Gece her ne kadar uyuklamam zor olsa da yine de uykuya dalabilmiştim.Yatmadan önceki yaşananlar şimdi bile tüylerimi diken diken etmeye yetiyor.
Ne zamandır ilk defa birbirimize soğuk davranmadık.Özledim.Yani onu değil.Arkadaş olmamızı.Biliyorum suç benim ama siz de aynı şeyleri yaşasanız ne yapardınız ?
Benim yaptığım şey kaçmak oldu.Ondan etkilenmemek için kendimden uzaklaştırdım.Her ne kadar uzaklaştırma konusunda iyi olsam da etkilenmeme işinde o kadar başarılı değildim.
Tamam artık inkar etmiyorum benden büyük olmasına aldırmadan , ondan hoşlanıyorum.
Hadi ama siz de benim yerimde olsanız etkilenmemek elinizde olmazdı.İnsanı kendinden geçiren bakışları ve kendine çeken kokusuyla beni ona bağımlı yapmıştı.
Ama unutmayın bu bizim aramızda sır.Kimse bilmiycek...
Yataktan kalkıp banyoya doğru ilerledim.Yüzüme su çarparken ondan hoşlandığım gerçeğiyle suratımda oluşan gülümsemeyi engelliyemedim.
Odaya dönüp dünkü kıyafetlerimi giydim.Aynada saçlarımı düzeltip çantamdan rimelimi ve eyeliner 'ımı çıkardım.Yenisini yaptığımda iyi görünüyordum.
Bu sabah babam geliceği için kahvaltı yapıp direk çıkmam gerekir herhalde çünkü saat kaçta geliceğini bilmiyordum.
Alt kata inmeden gözüm Ateş'in kapısına takıldı.Sonra kafamı çevirip merdivenlere yöneldim.Bahçe kapısını açık gördüğüm için o tarafa yöneldim.
Kemal amca bir elinde kahvesi diğer elinde gazeteyle beni fark etmemişti.Sevim teyze ise bahçede ki çiçeklere bahçıvan ile bakıyordu.
-"Günaydın " dedim gülümseyerek.İkisi de başlarını bana çevirip gülümsediler.
-"Günaydın tatlım " dedi Sevim teyze.
-"Günaydın Derincim " diye de Kemal amca söyledi ve gazetesine geri döndü.Beyaz hasır bahçe takımından tekli koltuğa otururken Sevim teyze de Kemal amcanın yanına oturdu.
-"Biz kahvaltımızı erken yaparız Derincim ama sen Ateş ile birlikte yaparsın.Sorun olmaz dimi ? "dedi Sevim teyze gülümserken.Bende ona gülümseyip
-"Hayır Sevim teyzecim sorun olmaz Ateş kalktı mı ? " dedim.
Yani merak ettim.Sonuçta belki erken kalkıp bir yere gitmiştir ne belli.
-"Kalkmadı canım zaten şimdiye kadar Ateş'i uyandırabilen birisi çıkmadı " dedi ve güldü.Kemal amca da güldü ve başını sallayarak onayladı.
Ya demek Ateş erken uyanamıyo.Onun hakkında öğrendiğim küçük bir bilgi daha.Nedense onu tanımak istiyordum.Her şeyiyle...
-"Anladım " dedim ve bende onlar gibi güldüm.
-"Eve gelen herkes onu uyandırmaya çalışır.İstesen sende bi dene derim ama pek başarılı olucağını sanmam " dedi Sevim teyze gülümserken.
Ne yani odasına mı giricem ? Ya müsait değilse ? Onu daha önce uyuklarken hiç görmediğim için heycanlanmaya başlamıştım.
-"Benim için fark etmez ama eğlenceli olucağa benziyor.Ben yukarı çıkıyım " dedim ve oturduğum yerden kalkıp evin içine yöneldim.
Arkamdan Sevim teyze' nin " bol şanslar " dediğini duydum.
Yukarı kata çıkarken heyecanlandığımda her zamanki gibi alt dudağımı dişlerimin arasına alıp ısırdım.Ateş'in kapısının önüne gelince Derin bir nefes alıp kapının koluna elimi koydum.
Kapıyı tıklatma gereği duymadım çünkü uyuduğuna eminim.Kapıyı açtığımda camın önünde büyük siyah yatağa çevirdim bakışlarımı.Odayı incelemeden Ateş'e baktım ve gördüğüm manzara karşısında karnımdaki kelebekler tekrardan çoğalıp havada dolaşmaya başlamışlardı.Ama gülmeden de duramadım.
Siyah çarşaf tek bacağını sarıp sadece belden aşağısını kapatmıştı.Yüzüstü yatmış ve kafasının üstünde ki yastığa elini koymuştu.O öyle nasıl nefes alıyor ya ? diye düşünmeden edemedim.
En son çıplak sırtına göz gezdirdiğim iki omuzundan başlayıp bel çukurlarına kadar olan yeri kaplayan çoğunlukla siyah renkden oluşan dövmesi göz alıcıydı.
Melek kanatları...Esmer teninde ki kanatlarla daha da büyüleyici görünüyordu.Yer yüzüne düşmüş , kokusuyla beni etkileyen meleğe son kez baktım ve yanına ilerledim.
Odanın her yerini kaplamış deniz ve toprak karışımı kokusuyla bir ömür yaşayabilirdim sanırım.Camın önüne ilerleyip siyah ve gri karışımı tülü açıp içeri günışığı dolmasını sağladım.
Yatakta ona yaklaşıp yüzünde ki yastığı kaldırdım.Artık nasıl uyuyorsa fark etmedi bile.Gözleri kapalı olduğu için göz altlarında gölge yapan kirpiklerini hayranlıkla izledim.
Bir insanın bu kadar mükemmel ve kusursuz olması gerçekten tuhaf bir şey.
Onu izlemeyi bırakıp çıplak omzunu dürttüm.
-"Ateeeş.Uyaaan " diye bağırdım.İçimden her ne kadar ona hayranlık duysamda dışardan her zamanki gibi davranmaya karar verdim.Ani değişiklik şüphe çekebilirdi.
Sadece homurdandı ve kıpırdamadı bile .Elimde ki yastıkla kafasına vurdum ve tepki vermesini bekledim.Hiç bir şey hissetmemiş gibi uyuyamaya devam etti.
-"Yaaa Ateeeş abiii hadi kaaalk artıık " diye bağırıp bir yandan da yastıkla ona vuruyordum.
-"Bir bırakın beni ya " diyip öteki tarafa döndü.Neyse bu da bi ilktir dimi. Devamm.
Öteki tarafa dönerken üzerinden kayan çarşafa baktım.Kalçasını açıkta bırakmıştı.Lacivert bokserına daha fazla bakmadan yatağın yanındaki bardağı elime aldım.Yarısı doluydu.Ateş'in yattığı tarafa doğru ilerleyip son kez omzundan dürttüm.
-"Aaateeeeş kalkıyo musun ? " diye bağırdım.
-"Uyuycam ben " dedi ve tekrar yatağa iyice gömüldü.Bardağı yüzünün hizasına getirip kıkırdadım.
Yavaşca suyu boşaltırken ilk başta tepki vermedi ama sonları hızlı dökerken gözlerini kırpıştırdı.Ve hızla yataktan doğruldu.
-"Noluyo lan " diye bağırdı.Artık içimde tutamadığım kahkahamı atıp dikkatinin bana dönmesine neden oldum.
Çatık kaşlarla bana bakarken ben daha fazla gülmemek için dudaklarımı birbirine bastırıyordum.Elimdeki bardağı yan tarafa bıraktım.Ateş'e baktığımda eliyle yüzünü siliyordu.
Yine dayanamadım ve kahkaha attım.Ateş'in bakışları yumuşamış ve yüzüne gülümseme yayılmıştı.
-"Demek komik küçük hanım.Gel de bir sarılıyım sana " dedi ve tek hamlede belimden tutup beni yatağa çekti.Üzerinin ıslaklığıyle benimde boynum ve yüzümle birlikte kollarımda ıslanmıştı.
-"Yaa Ateş bırak " dedim ve yeni fark ettim ki biz biraz (!) yakınız.Ellerimi omzunu koyup uzaklaşmaya çalışsamda yerinden kıpırdamadı.
-"Yok öyle bücür niye normal uyandırmıyosun sen beni ? " dedi ve tek kaşını havaya kaldırdı.Yeni uyandığı için biraz şiş gözleriyle çok şirin gözüküyordu.
-"Sen normal değilsin ki seni de normal uyandırıyım " dedim ve güldüm.Artık uzaklaşmaya çalışmıyordum çünkü kokusunu rahatlıkla içime çekebiliyordum.
-"Yaa demek öyle " dedi ve beni altına alıp gıdımlamaya başladı.Size söylemeyi unuttum ben çok gıdıklanırım.
-" Aateeş ahahaa ....bırak aha ...beni yaa " diye konuşmaya çalışıyordum.Bir yandan da kahkaha atıp.O da benimle birlikte gülüyordu.
Üstümde onu itmeye çalışsamda bacaklarımın üzerine oturduğu için hiç bir faydası olmadı.
-"Cezanı çekiceksin bücür.Hayatta bırakmam " dedi ve gıdıklamaya devam etti.
-"Ateş ahahaa... tamam ahaha... yeter. " deyip yüksek sesle gülmeye devam ediyordum.
Odanın kapısını açılma sesiyle o tarafa zor da olsa bakmıştım.Sevim teyze ve Kemal amca gülümseyerek bize bakıyordu.İnsan yardım eder !!
-"Küçük müsün oğlum bırak kızı yeter " dedi Sevim teyze gülerek.
-"Bence de Ateş aha yeter " dedim onu engellemeye çalışırken.Sonra bıraktı ve kafasını anne ve babasına çevirdi.Bende kafamı yastığa koyup derin nefes aldım.
-"Ama anne beni ıslattı " dedi Ateş beni işaret edip.Bu arada hala daha bacaklarımda oturuyor ilginizi çekerim.
-"Hayır Sevim teyze ben baştan uyardım onu kalkmayınca da ıslattım " dedim ve Ateş'in altından çıkmaya çalıştım.Kenara çekilip ayağa kalktı.
-"Aferin Derin ilk defa Ateş'i uyandıran birisin.Tebrikler " dedi ve Kemal amcayla güldüler.Bende güldüm ve üzerimi düzelttim.
-"Ben size kahvaltı hazırlatıyım " deyip odadan çıktılar Sevim teyze ve Kemal amca.
Ateş' e dönüp kötü bakışlar atmaya çalışıyordum.Ama nerdeyse çıplak olduğu için dikkatimi toplamam zor oluyordu.
-"Ölüyordum ben orda insan azcık acır " dedim ve aynadan dağılmış saçlarımı düzeltmeye çalıştım.
-"Yok ya sen bana su dökerken beni düşünmedin hiç " dedi ve dolaba yöneldi.Kapakları açarken bende kapıya ilerliyordum.
-"Başta uyarmıştım.Beni takmadan uyumaya devam ettin " dedim ve güldüm.
-"Neyse.İstersen kal da giyinirken izle beni çok istiyosan " dedi göz kırpıp güldü.
Kapının kolunu tutup ona döndüm.
-"Sapık olduğunu biliyosun dimi " dedim ve kaşlarımı çattım.Kapıyı açarken
-"Sadece sana sapığım ben bücür " diye seslendi ve banyoya girdi.
Haha benim sapığım...Bu cümlesi çatık kaşlarımın yerini gülümseme almasına neden oldu.
Alta indikten biraz sonra Ateş de geldi.Vizon rengi pantolonu ve beyaz tişörtüyle yine kusursuz görünüyordu.
Masaya ilerleyip oturduk.Ben meyve suyumdan içerken Ateş de bana bakıp gülümsüyordu.Sonra o da kahvaltısına başladı.
Biraz sonra masaya koyduğum ama Ateş'in tarafında olan telefonumun sesini duydum.Ateş telefonuma bakıp ilk önce şaşkınlıkla baksa da sonra tek kaşı havaya kalktı.
-"Sarışın bomba kim ? " dedi ve bana baktı.
-"Versene sen telefonumu ya " diye ona uzandım.Telefonu elime alıp açtım.
-"Günaydın başbelası naber " diyen Ege'nin sesi neşeli geliyordu.
-"Günaydın sarışın.İyidir senden " deyip meyve suyumdan bir yudum aldım.
-"Aynen.Ee bugün napıyoruz ? " dedi.Asıl amacı beni değilde Eylül'ü görmek olduğunu tahmin ediyordum.Ama bozuntuya vermedim.
-"Bilmem ne yapalım ? Ama bugün babam gelecekti" dedim
-"Tamam anladım.Benim için fark etmez sonra da görüşebiliriz " dedi anlayışlı bir sesle.
-"Bence de sarışın sonra görüşürüz ozaman " dedim ve kapadım.
Bana bakan Ateş'e 'ne var ' gibisinden bakış attım.
-"Kim ki o ? " dedi krepinden bir parça ağzına atarken.Niye merak etti ki ? Erkek olduğu belli zaten.
-"Niye sordun ki ? " dedim ve gülümsedim.
-"Hiiç " diyip omuz silkti.Ben biliyorum şuan içi içini yiyor meraktan ama sormuyor.
-"Ege " dedim ve bende bir peyniri ağzıma koydum.
-"İyi " dedi ve meyve suyunu içti.
Kahvaltımız bittikten sonra bahçede ki Sevim teyzenin yanına gittik.
-"Yediniz mi çocuklar ? " dedi bize gülümseyerek.Ateş karşısına bende yanına oturdum.
-"Evet anne " diye cevap verdi Ateş de.
Biraz daha öyle oturup sohbet ettikten sonra babam aklıma geldi ve kalkmanın iyi olucağını düşündüm.
-"Ben artık gitsem iyi olur belki babam gelmiştir " dedim Sevim teyzeye.
-"Tabi canım sen bilirsin ama biraz daha otursaydın keşke " dedi sevecen bir tavırla.Ateş de bana bakıyordu bu sırada.
-"Çok sağolun ama geç oldu " dedim ve ayağa kalktım.
-"Derincim bu arada şu tatil işini de yakın zamanda konuşalım bence " dedi içeriye geçerken Ateş de arkamızdan geliyordu.
-"Evet ben babamla konuşur size de söylerim Sevin teyze " dedim.Ateş konuya Fransız kalmış bir şekilde bize bakıyordu.Onun bu haline tebessüm ettim.Sevim teyze de fark etmiş olucak ki
-"Ateş canım bence sen Derin'i bırak o da konuyu sana yolda anlatır olur mu ? " dedi.
Bu duruma sevinmedim desem çarpılırım herhalde.
-"Tabii anne ozaman hadi bücür gidelim " dedi ve eliyle kapıyı gösterdi.Bende başımla onaylayıp telefonumu ve çantamı alıp dışarı çıktım.
Sevim teyze arkamdan
-"Yine gel canım .Görüşürüz " dedi ona gülümseyip arkamı döndüm.Ateş'in yanına ilerleyip arabaya oturdum.
O da koltuğa yerleşip arabayı çalıştırdı.Siteden çıkarken
-"Ee konu ne ? " dedi bana baktı ve tekrar yola döndü.
-"Bu yaz tatile gitmeyi planlıyoruz.Sevim teyze ve Kemal amca da hep birlikte gitmeyi teklif etti.Bende babamla bunu konuşucam " dedim ve tekrar telefonda twitterda takılmaya devam ettim.
-"Yaa demek beraber tatil ha ? Güzel fikirmiş." dedi sinsice gülümsedi.Aklından ne geçiyordu merak etmiyorum değil hani .
-"Ya ya bence de " dedim ve sesli bir şekilde nefes alıp verdim.
-"Seni ıslatarak uyandırabileceğim sabahları iple çekiyorum " dedi ve kahkaha attı.
Şimdi anlaşıldı neden öyle güldüğü.Birlikte tatil yapma fikri benimde hoşuma gitse de bunu ona tabi ki de söylemeyeceğim.
-"Bak da tersine dönmesin o iş " dedim ve güldüm.Bizim siteye yaklaşırken arabayı yavaşca durdurdu.
Ne olduğunu anlamak için ona dönüp baktım.Ellerini direksiyondan çekip bana döndü.
-"barıştık mı ? " diye çekingen bir tavırla konuşup tebessüm etti.
Her ne kadar seni süründürmek istesemde sana küs kalamıyorum Ateş çünkü seni seviyorum.
Bu sabah geçirdiğimiz eğlenceli ama benim nefessiz kaldığım dakikalarda fark ettim bunu.Sen olmadan ben eksik gibiyim.
Onun için sadece gözlerine odaklandım ve
-"Evet barıştık ama...yine de sululuk yok." dedim ve güldüm.
O da rahatlamış gibi derin bir nefes aldı ve tebessüm etti.Elini bana uzatıp
-"Arkadaşız ? " diye sordu.Elimi kaldırıp onun elini tutarken titrememeye dikkat ettim.Ve başarılı oldum
-"Arkadaşız " dedim ve içten bir şekilde gülümsedim.
-"Sevindim " dedi.Bende yavaşca elimi geri çektim
-"Hadi gidelim artık " dedim ve cama baktım.
Arkadaşız...Unutma Derin bir hata yapıp arkadaşlığınızı da bozma.
Evin önüne gelip arabayı durdurdu.Ona doğru dönüp
-"Hadi ama bir kere centilmen olup kapıyı açsan " deyip güldüm.Bana bakıp ofladı ve
-"Sadece bir kere " dedi ve dışarı çıktı.Kazandığım zafere gülümsedim.Gelip kapımı açtı ve elini havaya salladı.
-"Buyrun küçükhanım " dedi ve gülümsedi.
Bende ona gülümsedim ve indim.Tam önünde durup yüzüne bakmak için kafamı yukarı kaldırdım.
-"Bıraktığın için teşekkürler " dedim.
-"Aa ama öyle kuru kuru olmuyo nerde benim öpücüğüm " dedi ve kahkaha attı.
Onun kahkahasını her zaman dinlemek isterdim ama şimdi ne yeri ne zamanı diyip kaşlarımı çattım.
-"Rüyanda görürsün " diyip yürümeye başladım.Arkadan kolumu tutup beni kendine çevirdi ve hızlı bir şekilde kollarını belime doladı.
-"Tamam bücür hemen kızma " dedi ve kıkırdadı.Bende kollarımı kaslı kollarının üstüne koyup kokusunu içime çektim.Tekrardan...Bu işi yapmayı belki de hiç bırakmam...
-"İyi tamam kızmadım " dedim ve ondan zorda olsa istemeyerek ayrıldım.Yüzüme gülümseme yerleştirdim.
-"Görüşürüz ozaman " dedi ve arabaya yönelirken el salladı.Bende
-"Görüşürüz " dedim ve el salladım.
Araba gidince eve girdim.Kapıyı kapatıp sırtımı yasladım.Derin bir nefes alıp 32 diş sırıttım.
Her şeye ve her imkansızlığa rağmen onu seviyorum.Tüm benliğimle...