Boundary ♕ bts×bp

By Lalicorn

122K 8.5K 5.9K

❝ Yüzyıllardır kimsenin çözemediği bir şekilde lanetlenmiş iki krallığın koyduğu Sınır Çizgisi, yeni macerala... More

prolog » boundary
1 » hayal
2 » aynı gökyüzü
3 » dilek
4 » saraydan kaçış
5 » seus prensleri
6 » seusgözü
7 » son
9 » ressam
10 » fikir
11 » siz kimsiniz?
12 » tanışma
13 » ölümün melodisi
14 » lady chaerin
15 » mektup
16 » şimdi ya da asla
❝ NOT ❞

8 » ölecek miyiz?

5.4K 480 135
By Lalicorn

Medya-Prenses Lisa&Prenses Rose🌙

Seus kraliyet sarayı💕
Jin~
Babamın önünde saygıyla eğilip gülümsedim.

Sonunda Hangun Kraliyet Sarayında büyük bir savaş çıkmıştı.

Ve bu savaş belkide Hangun kraliyetini yıkılma sürecine sokabilirdi.

İşbirlikçimiz Jongin'den öğrendiğiniz kadarıyla savaşın sebebi
'Hangun Prenseslerini ortadan kaldırmak'mış.

Savaş Hakkında tek bildiğimiz buydu.Savaşı kimin düzenlediğinden bile haberdar değildik.Ama biliyordukki savaşı düzenleyenler yakın Zamanda bizim dostumuz olacaktı.

Nede olsa düşmanımızın düşmanı,bizim en büyük dostumuzdur...

Babam tahtına iyice yaslanıp bir kahkaha attığında bizde ona eşlik ettik.

O gün gördüğümüz kızlar umurumda bile değildi.Onların Prenses olabileceklerine inanmıyordum.

Babam gür sesiyle tekrar bağırdı
"Gidin oğullarım!Atlılar ile bu harika manzarayı izleyin,Hangun artık bizim için yok olacak!" Dedi.

Hepimiz kılıçlarımızı kuşatıp saraydan dışarıya çıktık.

Atlarımıza atlayıp soğuk havada kayan bir yıldız misali bu geceyi aydınlattık.

Jimin endişeli tavırlarıyla
"O gün gördüğümüz kızlar öldürülmüşmüdür?" Dediğinde Yoongi umursamazca

"Ölmüş olamazlar,bilirsin bir savaş çıktığında ele geçirilen kişiler çeşitli işkenceler ile ödüllendirilirler" Dedi.

Jungkook
"A-ama onlar bunlara dayanabilirlermi?Onların bir bayan olduğunu unutmamalılar" dediğinde Kaşlarımı çatarak ata dahada fazla yüklenerek önlerine geçtim.

Jimin ve Jungkook'a bakarak
"Kim oldukları farketmez.Bu savaşta onlar işkence görmeye mahkumlar.Yıllar önce aynısını onların krallıklarından biriside kuzenimize yapmıştı değilmi?Unutmayın bizde onları elimize geçirdiğimizde hiç acımadan babamızın intikamını alacağız!" Dedim

👑👑👑
Jennie~
Gözkapaklarım yavaşça açılırken Rose'un rahatlatıcı sesi kulaklarıma doluyordu..

"Unni sonunda uyandın,bak kurtulduk!" ..

Başım hafif hafif zonklarken gözlerimi biraz daha araladım..

Gözlerimi tam olarak açtığımda yanı başımda yanan şömine,başımda oturmuş 3 kardeşim ile karşılaşmayı beklemiyordum.

Ha birde sabahın ilk ışıkları vardı,tam karşımda duran Kocaman camdan yüzüme vuran ışıklar...

Jisoo'ya bakarak "N-neredeyiz?" Dedim.

Jisoo ellerini saçlarıma daldırıp saçlarımı okşadıktan sonra
"Korkma Jennie.Babamın komutasındaki askerler bizi kurtarıp bu eski kaleye getirdiler" dediğinde kısa süreli olarak gözlerimi Jisoo'dan alıp etrafa bakmıştım.

Örümcek ağı sarmış duvarlar,şöminenin yanında duran tozlanmış kitaplar buranın ne kadar eski olduğunu bana anlatmaya yetmişti.

Lisa elimden tutarak
"Hadi kalk unni sana göstermemiz gereken çok önemli birşey var" dediğinde yavaşça üzerimdeki kalın battaniyeyi itip yataktan kalkmıştım.

Ayaklarım fazla soğuk yüzünden kıpkırmızıydı.Kendime kıkırdayarak Lisa'yı takip ettiğimde beni o büyük pencerenin önüne getirmişti.

Lisa "Unni bak burası Seus Kraliyet Sarayı!" Diyerek bağırdığında ağzımı açıp bir süre olanları anlamaya çalışmıştım.

Gözlerim ise ağzımdan farklı olarak bu ihtişamlı sarayı çok yakın olmamakla birlikte inceliyordu.Buradan 14 odası varmış gibi gözüküyordu acaba kaç odalıydı?

Rose eliyle çenemden tutup ağzımı kapattığında
"Bu eski kale harika değilmi?Seus krallığı sanki yanımızdaymışçasına buradan gözüküyor!" Diyerek bağırmıştı.

Tebessüm ederek başımı salladım.Jisoo bana aniden sarıldığında bende ona sarılarak karşılık verdim.

Keşke şuanda bu soğuk kalenin içinde değilde,kendi sarayımızda olabilseydik...

🌙 1 Hafta sonra🌙
Lisa~
Sıkıldığımızı  yeniden dile getirerek kapıda bekleyen askere yalvaran gözlerle baktığımızda o ciddi duruşunu bozmadan 'üzgünüz kaleden dışarı çıkamazsınız' diyordu.

Sadistçe bir gülümseme atıp
"Artık bunların ne önemi varki?Ailemiz orada savaşırken biz burada kalıp rahatımıza bakmayacağız anladınmı!Şimdi sana emrediyorum;
Bize kalenin kapısını aç!"dediğimde

Asker emrimi yerine getirip kapıyı açmıştı.Askerin konuşmasına izin vermeden açılan kapıdan dışarıya çıktım.1 haftadır buradaydık ve bu oldukça sıkıcıydı.

Karla kaplı yerlere bakıp arkamdan gelen unnilerimi beklemeden karlı yolda yürümeye başladım.

Jennie unni arkamdan bağırsada umurumda değildi.Her ne kadar geciksekte babamın verdiği görevi yerine getirmeliydik.

Her kara bastığımda karda oluşan izleri gördükçe aptalca sırıtıyordum.Kar krallığımıza bereket ile birlikte savaşta getirmişti değilmi?

Sonunda bana yetişen kardeşlerim yanına gelip durmamı söylediklerinde onları dinledim.

Jisoo unni
"Peki Lisa dediğini yapalım herşey krallığımız için!" Diyerek gülümsediğinde bizde arkasından gülümseyerek mırıldanmıştık

'Herşey krallığımız için'

👑👑👑
Jisoo~
Sonunda kasaba merkezine vardığımızda gözlerimizi bu ortamdan ayıramıyorduk.

Rose meydandaki Güller ile ilgileniyor,Lisa Rose ile birlikte kavga ediyordu.Jennie ve benim gözümde ise tek bir yer vardı tam karşımızda duran giyim dükkanı!

Kendi etrafımda bir kez döndükten sonra aklıma bir hayalimi daha gerçekleştirdiğimi kazıdım.

Etrafta pek çok insanın bulunmaması nın nedenini çok iyi biliyordum.Bölgemiz tehlikede olduğu için herkes karantinaya alınmış olmalıydı.

Dışarıda sadece bir elin parmak sayısını geçmeyecek kadar insan vardı.

Bu durum beni içten içe üzüyordu.Acınasılardı,acınasıydık...

Öylece dükkanı izlerken etrafta gezinen bir takım insanın bizi tanımasıyla bağırmaları bir olmuştu.

"Hangun Prensesleri gelmiş!"...

Gülümseyerek yanımıza gelen kişilere baktığımızda hepsi hallerinden umutsuzdu.Herkes ülkemizin yıkılacağını düşünüyordu muhtemelen.

Annesinin kucağında olan bir çocuğun bana seslenmesi ile başımı ona çevirdim

"Hepimiz ölecekmiyiz Prenses?"

Duyduğum sözlerle yüzümdeki ifade giderek solarken,insanların tam gözlerinin içine baktım.

Gözlerinde tek bir umut parçası yoktu..Ama bilmiyorlardıki umut etmek herşeyin başlangıcıdır.

Yüzümü kasarak zorla gülümsemeye çalıştığımda yine kendimi tutamamıştım.

Gözümden düşen tek damla yaşla yutkunarak konuştum.

"Verdiğim sözlere ant içiyorumki ölmeyeceksiniz,Seus'un oyunlarına göz yummayacağız!Şimdi herkesi toplamanızı istiyorum krallığımızı kurtarmaya gidiyoruz bu savaş asıl şimdi başlayacak!"

⚔⚔⚔
Hepinize iyi günler!
Şu sıralar zaten üzgündüm,birde Jonghyun intihar edince kendimi bir boşlukta buldum.

Kendisi çok sevdiğim değerli biriydi hepimiz için öyle.Işıklar içinde yat Jonghyun😪😪

Aktif olamadığım için üzgünüm.Morellerim aşırı ama aşırı bozuk.Kitaplarımın ALINTI yapılmasından tutun ailevi sorunlara kadar.

Her zamanki yöntemimi uyguluyorum;Mutlu gözükmeye çalışmak.

Beni Mutlu olarak bilin,artık zorla gülümsemekten bıktım çünkü.

Hepinizi seviyorum
Bu arada yeni kitap kapağımız Nasıl?her zamanki gibi benim tasarımım umarım beğenirsiniz ♥️

Continue Reading

You'll Also Like

PAŞAM B×B By Einsames_Rosa

Historical Fiction

31.2K 1.9K 21
1496 yıllarında Osmanlı'nın en korkulan ve saygı duyulan paşası Cemal Paşa ve onun biricik oğlan kölesi Niko'nun aşkı ( kitap tarihten bağımsızdır)
Sahip By L.U.Tess

Historical Fiction

2.2M 89K 39
Aldığı kölelerle bir gece geçirip saraydan gönderen acımasız bir Şehzade... Ve Yıllardır eziyet çeken bahtsız bir köle.. Yolları bir gün kesişirse ne...
1.2M 117K 68
| WATTYS 2021 KAZANANI | Melis Aksoy, her yerde görebileceğiniz türde sıradanlığa sahip bir genç kızdı. Onu diğerlerinden ayıran mükemmel bir dış gör...
143K 6K 40
Sesiz bir ağıt yaktı genç kız yaşamına ve yaşayacaklarına. Onun adı olmuştu zaten uğursuz ama kızın bir suçu yoktu ki onun kaderi böyleydi. Adam içi...