Orién : ANKA ATEŞİ | KADER AT...

By oykutzcn

4.6M 415K 139K

Külkedisinin prensese değil, Anka'ya dönüşme hikayesi. Sonsuzluğa kanat çırpan otuz kuşun öyküsü.| Elena'nı... More

1.Bölüm
2.Bölüm
3.Bölüm
4.Bölüm
5.Bölüm
6.Bölüm
7.Bölüm
8.Bölüm
9.Bölüm
10.Bölüm
11.Bölüm
12.Bölüm
13.Bölüm
14.Bölüm
15.Bölüm
16.Bölüm
17.Bölüm
18.Bölüm
19.Bölüm
20.Bölüm
Yeni bölüm değil :)
Orién 2 yaşında!
21.Bölüm
22.Bölüm
23.Bölüm
24.Bölüm
25.Bölüm
26.Bölüm
27.Bölüm
28.Bölüm
29.Bölüm
30.Bölüm
31.Bölüm\1
31.Bölüm\2
32.Bölüm
33.Bölüm
34.Bölüm
35.Bölüm
36.Bölüm
37. Bölüm
38.Bölüm
39.Bölüm
40.Bölüm
41.Bölüm
42.Bölüm\1
42.Bölüm\2
43.Bölüm\1
43.Bölüm\2
44.Bölüm
45.Bölüm
46.Bölüm
47.Bölüm
48.Bölüm
49.Bölüm
Kitap hakkında
Kitap hakkında 2\İmza günü.
İmza günü :)
RAFLARDA :)
ORIEN 3 YAŞINDA!
ORIEN 4 YAŞINDA :)
KADER ATEŞİ / 1. BÖLÜM
Kader Ateşi / 2. Bölüm
KADER ATEŞİ / 3. BÖLÜM
KADER ATEŞİ / 4. BÖLÜM
KADER ATEŞİ / 5. BÖLÜM
KADER ATEŞİ / 6. BÖLÜM
KADER ATEŞİ / 7. BÖLÜM
KADER ATEŞİ / 8. BÖLÜM
KADER ATEŞİ / 9. BÖLÜM
KADER ATEŞİ / 10. BÖLÜM
KADER ATEŞİ / 11. BÖLÜM
KADER ATEŞİ / 12. BÖLÜM
KADER ATEŞİ / 13. BÖLÜM
KADER ATEŞİ / 14. BÖLÜM
KADER ATEŞİ / 15. BÖLÜM
KADER ATEŞİ / 16. BÖLÜM
KADER ATEŞİ / 17.BÖLÜM
KADER ATEŞİ / 18. BÖLÜM
KADER ATEŞİ / 19. BÖLÜM
KADER ATEŞİ / 20. BÖLÜM
KADER ATEŞİ / 21. BÖLÜM
KADER ATEŞİ / 22. BÖLÜM
KADER ATEŞİ / 23. BÖLÜM
KADER ATEŞİ / 24. BÖLÜM
KADER ATEŞİ / 25. BÖLÜM
KADER ATEŞİ / 26. BÖLÜM
KADER ATEŞİ / 27. BÖLÜM
KADER ATEŞİ / 28. BÖLÜM
KADER ATEŞİ / 29. BÖLÜM
KADER ATEŞİ / 30. BÖLÜM
KADER ATEŞİ / 31. BÖLÜM
KADER ATEŞİ / 32. BÖLÜM
KADER ATEŞİ / 33. BÖLÜM
KADER ATEŞİ / 34. BÖLÜM
KADER ATEŞİ / 35. BÖLÜM
KADER ATEŞİ / 36. BÖLÜM
KADER ATEŞİ / 37. BÖLÜM
KADER ATEŞİ / 39. BÖLÜM
KADER ATEŞİ / 40.BÖLÜM
KADER ATEŞİ / 41.BÖLÜM
KADER ATEŞİ / 42. BÖLÜM
KADER ATEŞİ / 43. BÖLÜM
KADER ATEŞİ / 44. BÖLÜM| CENAZE
KADER ATEŞİ / 45. BÖLÜM
KADER ATEŞİ / 46. BÖLÜM
KADER ATEŞİ / 47. BÖLÜM
KADER ATEŞİ/ 48. BÖLÜM
KADER ATEŞİ / 49. BÖLÜM
KADER ATEŞİ/ 50.BÖLÜM
KÜL | 1. bölüm
KÜL| 2. Bölüm
KÜL| 3. Bölüm
KÜL| 4. BÖLÜM
KÜL| 5. Bölüm
KÜL| 6. Bölüm
KÜL| 7. Bölüm
KÜL| 8. Bölüm
KÜL| 9. Bölüm
KÜL| 10. Bölüm
KÜL| 11. Bölüm
KÜL| 12. Bölüm
KÜL| 13. Bölüm
KÜL| 14. Bölüm
KÜL| 15. Bölüm | Orién 5 yaşında!
KÜL| 16. Bölüm
KÜL| 17. Bölüm
KÜL| 18. Bölüm
KÜL| 19. Bölüm
KÜL| 20. Bölüm
KÜL| 21. Bölüm
KÜL| 22. Bölüm
KÜL| 23. Bölüm
KÜL| 24. Bölüm
KÜL| 25. Bölüm
KÜL| 26. Bölüm
KÜL| 27.Bölüm
KÜL| 28. Bölüm
FİNAL

KADER ATEŞİ / 38. BÖLÜM

25.8K 3K 3.3K
By oykutzcn

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın lütfen :)

*

Yeni bölüm: +210 vote/ +1500 yorum.

*

Tatil boyunca güçlerim üzerine çalışmıştım. Kızlar da tatillerini kısa kesmiş, bana yardım edebilmek için Orién'e dönmüşlerdi. Herkes bana yardım edebilmek için çabalıyordu.

Kızlar, Samantha ile birlikte evimize yapılan büyünün ne olduğunu bulmaya çalışıyor, Kraliçe Joelna bu büyüyü yapabilecek güçte büyücüleri arıyor, onları sorgulatıyordu. Komşu krallıklara bile haber yollamış, onlardan yardım istemişti. O büyüyü yapan her kimse sadece Orién'de değil, çevredeki tüm ülkelerde aranıyordu.

Edmond en eski büyüleri bile araştırıyor, eski Orién lisanından çeviriler yaparken oldukça zorlanmasına ve çoğu zaman masasının üzerinde uyuyakalmasına rağmen asla bırakmıyordu.

Nate, Jeff, Tyler, Lucas ve Andore ise isyancılarla ilgili tutulmuş tüm belgeleri okuyorlardı.

Kral Boeyroth, ufacık bir güce bile sahip olan herkesi sorgulatıyordu.

Ailemin başına gelenleri herkes öğrenmişti. Sürdürülen çalışmadan herkesin haberi vardı. O yüzden bu olayla bağlantılı olanların kaçması ihtimaline karşı ülke sınırları ve boyut kapıları kapatılmış, farklı şehirlerde yürütülen çalışmalar için giden yetkililerle birlikte ülkenin dört bir tarafına askerler gönderilmiş ve oradakiler de bilgilendirilmişti.

Ben ise neredeyse hiç uyumadan güçlerim üzerine çalışıyordum. Daha önce fark etmediğim bir ayrıntı bulabilmek ya da görüşümü genişletebilmek için aynı anılara tekrar tekrar gitmek zorunda kalıyordum. Bu ilk başta beni çok zorlasa da, zamanla daha da güçlenmemi sağlamıştı. Anne ve babamla yeni birkaç anıya sahip olsam da, bunu bize yapanlarla ilgili en ufak bir ipucu bulamıyordum.

Kral ve kraliçe, Orién'in çok büyük olduğunu ve isyancılardan bir iz bulmanın aylar sürebileceğini, sabırlı olmam gerektiğini söylese de olamıyordum. Benim için yaptıklarının ne kadar büyük bir şey olduğunu farkındaydım. Çok fazla asker farklı şehirlere gönderildiği için, Orién ve saray şu an en korumasız günlerini yaşıyordu ve bunun aylarca sürmesine izin veremezdim.

Yine geçmişteki anlardan döndüğüm bir anda gözlerimi açtığımda Nate ile karşılaştım. Salondaki koltuklardan birinde otururken, o da sehpayı çekip tam karşıma oturmuş beni izliyordu. Ona baktığımda gülümsedi ve sonrasında dudağıma nazik bir öpücük kondurdu.

"Uyanık olduğunu tahmin etmiştim."

"Saat kaç?" diye sordum. Odalardaki ışıkların sönmesine bakılırsa kızlar uyumuştu bile.

"Gece yarısını çoktan geçti. Uyumayacak mısın?"

"Kızların bugün çıkardıkları notları okumadım hâlâ. Okuduktan sonra uyuyabilirim. Sen beni kontrol etmek için mi geldin?"

"Evet, çünkü içimden bir ses hâlâ uyumadığını ve yarınki yeni yıl balosuna katılmayı düşünmediğini söyledi. Ben de, öyleyse gidip Elena'yı yatağına yatırıp yarın gelmesi gerektiğini söylerim, hem de güzel bir iyi geceler öpücüğü alırım dedim," dediğinde, beni gülümsetmeyi başarmıştı.

"Bu iyi geceler öpücüğün," deyip Nate'i öptüm. "Ayrıca haklısın, yarın gelmeyi düşünmüyorum," dediğimde Nate'in yüzü düştü.

"Elena," dedi, ciddi bir konuşma yapacağı zaman takındığı tavır ve ses tonu ile. "Yarın tüm komşu krallıklardan, hatta çok uzaklardan bile misafirlerimiz olacak. Geçen senenin neredeyse iki katı kişi gelecek. Neden biliyor musun? Orién'de bir şeyler olduğunu biliyorlar. Normalde bilmemeleri gerekiyordu ama tüm ülke nasıl öğrendiyse onlar da öğrendiler. Böylece hepsinin isyancıların geri döndüğünden de haberi oldu. İşte bu yüzden geliyorlar. Öğrenmek ve kontrol etmek için. Yarın her zamankinden daha güçlü, daha ihtişamlı bir duruş sergilememiz gerekiyor. Orada senin de olman gerekiyor çünkü hem senin gelecekteki kraliçemiz olacağını, hem de kader olduğunu biliyorlar."

"Güç gösterisi yapmamız gerekiyor yani?"

"Onun gibi bir şey. Ne olursa olsun üstesinden gelebildiğimizi ve idare edebildiğimizi göstermemiz gerekiyor. Dışarıdan farklı görünebilir ama aslında her şey yolunda, hayat aynı şekilde geçmeye devam ediyor imajı sergilemeliyiz. Emin ol yaşananlardan annem de çok etkilendi ama bunu yapmak zorunda."

"Ben de zorundayım değil mi? Gelecekte kraliçe olmak istiyorsam ne olursa olsun orada olmalıyım çünkü kraliçe olmak budur?" diye sorduğumda, Nate şaşırmıştı.

"Seni bir şeyi yapmaya asla zorlamayacağımızı bildiğini sanıyordum."

Sesinde şaşkınlığın yanında kırgınlık da vardı.

Uzanıp yanağını okşadım.

"Zorlamak anlamında söylemedim sevgilim, gereklilik anlamında söyledim. Kusura bakma, kendimi ifade edemeyecek kadar yorgunum. Merak etme, orada olacağım. Sadece gelecekteki kraliçe ya da kader olarak değil, çırak çocuk Nate'in sevgilisi Elena olarak da geleceğim."

Nate, yanağındaki elimi tutup gülümsedi. "Bunu uzun süredir duymuyordum sanırım."

"Sanırım o günleri özledim," dediğimde, "Bazen ben de özlüyorum," dedi.

Aklıma gelen fikirle, diğer elimi de diğer yanağına koydum. "Bir şey deneyeceğim. Gözlerini kapat."

Nate hiç sorgulamadan gözlerini kapattı. Ben de kapatıp, anılarıma odaklandım. Gözlerimizi açtığımızda, şehirdeydik.

Nate inanamayarak etrafına bakındı. "Vay canına!"

"Bunu ilk kez yapıyorum," dediğimde, hayranlık dolu gözleri bana döndü.

"İnanılmazsın."

"Bana bakma, etrafına bak."

Nate ile şehirde ilk kez karşılaştığımız güne gelmiştik.

Çaprazımızdaki Jeff, Lucas ve Tyler, onları hayranlıkla izleyen genç kızlar eşliğinde dart benzeri bir oyun oynuyorlardı.

İleriden, yanımda Shanny ve Amy ile birlikte ben geliyordum.

Nate ise manavda eline aldığı üç elmayı havada döndürmeye çalışıyordu. Elmayı düşürmeden önce zorlukla tutup yerine bıraktı. Sıkıntı ile etrafına bakınırken beni görüp, kendi kendine gülümsedi.

"Sıkılıyordun ve beni görünce kendine eğlence bulduğun için sevindin, değil mi?" dedim, gülerek.

"Hayır," dedi Nate, elimi tutup. "Günlerdir aklımdan çıkmayan kızı gördüğüm için mutlu olmuştum."

Jeff bir anda bağırdı. "Sen hile yapıyorsun!"

Amy'nin beni dürtüp onları işaret ederek bir şeyler söylemesini ve Shanny ile güldüğümüzü gördüğünde, "Bizi fark etmiştiniz yani?" dedi.

"Hayır," dedim. "Amy, Lucas'ı fark etti. Ben seni birazdan göreceğim."

Nate, ben yaklaşırken her hareketimi takip ederek, manavın önünden geçtiğim sırada seslendi.

"Pişşt!"

Ben ona bakmadan yürümeye devam ettim.

Tekrar seslendi.

"Pişşt!"

Ve ona dönmek üzereyken kocaman bir elmayı bana attı. Alnıma çarpmadan önce elmayı yakaladığım andaki şaşkınlığım karşısında ikimiz de kahkaha attık.

"Daha önce hiçbir kıza böyle yaklaşmamıştım," dedi Nate, hâlâ gülerken.

"Sen çok kötüsün," dedim, omzumla ona hafifçe vurarak.

"Hayır," dedi. "Bu ne biliyor musun? Yanımda olmana gerek yok, yanıma yaklaşman bile Nate olabilmeme yetiyor. Veliaht prens Nate değil, sıradan Nate."

Ben bu sözleri karşısında kalbimin erimemesi için dua ederken ekledi: "Tabii günlerdir hayalini kurduğum kız önümden öylece geçip giderken ne yapacağımı bilememiş ve panikle aklıma ilk gelen şeyi yapmış da olabilirim."

Ben ona gülerken, Nate, diğer Nate ve Elena'ya döndü. "Bak, burası favorim. Şimdi beni tehdit edeceksin."

Evet, onu gerçekten de tehdit etmiştim. İlerideki sinirli Elena'nın ağzından o sözler dökülürken, ben umutsuzca alnıma vurdum.

"Beni sinirlendirmemeni tavsiye ediyorum çünkü aramızdaki kasaların seni koruyacağını sanıyorsan, yanılıyorsun!"

Nate buna gülerken, ben utanarak, "İnanamıyorum," dedim.

Nate tekrar bana baktı. "Haklıydın aslında."

"Çok güçlü bir element sahibini ve veliaht prensi tehdit ettiğimi bilmiyordum. Ayrıca haklı falan değildim, o sıralar güçlerimin yerinde yeller esiyordu."

"Güçler mi? Güçler kimin umurunda Elena? Ben senden bahsediyorum. Beni senin aşkından kimse koruyamazdı. Bu dünyada en büyük tehdit sendin bana."

Manavın önündeki Nate ve Elena atışmaya devam ederken, "O nasıl oluyor?" diye sordum.

"Aşkıma karşılık vermemiş olsaydın ne yapardım bilmiyorum. Bu denli büyük bir aşk, büyük bir risktir."

Koluna sarılıp, kafamı omzuna yasladım.

"Bu dünyada sana aşık olmayacak tek bir kız bile yok."

"Aslında evet, bu konuda kendime güvenirim," dedi, hafif bir küstahlıkla. Sonra büyük bir tatlılıkla ekledi: "Ama senin farklı olduğun metrelerce uzaklıktan bile belli oluyordu."

O anıdaki Elena, Amy ve Shanny yanımızdan geçerken, manavdaki Nate arkalarından seslendi.

"Ufak bir ikramdı sadece!" Cevap alamayınca ekledi: "Rica ederim!"

"Bu yüzden mi bana aşık oldun?" diye sordum.

"Yalan söylemeyeceğim, güzelliğin büyük bir şoktu benim için. Ama sana aşık olmamı sağlayan şey başkaydı. Ne olduğunu biliyorsun, değil mi?"

"Biliyorum."

Biz gittikten sonra Nate'in ne yaptığını merak ettiğim için onu izledim. Manavdan çıkmış, gülerek arkamızdan bakıyordu. Jeff, Tyler ve Lucas yanına gelmişti.

"Bu o kız," dedi.

"Anlattığından daha güzel," dedi Tyler.

"Yalnız belli ki dişli biri," dedi Lucas.

Jeff, Nate'in omzunu sertçe tuttu. "Ben sevdim bu kızı."

Nate arkamızdan bakarken, hiç birini duymuyor gibiydi. Jeff'in omzundaki elini çekip, "Ben birazdan gelirim," diyerek peşimizden yürümeye başladı. Ellerini arkasında birleştirmiş etrafına bakarken bizi takip ettiğini belli etmemeye çalışıyor ama bunu çok belli ediyordu. Aslında o kadar keyifli görünüyordu ki bu onun umurunda değildi.

Bundan sonrasını biliyordum. Kötü anlara geçiş yapmadan gözlerimi kapattım. Açtığımda tekrar Lermont'taki odamdaydık.

Bunu yapmak beni normal görülerin yorduğundan iki kat daha fazla yormuştu. Vücudumun hafifçe titremeye başladığını belli etmemek için ellerimi Nate'in yanaklarından çektim.

Nate, halinden o kadar memnundu ki anlamamıştı.

"Bu harikaydı!" dedi, hayranlıkla. "Yapabildiklerin beni hayrete düşürüyor."

"Bazen bende bile aynı etkiyi yapıyor."

Nate'in gözleri aklına gelen bir fikirle parladı. Muzip bir tavırla, "Hani göl evine gitmiştik ya, o geceye de gidebilir miyiz? Hani diğerleri gölde yüzüyorlardı, biz seninle odada baş başa?" diye sorduğunda hem şaşırmış hem de gülmüştüm.

"Tabii ki hayır!"

Omzunu silkerek, "Şansımı denemek istedim," dedikten sonra ayağa kalktı. Ben de ayağa kalktığımda belimden tutarak beni kendine çekti. "Madem eski anımıza gidemiyoruz, biz de yarın yenisini oluştururuz."

Kanın yüzüme hücum ettiğini hissedebiliyordum.

"Az önce geç olduğunu ve yatmam gerektiğini söylememiş miydin?" dediğimde gülüp elimi tuttu.

"Tamam tamam. Hadi gidip seni yatıralım öyleyse."

"Sen daha fazla geç kalmadan git, o işi ben hallederim," dediğimde, yönünü merdivenlerden kapıya çevirdi.

"Hemen yatacaksın ama."

"Hemen yatıp uyuyacağım."

Kapının önünde beni son kez öptükten sonra gitti. Koridordan dönene kadar arkasından baktım. Koridordan dönüp gözden kaybolduğu anda kolyem parladı.

Continue Reading

You'll Also Like

111M 4.5M 157
''Birlikte belanın içine batabileceğimiz kadar battık. Ve şimdi, seni bırakmayacağım... Benimle misin?'' --- Zeynep, kendini yeni okuluna başladığı...
4.1M 270K 56
Reklam yorumları yapmayın. "Bir sabah uyandım ve hayatım hiç olmadığı kadar farklıydı." 18 yaşına geldiğinde özel bir soydan geldiğini öğrenen bir k...
27.7M 1.3M 81
"Aklım almıyor," diye söylendi kendi kendine, beni aniden kavradığı elimden yeniden kendine çekti ve dudaklarını saçlarıma bastırdı. "Ben sana böyle...