Taehyung oturmuş, mutlu bir şekilde Hoseok'la yemek yiyordu ta ki Duke'ün tuvalete gitmesi gerekene kadar.
"Endişelenme Tae, ona izin verebilirim... Ugh Tae."
Hoseok arka bahçeyi gösterdi. Taehyung merakla bakmaya kalktı.
Jungkook mum ışığında oturmuş, kitap okurken meyve ve peynir yiyordu.
Taehyung'u farkettiğinde gülümseyip el salladı.
"Lanet pislik."
"Affedersin Hobi."
Taehyung sürgülü kapısını açtı ve Jungkook'a doğru yol aldı.
"Bu da neyin nesi?"
"Havuz kenarında basit atıştırmalık."
"Kendi havuzunun kenarında yapamaz mıydın?"
Jungkook kendi tarafına baktı ve havuzun üzerinde ayın yansımasını gördü.
"Oh, bir havuzum olduğunu bilmiyordum."
Taehyung gözlerini devirdi ve kollarını göğsünde çaprazladı.
"Git."
"Ah, hayır."
Taehyung yola çıkmadan küçük çocukların yaptığı gibi tepindi.
"Git!"
"Tae?"
İki adam da dikkatini dışarı çıkan Hoseok'a çevirdi.
"O kim?"
"Sinir bozucu komşum. Sana bahsetmiştim."
"Ohhh."
Jungkook sırıttı.
"Tanıştığıma memnun oldum."
Hoseok tereddüt etti ama sonra Jungkook'la el sıkıştı.
"Prenses, neden sen ve arkadaşın bana katılmıyorsunuz?"
"Senin prensesin değilim."
"Oh, benim olduğunu demeyecektim ama düşündüğün hoşuma gitti."
Jungkook ona göz kırparken Taehyung'un yüzü yanıyordu. Jungkook'un oturduğu sandalyeye biraz daha yanaşıp onu itti. Jungkook ağır çekimde havuza düşerken gözleri büyüdü. Hoseok ve Taehyung'un gülmekten gözleri yaşardı.
"Geldiğim için çok eğlendim Tae, seni yarın tekrar ziyaret etmem gerek."
"Tamam."
Taehyun içeri yürüdü ve Hoseok' a hoşçakal dedi. Dışarı gitti ve iyi olduğuna emin olmak için Jungkook'a bakındı.
Onu göremediğinde bir miktar panikledi. Boğuldu mu... Hayır. Akla gelmez bir şekilde Jungkook'un evine gitmeye karar verdi. Çitlerden atladı ve paravan kapı vasitasiyla içeri yürüdü.
"Vay, bu aslında hoş."
Taehyung siyah, beyaz temalı eve baktı. Odadaki herşey samimi ama lüks bir his veriyordu. Üst kattaki odaya girdi.
Jungkook'un odası gibi görünüyordu. Etrafında dönüp dışarı çıkmak üzereyken itilip yatağa sabitlendi.
"Bunun seksi olmasını istiyorum."
•••