*BOŞLARI ALALIM*
Derin: AYYY
Derin: Gratiste indirim varmış!
Eymen: Bunun bizi alakadar eden kısmı tam olarak neresi?
Derin: Sadece ben sana laf sokabilirim, sen değil.
Eymen: Bu ne abi gönül rahatlığıyla karşılık vermemize izin de yok.
Derin: Off kes bi. Gratiste indirim varmış diyorum buna sadece ben mi heyecanlandım?
Eren: Evet.
Ada: Ay ben de heyecanlandım aşko.
Turna: Ben heyecanlanmadım.
Derin: Sen erkek olacakmışsında son anda dönmüşsün zaten seni heyecanlandırması garip olurdu.
Turna: Beni Eymen zannettin heralde Derinciğim?
Derin: Bu aralar çok laf sokasım var kanka herkesi iğnelemek istiyorum.
Eymen: Sen gerçekten ruh hastasısın.
Derin: İltifatın için teşekkürler :)
Derin: Eeee ne zaman gidiyoruz gratise?
Sevde: Sen tek başına gidersin hiç gelemem.
Derin: Siz çok kötü insanlarsınız..
Defne: Vallahi benim de ilgimi hiç çekmiyor gratis.
Derin: AMA KIRMIZI RUJLARDA %50 İNDİRİM VARMIŞ.
Defne: Ne zaman gidiyoruz?
Derin: Aferin.
Meriç: Ben de gelmek istiyorum!
Derin: Ay süper!
Turna: Meriç sen gidemezsin.
Meriç: Ama neden?
Turna: Orda bir sürü kız var gerek yok.
Meriç: :)))))))))))))))))))))
Derin: Saçmalama be tabii ki gelecek hep birlikte gidiyoruz itirazı olan?
Ada: Ben okeyim.
Defne: Kırmızı rujlar beni bekler.
Eren: Eve haciz gelmemesi için birinin seni frenlemesi gerekiyor o yüzden mecbur geliyorum.
Ayaz: Defne nereye ben oraya.
Eymen: Kızlar nerede ben orada tabii ki geliyorum.
Sevde: Benimde kapatıcım bitmişti zaten geleyim bari.
Deniz: Eğlence için geleceğim.
Turna: Derin inşallah istediğin fondoten tükenmiştir.
Derin: TÖVBE DE ÇABUK!
Turna: :)
Derin: Sen görürsün.
Meriç: Ya biz de gidelim lütfen lütfen.
Turna: Offf.
Turna: Tamam.
Derin: Yeeeeyyy!
Derin: O zaman gidiyoruz.
Turna: Gidelim bakalım.
》》》
"Oha lan!"
Meriç etrafa şaşkın gözlerle bakarken diğer erkeklerin de ondan bir farkı yoktu.
"Mahşer meydanı mübarek."
"Benim için cennet gibi kanka. Bir sürü kız var lan! Bundan sonra favori mekanım burası. Derin, tüm gratis indirimlerine beraber gidebiliriz."
Eymen'e gülerken Derin üzgünce gülümsedi.
"Olur."
"Niye laf sokmadın?"
Şaşkınlıkla konuştuğunda omuz silkti.
"Sokasım gelmedi."
Ardından mağazaya ilerlediğinde Eren de peşinden ilerlemişti.
"Bir şey diyeceğim, burada neden çok fazla kız var?"
Defne korkulu gözlerle mağazaya baktığında ben de gözlerimi oraya çevirmiştim. Ortam resmen savaş alanı gibiydi.
"Erkekler Mac'in Studio Fix fondotenini beklemedikleri için burada değiller mantık olarak."
Şaşkınlıkla Deniz'e baktık. Ulan ben söylediği markayı bilmiyordum bile. Muhtemelen kızlar beni şuan yuhlayacak fakat makyajla işim olmadığı için bilmiyorum, üzgünüm.
"Bu marka benim neden kafamda yer edinmiş ki? Neyse, ultura zeki hafızamın bana bir oyunu muhtemelen."
Havalı bir biçimde konuşup omuz silktiğinde mağazaya girmiştik. Tüm kızlar elindeki sepetlere üçer beşer makyaj malzemesi atarken, erkekler gibi şaşkınlıkla onları izliyordum. Defne, her bulduğu standtan kırmızı ruj alırken Derin elindeki fondoteni Eren'e sürmeye çalışıyordu. Ada ise rimelleri test ediyordu. Sevde Maybelline standından kapatıcı bakarken Meriç'in dürtmesiyle ona döndüm.
"Bana rimel sürsene."
Sevimli yüz ifadesine güldüm.
"Hadi vallahi çok canım istedi."
"Bacım böyle sevgiliyi bulamazsın. Bırak rimel sürdürtmeyi zorla geliyor benimle."
Aşağı yukarı bizim yaşlarımızdaki kız samimi bir şekile konuşurken güldüm. Sevgilisinin kolundan çekelerken çocuk bu durumdan hiç hoşnut değildi. Bu hallerini anne ve küçük çocuğa benzetmiştim.
"Sende aklın varsa kendini kurtarırsın bilader bu batağa düşen kurtulamıyor çünkü."
Sarışın çocuk zorla kızım peşinden giderken bizden uzaklaşmışlardı. Gülerek Meriç'e döndüm.
"Böyle sevgililerden olmadığım için şükret bence."
Dudak bükerek konuştu.
"Benim sevgilim olduğun için her gün şükrediyorum zaten."
Ulan..
Gözlerimi kaçırarak makyaj malzemelerine çevirdim.
"Ay ne kadar güzel bir... Ne acaba bu?"
"Ah be cahil. Bronzer o bronzer."
Yüzümü buruşturarak elimdeki şeyi yerine koydum. Kendimi burada aşırı bilgisiz hissediyordum ve Derin bunu sürekli hatırlatıyordu.
"Ay Eren sana rimel sürebilir miyim!?"
Ada heyecanla elindeki rimeli havaya kaldırırken aramızda ufak bir bakışma geçti. Dikkatlice onları izlerken Ada kendine gelerek dudağını ısırdı.
"Şey.. Yani ben.. Kirpiklerin çok güzel olduğunu için şey oldu-"
"Sürebilirsin."
Şaşkınlıkla Eren'e baktık. Bizim tanıdığımız Eren, böyle bir şeye asla ama asla izin vermezdi. Derin ona her seferinde yalvarıyordu ama o bundan hiç hoşlanmıyordu.
"Gerçekten mi?"
Ada şapşal gülümsemesiyle konuşurken Eren gülümseyerek başını salladı.
"Gözümü çıkarma ama sakın tamam mı?"
Fells geçirerek onları izlerken mutluluktan içim kıpır kıpırdı.
"Tamam.."
Ada mutlulukla onaylarken Eren'i köşedeki tabureye oturtup rimeli kirpiklerine sürmeye başladı.
"Arkadaşlar pis görümce duygularım inanılmaz devrede şuan. Eren'e yıllardır rimel sürmek istiyorum ve her seferinde beni tersleyen çocuğa şuan Ada rimel sürüyor. Eren de Ada'ya aşık bu doğru değilse gelin benim yüzüme tükürün."
Derin taramalı tüfek gibi hızla konuşurken Eymen araya girdi.
"Hadi bakalım bir tanesini daha verdik hayırlı uğurlu olsun."
"Garibim her şeyden habersiz.. Kendini ateşe atıyor, yazık."
Deniz üzgünce konuşurken Meriç onaylamıştı.
"Bu kızın 2 tane abisi var onu bırak kurunun yanında yaş da yanacak biz de bok yoluna gideceğiz."
"Kardeşimi kimseye dövdürtmem ben!"
Derin kaşlarını çatarak konuşurken Eymen'in cevabı gecikmemişti.
"Vallahi kurban olduğum ben de bromu kimseye dövdürtmek istemem ama söz konusu Ada olunca çok kıskanç olabiliyorlar."
"Orası öyle ama birbirlerini severlerse bunun karşısında ne Atakan abi ne de Efehan abi durabilir."
Defne'nin konuşmasıyla erkekler kabullenerek başlarını sallamıştı.
"Bitti!"
Ada sevinçle Eren'in önünden çekilirken onlara baktık.
"Off aşko çok harikasın şuan."
Eymen dalga geçerek konuştuğunda Eren göz devirdi.
"Ya siz bunu neden sürüyorsunuz cidden? Kirpiklerimin üzerinde 500 kilo varmış gibi hissediyorum."
"Kanka senin kirpiklerde maşallah yani bir göz kırpsan kum fırtınası olur."
Meriç'e gülerken Eren gözlerini kırpıştırmaya devam ediyordu.
"Nasıl çıkacak şimdi bu?"
"Çıkmayacak."
"Ne!"
Eren dehşetle konuşurken kahkaha atıyorduk.
"Şaka be korkma."
Derin elinde mendille Eren'in kirpiklerini silerken Ada gülümsüyordu.
İkisi birbirine inanılmaz yakışıyordu ve umarım olurlardı.
Yaklaşık iki saat boyunca alışveriş yaptıktan sonra Allah'ıma şükürler olsun ki gratis denen bataklıktan çıkabilmiştik.
"Derin vallahi evlatlık vereceğim seni, çok ciddiyim. Annemlere ben yeterim sen çok fazla geliyorsun."
Eren her zamanki söylenmelerine başlarken Derin onu umursamayarak yürüyordu.
"Buraya hep gelelim olur mu çok güzel kızlar var burada."
Eymen arkamızda kalan mağazaya dönüp dönüp bakarken Derin çirkefçe konuştu.
"Orası makyaj mağazası, çirkin kız olamaz zaten. Hepsi makyaj güzeli."
"Keşke bunu derken yüzündeki 3 ton makyajı da hesaba katsaydın.."
Ortamda sessizlik oluştuğunda gözlerimiz Eymen'e çevrildi.
"Oha bir dakika, ben laf soktum şuan da. Çok garip.."
Kendi kendine konuşması ardından Derin sinsice gülümsedi.
"Tabii, bir beynin olmadığı için laf sokabilmen sana da garip geliyordur."
Gülüştüğümüz sırada Eymen'in yüzü düşmüştü.
"Gene yenildim anasını satayım."
"Üzülme be canım, başka şeylerde kazanırsın belki."
Meriç sırıtarak kolunu Eymen'in omzuna attığında Derin koluma girmişti.
"Ben bu enişteden tırstım bak, her şeyi biliyormuş gibi geliyor."
Gözlerini kısarak Meriç'e bakarken konuştum.
"Belki de biliyordur."
"Bilmesin bilmesin. Zaten Eymen salak, anlayamaz. Meriç anlamasın diye bir dövmediğim kaldı çocuğu."
Ona güldüğüm sırada Ada da Derin'in diğer koluna girmişti.
"Vallahi ya. Nasıl kıyıyorsun? Ben yüzüne bakınca miyavlayasım geliyor. Öyle tatlı."
Gülümseyerek Ada'nın yanağını sıktığımda Derin yüzünü buruşturdu.
"Sizin gelmiyor mu?"
"Benim dövesim geliyor."
Derin'in ardından koluma giren Defne konuştu.
"Benim sürekli sarılasım geliyor.."
"Bende arada bir götünü mıncırmak istiyorum, öyle bir sevgi."
"Pis sapık!"
Aramıza ne zaman girdiğini anlamadığımız Meriç sahte bir şaşkınlıkla konuşurken kızlar gülüyordu.
"Duydun değil mi?"
Yüzüm yavaştan kızarmaya başlarken sırıttı.
"Götümü mıncırmak istediğini mi? Evet, duydum."
Ellerimle yüzümü kapattığımda gülerek sarıldı.
"Mıncırabilirsin.."
"Meriç!"
Sinirle konuştuğumda kahkaha atmıştı.
"Iy burası vıcık vıcık sevgili oldu."
Eymen bize ve Defne ve Ayaz'a iğrenç bakışlar atarken Derin'in fısıltısını duydum.
"Aptal, biz de böyle olabilirdik aptal."
Gülmemi tutamazken Eren bıkkın bir şekilde konuşmuştu.
"Allah aşkına tansiyonum düştü benim, bir yemek falan yiyelim nolursunuz."
"Bence de yiyelim, ben de acıktım."
Ada'nın desteklemesi gecikmezken AVM'nin en üst katı olan yemek katına doğru ilerlemiştik. Ve şansımıza yürüyen merdivenler bozuktu.
"Birde 4 kat çıkacak mıyız anasını satayım zaten bacaklarım ağrıyor."
"Kızlara yürümektendir."
Derin, normal bir ifdeyle lafını sokarken Eymen alıştığı için sadece göz devirmişti.
Bunların sevgili hallerini aşırı merak etmeye başlamıştım. Umarım bunlar da sevgili olurdu..
Selaaaam. Canım çok bölüm atmak istedi djxjsuxhsh
Sınıfta Meriç'e benzeyen bir arkadaşım var. Yanlışlıkla aşık olacağım diye korkuyorum msjxjsnxhshxhdh dua edin olmayayım.
Sizi seviyorum, öptüm KOCAMAN😘