Kırık | Texting

By YazanMuallime

138K 10.8K 2.1K

0507...: Arkamdan telesapık demişsin, kalbim büküldü. 0507...: Telesapık ne lan! Az orijinal ol pirinç salat... More

Kırık ~ 1
Kırık ~ 2
Kırık ~ 3
Kırık ~ 4
Kırık ~ 5
Kırık ~ 6
Kırık ~ 7
Kırık ~ 8
Kırık ~ 9
Kırık ~ 10
Kırık ~ 11
Kırık ~ 12
Kırık ~ 13
Kırık ~ 14
Kırık ~ 15
Kırık ~ 16
Kırık ~ 17
Kırık ~ 18
Kırık ~ 19
Kırık ~ 20
Kırık ~ 21
Kırık ~ 22
Kırık ~ 23
Kırık ~ 24
Kırık ~ 25
Kırık ~ 26
Kırık ~ 27
Kırık ~ 28
Kırık ~ 29
Kırık ~ 30
Kırık ~31
Kırık ~ 32
Kırık ~ 33
Kırık ~ 34
Kırık ~ 35
Kırık ~ 36
Kırık ~ 37
Kırık ~ 39
Kırık ~ 40
Kırık ~ 41
Kırık ~ 42
Kırık ~ 43
Duyuru!
Kırık ~ 44
Kırık ~ 45
Duyuru!
Kırık ~ 46

Kırık ~ 38

2.1K 168 6
By YazanMuallime

Merhaba♥️
"Kırık"
Otuzsekizinci bölümüyle sizlerle.

🌻
"Kül kedisi" ne ithafen....
🌻

"Hayalin ne Kırık?"

Oflayarak "Daha kaç kez soracaksın?" dedi Korhan.

"Sen söyleyene kadar." Güldü.

"Gidince mi görsen acaba?"

"O da mantıklı bir yol tabi." Durdu.

"Ama benim adım Afra Kuzguner." Dedi.

"Soyadın güzelmiş." Dedi ve güldü Korhan.

"Seninki daha güzel." Yürümeye devam etti "Hem adıma da çok yakışır. Afra Değirmenci." Güldü.

Elini alnına atıp "Yolun sonu nikah masası." dedi.

"Oha!"

"Lan nikah dairesine mi gidiyoruz?"

Kaşlarını çattı "Ama bu saatte açık olmaz ki" dedi.

Aralarındaki mesafeyi kapatarak Afra'nın elini tuttu Korhan.

Kalpler de ilk kez tutuşan eller gibi alev aldı.

"Sakin ol! Nikah dairesine değil sahile gidiyoruz."

Ellerine baktı Afra. Dili tutulmuştu.

Sadece gülümsedi.

"Seninle sahilde ateş yakacağız." dedi ve yürümeye başladı.

Afra Sevinç'le "Marshmallow da kızartalım mı?" dedi.

"Nasıl bir mide bu?"

"Yerken göreceğim ben seni!"

"Senden bana kalırsa!" dedi ve güldü.

Afra, Korhan'ın omzunu ittirerek "Seni pislik!" dedi.

Onu sinirlendirmek hoşuna gitmişti Korhan'ın. Afra bilmiyordu ki, Kırıkların Efendisine büyük bir koz vermişti.

"Gel şu marketten, on paket Marshmallow alalım. Sana dokuz tanesi anca yeter, bir paketi de benim."

"Yuh, Kırıkların Efendisi!"

"Sen beni iyice obur yaptın ya!" Kollarını göğsünde birleştirip, tıpkı bir çocuk gibi dudaklarını büzdü.

"Hayır, obur yapmadım. Marshmallow canavarı yaptım!" dedi Korhan gülerek.

Afra yumruğunu havaya kaldırıp "Şunu yersin bak!" dedi.

"Ne olur vurma, çok korktum!" Kahkaha attı.

"Kıyamam ki zaten." dedi Afra. Bunu söylerken kullandığı ses tonu Korhan'ın çok hoşuna gitti.

"Ses tonundan öperim."

Afra'nın yanakları al al olurken, Korhan da söylediğinin ardından utanıp bakışlarını yere indirdi. Heyecandan yerinden çıkacak gibi atan kalbine aldırmadan "Utanmandan öperim." dedi bir çırpıda.

Korhan, harelerini sevdiği kızın harelerine çevirip gözlerinin içi gülerek baktı. Kollarını Afra'nın bedenine sararak sıkıca sarıldı. Sıcak nefesi Afra'nın kulağına çarparken "İyi ki geldin!" dedi.

"Ben hep buradaydım, sen iyi ki geldin."

İki genç, aşk sarhoşu olmuş bir halde marketten yiyecek içecek alıp sahile doğru ilerledi. Korhan etraftan topladığı çalı çırpı ile küçük bir ateş yaktı. Ateşin yanına oturdular sarılarak.

"Bu şimdiye kadar olan en güzel doğum günüm." Kafasını yukarı kaldırıp  Korhan'ın yanağına bir öpücük kondurdu.

"Çok teşekkür ederim en güzel hediyem."

Afra konuşurken Korhan'ın gözleri, Afra'nın dudaklarına kaydı. Heyecanlandı birden. Derin bir nefes aldı.

Aralarındaki çekim kaçınılmazdı.

Korhan hafifçe ilerledi.

Afra belli belirsiz bir hareketle aradaki mesafeyi biraz daha azalttı.

Nefesleri çarptı birbirine.

Korhan'ın köz olmuş dudakları, Afra'nın alev almış dudaklarına belli belirsiz değdi.

Aşk, tutkuya kavuşmak üzereydi.

"Sana şarkı söylesem?" dedi Afra boğuk bir sesle. Durdu, "Bana Marshmallow kızartır mısın?" dedi.

Korhan kendine geldi birde. Hızla geri çekilip yüzüne düşen sarı saçlarını geri attı.

"Be..ben özür dilerim." dedi şaşkınca.

Afra gülümsedi. Kendini suçlu hissetmesine üzülmüştü. En sevecen ses tonunu takınarak "Bir suçun yok ki özür diliyorsun." Dedi ve "Çok sevdiğimden..." diye ekledi.

Sevdiği için korkmuş, bu anın daha sonraya erteledi.

Uzun zamandır ilk kez böyle bir hisse kapılan Korhan, saniyeler önce gerçekleşecek olan tutkulu kısımı dayanabileceği en uzak zamana erteledi.

"Bu zımbırtı nasıl kızartılıyor?"

Afra kahkaha attı. Paketi açarak içinden bir tane Marshmallow çıkartıp çöp şişe geçirdi. Yanakları gibi cayır cayır yanan ateşe çöp şişi tutup biraz bekledi. Hazır olduğunu düşündüğü zaman çekti, çöp şişi soğuması için hafifçe sallayarak Korhan'a uzattı. Tadından tereddüt etse de Afra'yı kırmayarak kızarmış Marshmallowu eline aldı.

Afra'nın hadi ye bakışlarını fark edince bir ısırık aldı. Biraz durdu. Değişik bir tadı vardı. Ama güzeldi. Kalanı da ağzına atıp yedikten sonra tadından iyice emin oldu.

"Bu mükemmel bir tatmış!"

"Bir tane daha yapsana!"

Yeni bir Marshmallow alıp şişe takarken "Ben sana ne demiştim!" dedi Afra.

Ağız tadına her zaman güvenirdi. Artık Korhan da Afra'nın ağız tadına güvenmişti.

Afra bir şarkı mırıldanarak kızartmaya devam etti paketteki Marshmallowları.

Koca bir paket Marshmallowu kızartıp yediklerinde ikisi de kumlara uzandı yan yana.

"Hepsini sen yedin, bana sadece tane düştü!" dedi Afra mızmızlanarak.

Afranın dediği gibi koca paketi neredeyse tek başına yiyen Korhan "Hadi be ordan! Asıl senden bana sıra gelmedi." dedi.

"Seni vicdanın affetsin. Midendeki kızarmış Marshmallowlar şahit be!"

Birden Afra'ya döndü Korhan. Afra da ona dönmüştü. Burunları birbirine çarptı. İkisi de aynı hızla geri çekildi. Uzun uzun susup bakıştılar.

Afra'nın çantasından telefonun sesi duyulunca sessiz romantizm bozuldu. Oflaya puflaya kalktı Afra yerden.

"Ne var Nursima?" Dedi. Sonra durdu. Korhan'ın kendisini bir öküz olarak tanımasını istemezdi.

"Efendim güzel kardeşim?" diye düzeltti.

"Ne!" dedi Afra telaşla. Telefonu kuşağından çekip hışımla saate baktı.

"Yuh!"

Ne olduğunu anlamayan Korhan, yerden doğruldu ve anlamayan gözlerle Korhan'a baktı.

"Ne çabuk geçti ya!" diye hayıflandı Afra.

"Tamam kapat, geliyorum. İdare edin."

Korhan'ın şaşkın bakışlarını gidermek için telefonun ekranını ona çevirdi. Ekranda kendi fotoğrafını gören Korhan gülümsedi.

"Neden güldün, bir saate ölmüş olacağım için mi?"

"Ekranında fotoğrafım var." dedi Korhan munzurca.

Telefonu hızla geri çekip "Saat 00.30!" dedi.

"En az yarım saat önce evde olup külkedisine dönüşmem gerekirken ben hala buradayım. Ölüm fermanım imzalandı!"

Telaşla ayaklanan Afra'ya eşlik eden Korhan "Bugün senin doğum günün. Kızmazlar." dedi.

"Hem ben konuşurum."

"Ben diyorum ölüm fermanım imzalandı sen diyorsun ben konuşurum. Bu sadece eylemi hızlandırır!"

Afra'yı daha fazla telaşlandırmak istemeyen Korhan "Tamam hadi hızlı olalım. Belki hala şansın vardır." dedi.

Ateşi dikkatlice söndürdü.

"Ben giderim senin bırakmana gerek yok."

Afra'nın yerdeki çantasını alıp, elini ellerine kenetledi.

"Yürü!"

Bölüm sonu...

Continue Reading

You'll Also Like

1.7M 68.7K 55
"0549******: Umarım iş telefonumu meşgul etmen için geçerli bir sebebin vardır. (20.13) Afra: OHA! OHA! OHA! (20.13) Afra: Koskoca Kuzey Taşoğlu bana...
2M 120K 64
Ulaş: Ev alma, komşu al demişler. Işık: Öyle mi demişler. Ulaş: Öyle demişler. Alacağım seni kendime. Mecburuz.
6.1M 198K 99
Karan Haznedaroğlu. 27 yıldır her istediğini elde eden, sadece adıyla bile bütün kapıları açabilecek bir adam. Şimdi her şeyden çok istediği bir şey...
160K 6.9K 26
Damla: Dedem doğum yaptı, taksi param da yok bana bi 400 ateşler misin yakışıklı? Yakışıklı: Deden doğum yaptı? Yakışıklı: Tanıştığımızı sanmıyorum...