VUSLAT

De hayattbse

8.3K 326 24

Derin bir nefes aldı Ağça. Özlemişti. Ailesini,arkadaşlarını,mahallesini. Kaçtığı adamı özlemişti. Ondan... Mai multe

Tanıtım
Bölüm 2
Bölüm 3
Bölüm 4
Bölüm 5
Açıklama

Bölüm 1

2K 61 3
De hayattbse

Sabah gözlerini dışarı top oynayan çocukların sesine açmıştı Ağça. Bu gürültüyü bile özlemişti. Tabi iki üç ay sonra hâlâ aynı fikirde mi olurdu orası belli değildi. Derin nir nefes alıp pencereye doğru yürüdü ve top oynayan çocukları izlemeye başladı. Uzaktan gelen bir ses onun tüm dikkati dağıtmış kalbininin hızını arttıran adama bakmıştı. " Atın bakim abinize topu." " Şşş Serkan o nasıl topa vurmak öyle ben size böyle mi öğrettim" diyip çocuklarla çocuk olmuştu bile Barbaros. Ağça ne yapıcaktı nasıl davranacaktı bilmiyordu. Topun ona doğru geldiğini görünce refleks olarak elini uzatıp tuttu topu Ağça " Yavaş olsanıza oğlum ya Ağça ablanıza gelseydi top" diye bağırmıştı çocuklara. Serkan da cevap olarak " Abi topu sen attın ya" Barbaros bir şey dememiş sadece ters ters bakmakla yetinmişti. " Günaydın " dedi Barbaros içi farklı dışı farklı konuşuyordu. Ağça hafif başını eğip " Günaydın Barbaros " dedi. Ona bu zamana kadar hiç abi dememiş onu abisi olarak görmemişti. Ağça daha fazla orda durmayıp elini hafif sallayıp içeri geçmişti. Geçer geçmez derin bir nefes aldı. Bu Aşk ona artık fazla geliyordu.

İşlerini halledip aşağı indi annesinin ellerinden çıkan mis gibi yemekleri görünce aç olduğunu hisseti. Abisinin yanına oturdu. Tam başlayacaktı ki annesi eline vurup " Kızım beklesene misafir var Allah Allah" diyip önüne dönmüş ama Ağça misafiri duyunca tırnaklarını çıkarmıştı. " Ne misafiri anne ya ne misafiri ben döndüm. İlk günüm bugün birde misafir mi çağırdın sen " diye kızdı. Tam o sıra da Barbaros içeri girmiş " Aşk olsun Aygül teyze misafir miyim ben senin için kalbim kırıldı bak " Barbaros şaka yapmıştı ama Aygül hanım buna içerlenmiş hemen gidip Barbarosa sarılmıştı. " Ay hiç olur mu öyle şey " diyip tabağını doldurmaya başlamıştı Barbarosun. Abisi ağzı dolu halde konuşmaya başlayınca yüzünü buruşturarak baktı Ağça ona " Ya şu ağzın da yemek varken konuşma " abisi çocuk gibi ağzındakileri ona gösterince bu sefer bir tepki de Barbarostan gelmiş kafasına zeytin yemişti. " Kahvaltıdan sonra denize gidelim ya değişiklik olur " dedi. Abisi arkadaşlarına mesaj atarken Ağça da kendi arkadaşlarına mesaj atmıştı.

Ağça üstünü giyinmiş son kez aynadaki görüntüsüne bakıp çıkmıştı. Tam o surada odasının karşısında ki banyodan da Barbarosun çıkmasıyla ikisi de ne yapacağını şaşırmış öylece kalakalmışlardı. İlk konuşan Barbaros oldu. " Eee annem geldi de bugün gün varmış bize de deniz de yiyelim diye birkaç bir şey koydular " dedi. Ağça başını sallayıp onayladı onu. Aşağı indiklerinde Barbarosun annesini görünce yanına gidip sarıldı. " Hoşgeldin Yasemin teyze " diyip yanına oturdu. Ağça konuşuyordu ama Yasemin hanım onu pek dinliyor gibi görünmüyor kendi içinden hayaller kuruyordu. Allah biliyor ya hep Ağça gibi birisinin gelini olmasını ister ve dua ederdi. O kadar temiz ve iyi kalpli bir kızdı ki tam ailelerine layık diye düşünürdü. Biraz sohbet muhabbet derken üç arabayla peş peşe denize gitmişlerdi.

Denize gelir gelmez herkes kendini serin suya atmak istercesine üstündekileri çıkarmış ama Barbaros Ağça'ya bakakalmıştı.

( Ağça )

( Barbaros )

Yumruklalarını sıkmadan yapamadı Barbaros. Nasıl da güzeldi meleği. Daha o kıyamıyor ki hangi akla hizmet gelmişlerdi ki. Düşündükleriyle kendine gelmek için silkelenip arkadaşlarının yanına doğru yürüdü.
Ağça'nın yanlarına tanımadığı bir kızın gelmesiyle durdu. Hemen arkasından abisi de gelmiş kıza sarılıp Ağça'nın karşına geçmişti. Abisi kem küm ederken Ağça elini kıza uzatıp ben Tuna'nın kardeşiyim dedi. Kız Ağça'nın elini sıkmayıp sarılmasıyla ilk şaşırsa da o da karşılık vermişti aynı şekilde. " Memnun oldum. Bende kız arkadaşı Tuğçe" Dedi. Ağça zaten bunu anlamıştı.  Herkes denize girmiş eğlenirken Ağça ve Tuğçe derin bir sohbetin içine girmişti. Abisi bu durum karşısında rahatlarken gözü Barbarosa kaydı. Arkadaşı düşünceli görünüyordu bir sıkıntısı vardı ama sorup sıkmicaktı onu o gelip anlatırdı zaten. Barbaros bakışlarını Ağça'ya kaldırmıştı. Nasıl da güzeldi sevdiği birkaç yıl uzak kalmıştı ondan hasretti ona. Derin bir nefes alıp denize doğru yürüdü. Ağça Barbarosa bakmış derin bir nefes almıştı Tuğçe de onun baktığı yöne bakıp gülümsemiş Ağça' ya da göz kırpmıştı.

Ağça bir süre daha Tuğçe ile sohbet ettikten sonra abisi sevgilisini alıp götürmüştü. Yalnız kalınca gözlerini kapatmış güneşin tadını çıkarmaya başlamıştı. Bir süre sonra gözlerini açınca gözleri sevdiği adamla buluştu. Ağça uzandığı yerden doğrulup eline güneş kremini aldı. Her tarafına sürüp bir tek sırtı kalmıştı. Barbarosa bakıp " Sırtıma sürer misin ?" Diye sordu. Barbaros bir cevap vermeden ayağa kalkıp Ağça'nın arkasına oturdu. Eline sıktığı kremle birlikte yavaşça sırtına sürmeye başladı. Derin bir nefes alarak yutkundu sevdiği yanındaydı ama aslında bir o kadar da uzaktı. Barbaros aklına gelen soruları nasıl soracağını düşünüyordu. Bi anda " Sevgilin var mı ?" Diye sordu. Ağça duydu soruyla birlikte dondu kaldı. " Sürdüğün için teşekkürler. Ve hayır sevgilim yok " dedi. Yan dönerek Barbarosla karşı karşıya geldi. Barbaros duyduğu cevap karşısında rahatlamıştı. " Peki sevdiğin birisi var mı " Ağça bakışlarını Barbarosa kaldırıp " Sevdiğim biri var " dedi. Barbaros duyduğu karşısında bu sefer rahatlamamış tam tersine sinirlenmişti. Sevdiğim kelimesi ağzına ne kadar da yakışıyordu ama kendisi için değildi bu bir başkası içindi. Bununla birlikte kalbinin sızladığını hissetti. Anladım der gibi başını salladı. Ağça Barbarosun gözlerinde ki ifadeyi anlamadı. " İşlerin nasıl " Barbaros düşüncelerinin arasında " Bir mimarın işleri nasıl olursa öyle " dedi. Ayağa kalktı eline tesbihini alarak hızla yürümeye başladı. Ağça oflayarak denize girdi. Buraya gelmek sanki ona iyi gelmemiş gibiydi. Sürekli onu düşünüp duruyordu. Çalışmaya başlasa iyi olucaktı. Ağça psikoloji mezunuydu. Ve bölümünü birincilikle tamamlamış bir öğrenciydi. Eve gidince bu konuyu konuşsa iyi olucaktı.

Eve geldiklerine iki kardeş de yorgundu hemen odalarına çekilip uyumuşlardı. Ağça uyandığında saat gece yarısını bile geçmişti. O kadar yorgundu ki annesi bile yemeğe kaldırmamıştı. Acıktığı için mutfağa inip bişeyler atıştırdı. Odasına çıkıp küçük terasına geçti ve karşı eve bakmaya başladı. Karşı evde Barbaros oturuyordu. Bu sıra da Barbarosunda uyku tutmamış geldiklerinden beri Ağça'nın dediklerini düşünüp duruyordu. O da kendi odasını balkonuna çıkmasıyla Ağçayla göz göze gelmesi bir oldu. Telefonunu çıkarıp mesaj yazmaya başladı " Neden uyanıksın Ağça " diye sordu. " Gelir gelmez direk uyumuştum çok yoruldum. Şimdi bişeyler yemek için kalktım ama doyamadım çok neyse sen niye uyanıksın?" Dedi. Ve ona bakmaya başladı. Barbarosun kaşlarını çatıldı ne yani yemek yememiş miydi şimdi " Hadi hazırlan bişeyler yemeye gidelim seninle.  " dedi. Ağça suratına bakıp onayladı. Ailesi bir şey demezdi arada böyle yaparlardı. Abisinin odasına gidip " Tuna biz Barbaros bir şeyler yemeye gidicez gelicek misin " diye sordu. Tuna da " Hayır siz gidin " diyip arkasını dönerek uyumaya devam etti. Ağça ayakkabılarını giyerken keşke kabul etmese miydim diye düşünmeye başlamıştı bile. Dışarı çıktığında Barbaros arabanın yanında onu bekliyordu Ağça " Yürüyelim ya " dedi hafif mızmız bir şekilde Barbaros hafif tebessüm ederek başıyla onayladı onu. Yürürken Ağça Barbarosun kolun girmişti. Sevdiğinden uzak durmicaktı gün gelicekti onu sevdiğini de söylicekti fakat daha zamana ihtiyacı vardı. Barbaros Ağça'nın yakınlığından dolayı mutlu olmuştu. Uzak bakılınca iki sevgili gibi görünüyorlardı. Ağça mesafe istemiyordu ne olursa olsundu diye düşünerek başını Barbarosun omzuna koydu. " Eee nereye götürüyorsun beni bakalım " dedi. Barbaros da gülerek kulağına yaklaştı ve " Kokoreç " dedi. Ağça sevinçle ufak bir çığlık attı " Sen birtanesin " dedi.
Kokoreççiyle geldiklerinde Barbaros hemen onlar için sipariş vermişti. Ağça " Ya ben çalışmak istiyorum. Daha bizimkilere demedim ama sıkılırım evde ben öyle hem boşuna da okumadım. " dedi. Barbaros kafasını salladı " Haklısın. Sen konuş tamam derlerse ben bakarım bir şeyler ne istiyorsun tam " diye sordu. Ağça biraz düşündü hafif gülümseyerek " Şimdilik bir yerde çalışsam da olur ama daha sonrasında kendi iş yerimde çalışmak istiyorum " diye konuştu. Barbaros başını salladı " Tamamdır sen merak etme " dedi. İkisi de birbirlerini seviyordu fakat ikiside bunu bilmiyordu. Ağça bugün ona sorulan sorunun aynısını ona sordu " Sevgilin ya da sevdiğin var mı ?" Barbaros denize bakarak " Hayır sevgilim de yok sevdiğim de " ikisininde kalbi sızlamıştı. Ağça sevgilisinin olmamasına sevinmişti fakat kendisinin de sevdiği olmasını istemişti. Barbaros ya sevdiğim yon diyerek kalbini sızlatmıştı. İkisi birbirlerinden habersiz birbirlerine olan aşklarından yanıp tutuşuyorlardı. Yemeklerini yedikten sonra tekrar yola koyuldular. Ağça'nın evine geldiklerinde Ağça Barbarosa dönüp " Çok teşekkürler sen olmasan açılıktan ölücektim herhalde." Dedi gülümseyerek. Barbaros da " Ne demek her zaman " dedi. Ağça Barbarosa bir adım yaklaşarak sarıldı  ona olan sevgisini anlatmak istercesine. Barbaros da aynı şekilde karşılık verdi. Ayrıldılarında ikisi de aynı anda iyi geceler dediler. Birbirlerine gülümseyip evlerine girdiler. Barbaros belki bir iki saat öncesine kadar uyuyamamıştı ama şimdi huzurla yatıcaktı.

Continuă lectura

O să-ți placă și

2.6M 90.2K 41
Tek gece de mi? Tek gece de mi olmuştu bu? "Ya birşey söylesene!" "Ne diyeceğimi bilemiyorum." O gecenin ardından yaklaşık 2 ay geçmişti. Baş dönmes...
386 82 4
Hassas biri olmasına rağmen sürekli kalbine yara bandı olan genç bir öğretmen . Soğuk ve aşılması zor olan kalbinin anahtarını genç bir öğretmene te...
MELANKOLİ De Ig: hainmango

Ficțiune adolescenți

7.3M 420K 84
Sevdiği çocuk yerine yanlışlıkla okulun serserisine yazan Ece, başına çok büyük bir bela aldığını fark ettiği an onu engeller. Fakat her şey için ço...
1.1K 87 11
Bir kadın gelir, hayatını kurtarır. Bir adam gelir, hayatını değiştirir.