YN: Yorum yapmayı unutmayın,
iyi okumalar.
Medya bölümle alakasız , ama şu saç rengi beni delirtti...
2 hafta sonra +yazar anlatımından
"Taehyung sunbae."
Taehyung cübbesini düzelterek Yerin'e baktı.
Gülüp Yerin'in saçlarını karıştırdı.
"Alt sınıf olduğunuz için siz çiçek falan taşıyacaksınız değil mi?"
"E-evet, seni görmek istedim."
Yerin ağzından kaçırdığı için kendine lanet okuyup beceriksizce gülümseyerek Taehyung'a baktı.
"İyi yapmışsın."
Çoğu zaman Taehyung'un umursamazlığına şükrediyordu çünkü pot kırıp duruyordu.
"Neyse, sonra görüşürüz!"
Taehyung Yerin'e el sallayıp önüne döndü ve dönmesiyle dibinde biten Yoongi'den dolayı bir adım sendeledi.
"Sen ne ara geldin?"
"Mezuniyetini kaçıracağımı düşünüyordun?"
Taehyung'un omuzlarında toz olmasa bile elini sürttü.
"Çok yakışmış , aslında cübbe mal gibi bir şey yakışmış olmasını da anlamıyorum."
Taehyung gülerek Yoongi'nin belini kavrayıp kendine çekti.
"Hadi ya."
"Çok yakınız şu an."
"Her zamanki halimiz."
Taehyung burnunu Yoongi'nin saçlarına sürtüp tanıdık nane kokusunu içine çekti.
"Taehyung bilmem farkında mısın toplumsal alandayız."
"Olsun."
"Sorun olmaz mı?"
"Olmaz."
Yoongi omuz silkip kollarını Taehyung'un omzuna dolayarak yanağına bir öpücük bıraktı.
"Seulgi'nin evinde mezuniyetten sonra parti var."
"Biliyorum, geliyorsun değil mi?"
"Sen?"
"Evet."
"Ben de."
Taehyung anons yapıldığında Yoongi'nin boynunu öpüp çağırılan yere gitti.
Yoongi beyaz saç tutamlarını arkaya atınca onu hem kıskanmak hem de epey yakışıklı olduğu için hayran olmak arasında kalan kızlara göz kırpıp Taehyung'u en rahat görebileceği sıraya geçti.
***
"Okul birincisi Kim Taehyung, şaşıran var mı?"
Baekhyun gülerek söylediğinde herkesten olumsuz anlamda sesler geldi.
Taehyung gülüp arabayı Seulgi'nin evinin önüne durdurdu.
"Şimdi, herkes yardım edecek biliyorum ama Taehyung koltuğa oturup uyursan seni öldürürüm hep aynı şeyi yapıyorsun."
Evet planı da buydu zaten.
"Bakarız."
Seulgi ters ters bakarken arabadan inip Yoongi'nin omzuna kolunu attı ve Seulgi'nin evinin önünde durdular.
Seulgi zar zor bulduğu anahtarla kapıyı açtı ve içeri girdiler.
Taehyung yiyeceklerle dolu büyük poşetleri masanın üstüne bırakıp tezgahın yanındaki taburelere oturdu.
Elbette hepsini Taehyung almıştı.
"Baek ve Yoongi abur cuburları koyun. Şu hoparlörlerin yerini değişeceğim , Taehyung gel şuraya!"
Taehyung oflayarak yerinden kalkıp Seulgi'nin gösterdiği büyük hoparlörlerin yanına gitti.
"Bir insanın evinde neden bu kadar büyük hoparlörler olur ki?"
Seulgi omuz silkip konulacak yeri işaret etti.
Taehyung kolaylıkla hoparlörleri koyup daha fazla işi olmadığını düşündüğü için tekrar mutfağa gitti.
"Masaları iyi ki dünden koymuşum."
Seulgi kendini tebrik ederek içkileri çıkardı.
Yoongi ve Baekhyun cipsleri araklaya araklaya doldururken kocaman paketlerden birinin yarısını yemişlerdi bile.
"Ne yapıyorsunuz siz?"
Baekhyun ellerini havaya kaldırarak karşılarında dikilen Taehyung'a baktı.
Yoongi ise kafasını bile kaldırmamıştı.
"Cips."
Yoongi işaret edip yemeye devam etti, Baekhyun azar yiyip yemeyeceklerini merak ediyordu.
Taehyung birden gülümseyerek Yoongi'yi belinden tutarak kendine çektiğinde Baekhyun hayretler içerisinde ikisine bakmaya başladı.
"Yoongi yerinde başkası olsa ağzımıza sıçardı!"
Kendi kendine söylenerek diğer paketleri açtı.
Taehyung ise onu duymuyor gibi Yoongi'nin dudaklarına dudaklarını bastırmıştı.
"Aish, ben gidiyorum."
Baekhyun kendi kendine sansür yaparak tatlıları almak için mutfağa gitti.
Yoongi'nin dudakları arasından mırıltı gibi bir ses çıkınca Taehyung gülümseyerek alt dudağını ısırıp çekiştirdi ve geri çekilip tekrar dudaklarını bastırdı.
Yavaşça dudaklarını ayırdıklarında ikisinin de dudakları kızarmıştı, Yoongi gülerek kaşlarını çatıp masadaki suyu kafasına dikti.
"İşine dön , dikkatimi dağıtma benim."
Taehyung gülerek kollarını Yoongi'nin ensesine öpücükler bırakırken konuştu.
"Eve mi gitsek? Sonra geliriz."
"Hayır, Seulgi'ye yardım edeceğiz."
"Bence ettik."
Yoongi oflayarak Taehyung'a döndü.
"Evde ne yapacağız?"
Boş anına denk geldiği için düşünmeden sormuştu bu soruyu.
Taehyung gülerek belindeki ellerini sıkılaştırdı.
"Ne yapmak istersin? Ben yatakta bir aktivite düşünmüştüm ama farklı fikirlere her zaman açığım."
"Sen... Cidden sapıksın."
"Ne alakası var?"
"Taehyung , kes sesini."
Taehyung pes etmeyip ondan uzaklaşan Yoongi'nin önüne tezgaha oturdu.
"Kaçıyor musun sen?"
"İşim var benim."
Taehyung elindeki cips paketlerine bakıp kaşlarını kaldırdı.
"Baek yapar."
Tezgahta Yoongi'yi kendine çekerken Yoongi kaşlarını çatarak onu durdurdu.
"Taehyung, sapıtma."
"Yoongi-ah, sıkıldım."
Yoongi içinden çığlık atıyor olsa da omuz silkip önüne döndü ve yere dökülmüş cipslere baktı.
Cipsleri toplayıp çöpe attı ve çikolataları kırıp tabağa dizmeye başladı.
"Bitter mi onlar?"
"Sanırım."
Yoongi bir tane ağzına atıp onaylar biçimde kafasını salladı.
"İstiyor musun?"
Taehyung kafasını salladığında Yoongi bir tane paketi açıp Taehyung'a uzattı.
"Teklifim hâlâ geçerli."
"Hâlâ reddediyorum."
Taehyung tezgahtan kalkıp Yoongi'nin ağzına bir tane çikolata koydu.
"Sana çikolata bile verdim."
"Taehyung, neden şeker verip çocukları kaçıran herifler gibi davranıyorsun?"
"Kedileri kaçıran bir adamım ben."
Yoongi gülerek kafasını kaldırdı.
"Sus artık."
"Öp."
Yoongi ona hayretler içinde baktı.
"Millet seni çok ciddi falan sanıyor şu halini videoya çekip göstermek lazım aslında."
"Ama bu sana özel."
"Bu gün pek bir sevgi dolusun , hasta falan mısın?"
"Canım seni istiyor."
"Canına sıça..."
Taehyung gülerek Yoongi'nin çenesinden tutup bakışlarını buluşturdu.
Yüz ifadesi birden ciddileştiği için Yoongi afallamıştı.
"Eve gidelim."
"Cidden sus artık."
Yoongi söylenerek tekrar tezgahın önüne gitti.
Bitterleri bitirdiğinde beyaz çikolataları açtı ve onları kırıp dizmeye başladı.
Yoongi çikolataları dizerken bir anlığına kafasını kaldırıp Taehyung'a bakmıştı, bir insan çikolata yerken neden çekici görünürdü?
Hafif esmer teni tavandaki beyaz ışıktan dolayı parlıyordu, kırmızı saçlarının hafif dağınık görüntüsü ona fazla erkeksi bir hava veriyordu.
Yoongi kırmızının en güzel tonunun Taehyung'un saç rengi olduğunu düşündü, ona çok ama çok yakışıyordu.
Beyaz bir gömlek giymişti, altına da siyah küçük yırtıkları olan bir kot.
Gömleğin yakasını aşırı fazla açık bırakmamıştı aslında , ama Yoongi'ye sanki çıplakmış gibi geliyordu.
Ve bu görüntü bir kolunu koltuğa dayamış elindeki çikolata kalıbını ağır çekimde ısırıyordu sanki. Çikolatayı ağzına aldıktan sonra bir süre beklettiğini fark etti, ağzının içinde gezdirdikten sonra yutuyordu.
Bunu düşünürken Taehyung'u baştan aşağı süzüp dudaklarını yaladığından bir haberdi tabi.
En azından Taehyung başka yöne bakıyordu.
"Şu an beni soydun."
"Ne?"
"Bakışlarınla soydun diyorum."
"Sana bakmıyordum."
Taehyung ciddi misin der gibi bakınca Yoongi pes ederek gözlerini kaçırdı.
Taehyung gülümseyerek Yoongi'yi izlerken gözlerini kapatarak içeri giren Seulgi tüm atmosferi dağıttı.
"Baekhyun ayıp şeyler yaptığınızı söyleyip sizi evden kovmamı istedi bu doğru mu?"
Öksürüp devam etti.
"Gözlerimi açayım mı?"
"Baekhyun ne saçmalıyor?"
Taehyung'un sert sesine karşılık içerden Baekhyun bağırdı.
"Ben bir şey demedim!"
"Yalan söyleme!"
"Yalan değil! Demedim ben bir şey!"
Yoongi ve Seulgi gülerek Taehyung ve Baekhyun'un atışmasını izlemeye başladılar.
"İçerden cırtlak sesine bağıracağına buraya gelsene sen?"
"Sen benim sesime cırtlak mı diyorsun?!"
"Evet."
(YN:Taehyung yamuldu.)
Baekhyun sinirle içeri girip gözlerini kısarak Taehyung'a baktı.
"Çabuk lafını geri al."
"Hayır."
Baekhyun , Taehyung'un kafasına hızla yastıklar atarken yastıklar ona mermi hızı ve sertliğinde geri dönünce bir anda ava giderken avlanmış gibi olmuştu.
Ters ters bakarak kafasına çarpıp yere düşen yastıkları ayağıyla ittirdi.
"Sen toplayacaksın Taehyung."
"Meşgulüm."
"Ne işin var?"
Taehyung ve Yoongi birbirlerine bakarak salak salak güldüklerinde Baekhyun oflayıp yastıkları yerden kaldırmaya başladı.
***
bölümü atmayı unutmuşum asdfslzşlspa.