BTS'de 2 kız

By Vminlover48

89.3K 4.4K 1.5K

~~~~~~~~~~~~~~~~~~Tamamlandı~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~ BTS'e gelen iki güzel kız ve onu tanımaya çalışan BTS üyeler... More

~1~Karakterler
~2~BTS'de 2 kız
~3~Beni kıskanıyorsun Defne
~4~Suga benden özür diledi
~5~Sevgilim?
~6~Ethan nereden çıktı
~7~Hatırlamıyorum
~8~Hyunayla suga öpüşüyor
~9~İyi geceler uykucu panda
~10~Onu kaybedebiliriz
~11~Red velvet
~12~Maskeli Balo
~13~Mike
~14~Meşhur mike
~15~Benimle çıkar mısın?
~16~Yoksa korktun mu?
~17~Galiba ben defneye aşık oldum
~18~Ukala çocuk Alex
~19~Canım hiç olmadığı kadar çok yanıyor ve bu senin suçun.
~20~Felaket habercisi Wendy
~21~Çünkü ne olursa olsun o mike'ı değil seni seviyor'du
~22~Özür dilerim
~24~Doğrular gün yüzüne çıkıyor.
~25~ FİNAL ~Doğum günü
~Veda~
Yeni kitap
Yeni kitap 2
Yeni kitap 3~ Mutlaka okuyun
Yeni kitap 4

~23~İntikam soğuk yenen bir yemektir jungkook

2.2K 144 36
By Vminlover48

Defne'nin ağızından;

Sugayla sarıldıktan sonra içeri girdik. Sugayla bir karar vermiştik, hyunanın yanında yakın görünmiyicez ve suga hyunanın yanında hyunayla sevgili gibi görünücek. Koltuklarda oturmuş koreye varmayı bekliyorduk. Canım çok sıkılmıştı bu yüzden telefonumdan wattpad'den korkunç bir hikaye okumaya başladım. Hikaye o kadar korkunçtu ki tırnaklarımı yemeye başladım. Hikayede kız ormanda yüzünü göremediği canavardan kaçıyordu. Canavar aşırı korkunçtu. Çok uzun, gözleri kırmızı, suratı simsiyah, kolları ve bacakları upuzundu, çok korkutucu. Kızsa sarı saçlı, yeşil gözlü, ve çok tatlı biriydi. Eğer böyle kötü olaylar güzel kızların başına geliyorsa asla güzel olmak istemem. Kız çok hızlı koşamıyordu bu yüzden saklanmalıydı. İleride bir kulübe gördü. Canavarın arkada olup olmadığını bilmiyordu, eğer arkasını dönerse kocaman korkunç olduğunu düşündüğü ağızıyla kızı yiyebilirdi. Kızın tek çaresi vardı, o külübeye gidip saklanmaktı. Eğer kulübeye zamanında gidebilirse ve saklanabilirse canavar onu bulamaz ve canavarın gittiğinden emin olup dışarı çıkar ve evi aramaya başlayabilirdi. Neden buraya geldiğini hala bilmiyordu kız, bir anlık hırs için buraya gelmiş ve buradan sağ çıkamayabilirdi. Kız kendine küfürler ediyordu içinden. "Neden buraya geldim, keşke ayağım sakatlansaydı, kolum kırılsaydı veya hasta olup gelemeseydim" diyordu. Ailesini görmeyeli o kadar çok zaman olmuştu ki artık yüzlerini bile hatırlayamıyordu. Hatırladığı tek yüz canavarın o iğrenç yüzü. Ailesinde annesinin, babasının ve kardeşinin yanına dönmeyi çok istiyordu, kardeşinin adı Andrew'di ve daha 9 yaşındaydı. Gözünün azıcık üzerinde olan sarı saçları ve yemyeşil gözleriyle o kadar yakışıklıydı ki herkez andrewi görmek için evlerine geliyordu. Kızın adı ise Alicia idi. Onun saçıda sarı ve belinin yarım karış üzerine kadardı, kahkülleri gözünün azıcık yukarısındaydı ve yeşil gözüyle çok güzel bir kızdı. Okulundaki bütün erkekler ona en az 3 defa çıkma teklifi ederdi ama alicia'nın sevgilisi vardı. Sevgilisinin adı mark'tı. Kahverengi saçlı ve kahverengi gözlüydü, saçları hafif kalkıktı. Buraya mark ve üç arkadaşıyla, toplam 5 kişi gelmişlerdi. Arkadaşlarından biri Amy'di. Kahverengi saçları ve mavi gözü vardı. Çok iyi bir kızdı, alicianın en yakın arkadaşıydı. Aslında amy buraya gelmek istememişti ama alicia onu zorlamıştı. Alicia keşke emy'i zorlamasaydım ve buraya gelmeseydik diyordu. Amy'nin sevgilisi ise Jack'di. O sarı saçlı ve mavi gözlüydü. Saçlarını hiçbir zaman yukarıya kaldırmazdı. Amy ile çok yakışıyorlardı. Birde son olarak Eric vardı. Eric'de kahverengi saçlıydı ve saçı her zaman kalkıktı, gözleri de kahverengiydi. Çok neşeli bir çocuktu. Alicia 3 arkadaşının ölümünü görmüştü, o görüntüler gözünün önünden gitmiyordu. Eric neşeli olan çocuğun gözlerinden aşağı kanlar akıyordu ve karnı yarılmıştı. Amy ve jack ise el ele ve ikisininde karnı yarık ve her tarafları yaralı bir şekilde görmüştü. Sevgilisini yani mark'ı hiç görememişti. En son yolları ayrılırken görmüştü. Kim bilir canavar mark'a ne yapmıştır. Alicia bunları düşünürken ahırın kapısına geldiğini fark etti. Tam kapıyı açıcaktı ki birden içeriden canavarın çıkmasıyla geriye doğru düştü.
Ben hikayeye o kadar odaklanmıştım ki mike'ın beni dürtmesiyle yüksek bir çığlık attım. Mike'da benim bağırmamla geriye doğru gitmişti. Ben bana dokunan kişinin mike olduğunu görünce rahatladım.

-Manyak mısın defne ya? Ödümü kopardın. (Mike)

-Asıl sen manyakmısın mike? Tam canavarın çıktığı yerde koluma dokundun. Dua et yumruk falan atmadım.

Kafamı yan tarafa çevirdiğimde herkezin güldüğünü fark ettim. Kızgınca önüme döndüm. Mike koluma dokunduğunda yerimde zıplarken telefon da yere düşmüştü. Telefonu almak için eğildiğimde arkadan biri elimi tutmuştu. Yine korkudan bağırıp elimi çekmeye çalışıyordum ama bırakmıyordu. Suga 'da kolumdan tutup kendine çekmeye çalışıyordu. En sonunda el elimi bırakınca suganın üzerine düştüm. Biraz birbirimize baktıktan sonra ayağa kalkıp elimi tutan kişiye baktım. Bu kişi hiç kuşkusuz jungkook'tu. Jungkook hala gülüyordu. Sen kaşındın jungkook. Jungkook'un yanına gidip konuştum.

-Hangi iğrenç elinle elimi tuttun?

-Benim elim iğrenç de- (Jungkook)

-Jungkook!

Jungkook diye bağırmamla yerinde sıçramıştı. Herkez bizi izliyordu. Şu an çok kızgınım.

-S-sağ e-elim. (Jungkook)

Jungkook'un sağ elini elime aldım. Jungkook ne yaptığımı izliyordu. Jungkook'un elini ağzıma götürüp ısırmaya başladım. Jungkook'da elini kurtarmaya çalışıyordu. Herkez yanıma toplaşıp ayırmaya çalışıyordu. En son biri belimden tutup beni oradan uzaklaştırdı. Bir odaya girdik ve beni oturtturdu. Su alıp yanıma geldi. Beni odaya getiren kişi sugaymış. Suyu bana verdi. Suyu elinden alıp içtim. Gerçekten çok korkmuştum. Bardağı alıp yerine koydu ve yanıma gelip oturdu. Kafamı omuzuna yaslattı. Kendimi rahatlamış ve güvende hissediyordum. Suga'da o yumuşak sesiyle konuştu.

-Çok mu korktun? (Suga)

Kafamı aşağı yukarı sallamakla yetindim.

-Korkma ben her zaman yanındayım. (Suga)

Yine kafamı aşağı yukarı salladım ve kafamı kaldırdım.

-Artık içeri gitsek iyi olur birazdan uçak iniş yapar.

Suga'da alnımı öpüp kalktı. İçeri geçip yerime oturdum. Mike konuşmaya başladı.

-Özür dilerim defne, ben senin korku kitabı okuduğunu bilmiyordum. (Mike)

-Önemli değil.

-Jungkook'un elinde iz bıraktın, köpek. (Hyuna)

Hyunaya sertçe bakıp önüme döndüm.

-Çocuğun az kalsın elini kopartıyordun. (Hyuna)

-Onun elini koparmadım ama senin elini koparabilirim, elinin kopmasını istemiyorsan o koca çeneni kapat.

Hyuna birşey demeden önüne döndü. Uçak iniş yapmıştı. Herkez bavulunu alıp indi. Sonunda evime yani yurduma kavuşucam. Acaba biraz erken mi konuştum.

-Buraya biraz erken döndünüz. Bu yüzden otelde size bir günlük izin veriyoruz. (Menejer)

Herkez sevinçten havalara uçarken ben somurtup arabaya bindim. Benim için yurt otelden daha güzel. Aslında bu benim için bir fırsat olabilir. Şimdi intikam zamanı.

-Çocuklar, ben yurttan birkaç eşyamı alıp öyle gelicem otele. Siz bana konum atarsınız.

-Bende geliyim mi? (Mike)

-Gerek yok, ben hallederim.

Herkez arabaya binip gitti. Bende taksiye binip bildiğim korkunç eşyalar satan dükkana gittim. Dükkandan birkaç korkunç eşya alıp çıktım. Otele geldiğimde herkez yemek yiyordu, tok olduğumu söyleyip Jungkook'un odasını aramaya başladım. Bulmam çok uzun sürmemişti. Odasına girip kırmızı boyayla duvara "Bu otelde bu odada kalan herkez benim kurbanımdır ve sıradaki kurbanımı seçtim, şimdi yanına geliyorum" yazdım ve altına Samara yazdım. Etrafa birkaç korkunç eşya yerleştirdim ve kamera koydum. Şimdi sıra bendeydi. Üzerime samaranın beyaz elbisesini giydim. Üzerine kırmızı boya sürdüm, elime oyuncak bıçağı aldım ve onada kırmızı boya sürdüm. Son olarak saçımıda önüme attım ve karşıdaki odama geçip kapıyı gözledim. Bir süre sonra jungkook odaya girdi. Salak kapıyı da açık bıraktı. O duvardaki yazanı okurken gizlice kapının eşiğinde dikilmeye başladım. Yazıya o kadar odaklanmıştı ki beni görmemişti. Yazıyı okumayı bitirince korkudan açılmış gözleriyle bana doğru yavaşça döndü. Teni bembeyazdı. Tam bana döndüğünde korkudan bayılmak üzereydi. Dokunsam yere yığılacaktı. Yavaş adımlarla ona doğru gittikçe o da geriye doğru gidiyordu en son kaçıcak yeri olmadığında durdu. Kulağına yaklaşıp fısıldadım.

-Korkma kurbanım canın çok yanmıyıcak.

Korkudan dili tutulmuştu. Elimdeki bıçağı kaldırıp karnına sokmuş gibi yaptım. Kendini yere attı ve kıvranmaya başladı. Şu an gülmemek için kendimi zor tutuyorum.

-K-kim shi v-vin. S-seni ç-çok seviyorum. Elveda prensesim. (Jungkook)

Yanına eğip kulağına fısıldadım.

-İntikam soğuk yenen bir yemektir jungkook.

Ne dediğimi anlamamış olucakki şaşkın şaşkın bana baktı. Saçlarımı önümden çekince gözlerini pörtletti ve konuştu.

-Defne yoksa samara en başından beri sen miydin? Şu an ölmüyo olsaydım seni polise şikayet ederdim ve artık insanların canına kıyamazdın. Bunca insan öldürdün hiç mi üzülmedin? (Jungkook)

-Salak sana şaka yaptım. Samara kılığına girip seni korkuttum. Harbiden çok salaksın jungkook. Neyse intikamımı aldım jeon jungkook.

Arkamı dönüp kamerayı alıp odadan çıktım. Artık korkudan bana bulaşamazsın jeon jungkook.

Hikayem nasıl olmuş arkadaşlar? Biliyorum yb geç geldi ama yapacak birşeyim yok. Beğendiyseniz vote vermeyi unutmayın. Öpüldünüz😘

Continue Reading

You'll Also Like

82.7K 5.7K 24
"Fadime'yi Furtuna'nın kalbine yerleştireceğiz." Furtuna köyünün kalbinden arazi alan Koçariler, kime ait olduğunu göstermek için Fadime Koçari'yi, o...
1.3M 61.1K 73
İlk aşkın acısını hala duyumsayan bir kalp tekrar aşık olabilir miydi? Arya, kendine bu soruyu sorduğunda iş işten çoktan geçmişti... Genç kızın t...
141K 14.2K 27
omurganın eğrisi ince bir belden de dolgun bir kalçadan da daha etkileyici.
701K 43.9K 19
"Tekrar söyle, Alvina." Yerimde rahatsızca kıpırdandım. Ağzımdan kaçırdığım için zaten pişmandım, tekrar edemezdim. Çok utanıyordum. "Ben... Bir...
Wattpad App - Unlock exclusive features