUYORDUM
SENİNLE SONSUZLUĞA
KOORDİNAT
BU GECE
USANMAM
BEN NE ANLARDIM?
SENİNLE ÖLÜRÜM BİLE
GİTMEK DIŞINDA
YALVARIRIM OLMASIN
BİZİM KARANLIĞIMIZ
SANA RAĞMEN
NEFRET EDE EDE
BEDELİ VAR
HAKLISIN
İŞTE YERİN DİBİ
YİNE BANA KIYAMADIN
DAHA DERİN BİR DALIŞ
HİÇBİR ŞEY
YANILDIM
BENİ,BANA GERİ VER!
ÖZLEDİM
DÜNYA YAVAŞ DÖNSÜN
REZİL KALPLİ
KELİMELERE YAKIŞTIRAMIYORUM
İKİ YIL OLDU
YARIM KALMIŞLIK
SANİYELER İÇİNDE KAYBETTİM
İÇİMDE NE VARSA
YERİN DİBİ,BANA YOL VER
KARANLIKLAR AYDINLANDI

UNUTMAK

9 1 0
By Didyoufeelus

Ezel'den...

Ben acılarla kıvranırken beni umursamamıştı bile, yanımda olmamıştı.

O kitabı oraya bırakarak beni gizliden arayarak ne yapmaya çalışmıştı,hala aklım almıyordu.

Baktığım her yerde fotoğrafları vardı.

Fotoğraflarımız vardı.

Yatağımda onun Harry'si vardı,evin içinde her şeyden habersizce gezen Victor vardı.

Beni terk ettiği günden beri sadece Harry'e sarılıp uyuyordum.
Böyle acımasız bir kadına hala deli oluyordum.

Hiç sevmemiş gibi elimi bırakıp vedasız gideni dilimden de düşüremedim,kalbimden de.
Bana da yazıklar olsun.

Şu fotoğraflara bakarken hep unutuyorum,onun ne kadar tehlikeli olduğunu.

Bana aşkı öğreten insan,nasıl da bu kadar acımasız olabiliyor?

Ayrılık acısı yaşayıp derbeder olan insanları görünce onlarla dalga geçiyordum.
Şimdi onlardan beter gurursuz biri oldum.

Bu sancı ne zaman geçecek bilmiyordum ama hiç geçmeyecek gibi hissettiriyordu.

Onsuz ne yapacağım bilmiyorum sanki Öyküden öncesi yokmuş gibi.

Şimdi ben onsuz yaşamayı nasıl alışacağım?

Bu nasıl bir çaresizlik bilmiyorum.

Belki de annem,Melis olsaydı onların omuzunda ağlardım.

Şimdi hiç gelmeyecek birini bekliyorum,lanet olsun ki gitme sebebini bile bilmiyorum.

Öykü gerçekten bu kadar kötü müydü?

Yoksa ben mi hiç tanıyamamıştım onu?

Ya da kendisi bir oscarlık oyuncuydu.

Düşüncelerim beynimi sikmeye devam ediyordu.

Hava almam gerekiyordu,aşağıya inip arabamın anahtarını aldım.

"Ezel bey dinlenmeniz gerekiyor.Babanız dışarı çıkmamanızı söylemişti,duyarsa çok kızar."diye bağırdı Sevim hanım arkamdan.

"Söylemezsen duymaz."

Arabaya binip müzik açtım.

Çalan şarkı derindendi:

"Yan yana geçen geceler unutulup gider mi?
Acılar birden biter mi?
Bir bebek özleminde seni aramak var ya,
Bu hep böyle böyle gider mi?
Bir bebek özleminde seni aramak var ya,
Bu hep böyle böyle gider mi?
Suya hasret çöllerde beyaz güller biter mi?
Dikenleri göğü deler mi?
Bir menekşe kokusunda seni aramak var ya,
Bu hep böyle böyle gider mi?
Bir menekşe kokusunda seni aramak var ya,
Bu hep böyle böyle gider mi?
Kendine iyi bak, beni düşünme.
Su akar yatağını bulur."
◽️Ahmet Kaya-Kendine İyi Bak

Öyküyle bizim kumsalımızın önüne gelince arabadan indim.
Yerimde duramıyorum,her yer bana dar geliyor sonra kendimi burada buluyorum.

Ne çok anımız vardı burada,düğünümüz bile burada olacaktı.

"Allahım kapattığın o kapıyı çok özledim."diye haykırdım.

Kumsala oturdum.
İçkimden bir yudum alıp sigarayı yaktım.

Ben buradan konuşsam duyar mıydı beni?

Böyle aşkın ızdırabını sikiyim.

Belki de aşka suç bulmamam gerekiyordu.

Ziyan olmakta sevdaya dahildi.

"Gözümde canlanır koskoca mazi
Sevdiğim nerede ben neredeyim
Suçumuz neydiki ayrıldık böyle
Kaybolmuş benliğim, ben ne haldeyim
Gözümde canlanır koskoca mazi
Sevdiğim nerede ben neredeyim
Suçumuz neydiki ayrıldık böyle
Kaybolmuş benliğim, ben ne haldeyim
Efkarım birikti sığmaz içime
Bin sitem etsemde azdır kadere
Gülmeyi unutan yaşlı gözlere
Mutluluktan bir haber ver dilektaşı"

"Biliyorum biliyorum.Öykü bu şarkıyı da çok güzel söylüyor ama benim kadar hissetmemiştir buna inanın."

"Yalnız geldim buraya o yok,bir daha da olmayacak."

Ben denizle konuşuyorum.
Kendi kendimle konuşmuyorum.
Cevap vermesede beni duyuyor.

Belki de iyi bir fikirdi denize anlatmak bunca zaman ona anlattım da ne oldu?

Canımı yakacağını bile bile geldiğim bu kumsal,bütün anılarıma,acılarıma şahit.

"Beni aradı tek kelime etmedi.Ben güzel şeyler duymak istiyorum demedim ki...Sesini duymak istedim,o kadar."

"İntihar edecek biri bile uçurumdan atlamadan önce bir kez olsun manzarayı görmeyi hak eder.Ben o hastane odasında bile onu bir kez olsun göremedim."

"Ben üzülünce çok üzülüyorum,kimseyle de paylaşamıyorum.Şimdi yatayım,sabaha bir şeyim kalmaz diyorum ve sabaha çok şey kalıyor."

Küçük bir çocuk gibi ağlamaya başlamıştım.

Telefonun zırıltısıyla,cebimden çıkardım.

Maalesef Eren Arıyordu...

Meşgule attım.
Aramaya devam etti.

"Ne var Eren?"

"Neredesin kardeşim?"

"Sevim hanım seni mi aradı?"

"Evet aradı ama ben seninle zaten konuşmak istiyordum,önemli bir konu Ezel."

"Başka zaman konuşuruz."

"Ezel lütfen."

"Düğünümüzdeyim."dedim ve telefonu komple kapattım.

Aklı keserse beni bulurdu.

Yaklaşık 40 dakika sonra Eren yanıma oturdu,bir şişe viskisiyle.

"Hastaneye gelmedi,kitabı o almadı dedik ama inanmadın.Çünkü hissettin...
Evet kitap onun işiydi.Günlerce hastanede kaldı,sürekli ağladı.Seni sevdiğini biliyorum."

"Eren sus!Seven insan bunları yapar mı?"

"Adım kadar eminim,bir şey var."

"Bir şey yok,beni hiç sevmedi."

"Madem öyle neden hala onun için acı çekiyorsun?Sen de biliyorsun bir şeyler var."

"Yemin ederim belirsizlik boğazımı sıkıyor."

"Dostoyevski budala kitabında diyor ki:'Senden kaçtı,çünkü seni ne kadar çok sevdiğinin farkına vardı.Senin yanında olmaya gücü yetmedi.'
Yani böyledir insanoğlu,korkar."

"Tanıdığım en zalim korkak.Bir vedayı bir sarılmayı çok gördü bana.Çünkü biliyordu sarılsak geçerdi,darıldık kaldı öyle."

"Ezel bu iş böyle devam edemez.Mahvolmuş bir haldesin.Seni çocukluğumdan beri tanıyorum,üçüncü kez yanımda ağlıyorsun.
Sen,Öykü'yü çok derinlerinde saklıyorsun."

"Benim kalbimi yerinden söktüğü gece,sabahına üşüyerek uyandım.
En sıcak yaz gününde karanlıkta kaldım,ayazda kaldım.
En acısı da Öykü de biliyor benim ne halde olduğumu."

"Ya uğraşacaksın ya da bitireceksin.Belki başkası girecek hayatı..."

"Alışkanlık var işte,yeni birine yer yok.Sabah uyanıp yine onu seviyorum."

"Belki izin versen kendine.Bu kadar acı çekmezsin,zamanla unutursun be kardeşim."

"O yara çoktan kapanırdı ama ben o yaraya gözüm gibi baktım."

"Unutmak da istemiyorsun,ne istiyorsun sen?"

"Yorgunluğum onun omzunda uyurken son bulsun istiyorum."

Şişeyi dikleyip derin derin nefesler aldım.

"İşin kötü yanı boğazını sıkan o elleri çok iyi tanıyorsun Eren."

"Bu çok büyük bir acı.Sebebini bile bilmiyorsun,yaşadığın çok zor Ezel."

"Tarifini bile yapamadığım bir acıyla bıraktı gitti beni."

"Derler ki:'Duyduğu ateşi tarif edebilen,yeterince yanmıyor demektir.' "

"Kim beni kendimden daha fazla kandırdı ki?Nasıl kanmışım ona."

Eren boynuma sarıldı.

"Bir gün sen de geçecek Ezel,Öykü de başlayacak."

"Umarım gün gelir hiç düşünmeden ittiği bana,sarılmak için ağlar."

Sigarayı yakıp derin bir nefes çektim.

"Beraber güldüğümüz günlere ben tek başıma ağlıyorum.Hayat çok adaletsiz Eren.
O anı yaşarken benim anılarla yaşıyorum olmam çok adaletsiz."

"Zaman senin yaranı saracak,sabret kardeşim."

"Bilmiyorsun,hala ilk günkü gibi acıtıyor yokluğu...Zaman ilaç olmuyor yokluğuna.

O günün sabahı biz beraberdik.
Bunun nasıl bir şey olduğunu anlayamazsın Eren.
Hala ben bile anlayamadım.
Benden tebessümle ayrıldığı o gün,bir daha onu göremeyeceğimi nereden bilebilirdim ki?Keşke daha sıkı sarılsaymışım."

Kahkaha atmaya başladım,Eren garip garip bakıyordu.

"Daha sıkı sarılacakmışım.Yanımdayken özlediğim kişiden bahsediyorum ben ya."

Eren'in acıyan gözleri şaşkınlıkla yer değiştirdi.

"Bana kaburgaları sıkacak kadar sıkı sarılmayı öğretenle,bin merdiven çıksam ulaşamayacağım mesafeyi gösteren aynı kişi."

"Anlaşılan dayanmak zorundasın."

"Ben dayanabiliyor oluşuma da kızgınım."

"Bütün ev onunla anıların,o evi sat.Hayır dersen de bari evdeki fotoğrafları kaldır.Her yer fotoğraf bu şekilde olmaz."

"Onlar bana kalan tek şey,bunu asla yapamam.
Onu hissediş uğrunaydı bunca delilik,bile isteye yandım ben."

"Bu acı bir gün son bulacak Ezel."

Cevap vermedim,içkimden içmeye devam ettim.

"Unutmak zorundasın."

"Kirpik uçlarına kadar aşık olduğun biri varsa 'unutmak' kelimesini unutacaksın."

"Ben seni anlamaya çalışıyorum ama hissettiklerini asla bilemem."

"Ateş düştüğü yeri yakıyor.Ben düştüğüm yerde yanıyorum.
Hissettiklerimi hissetmediğin için her gün dua etmen gerekir.Bu acının tarifi yok..."

İçkimi dikledim,gözyaşlarım daha da şiddetlenmişti.

"Omzunda ağladığım,kucağında uyuduğum,kalp atışını bile dinlediğim birinden bahsediyorum ben.Basit biri değil,hiç değil."

"Bir gün her şey çok güzel olacak Ezel."

Dokundu saçlarıma,ellerime ama en güzeli dokundu yüreğime,hiç silinmeyecek dokunuşları olan kadın.

Continue Reading

You'll Also Like

49.2K 2.7K 15
28 yıl önce karıştırılmış bir binbaşının hikayesi.Ben Asena Doğu namı değer Kızıl Dağların Kızılı ismini duyanların korkudan titrediği kadın Bu ben...
52.4K 2.4K 21
Tesadüfen yolları kesişen avukat kızın ve askerin yaşadıkları zorluklar, aynı zamanda beraber geçirdikleri güzel vakitler... Kitaptaki olayların hiçb...
45.6M 2.1M 86
Korkmuyordum, ne karanlıktan, ne gürleyen gök gürültüsünden, ne de bana zarar verebilecek bir insandan. Çünkü ben karanlıktım, ben gürleyen göktüm...