Boundary ♕ bts×bp

By Lalicorn

122K 8.5K 5.9K

❝ Yüzyıllardır kimsenin çözemediği bir şekilde lanetlenmiş iki krallığın koyduğu Sınır Çizgisi, yeni macerala... More

prolog » boundary
1 » hayal
2 » aynı gökyüzü
3 » dilek
4 » saraydan kaçış
6 » seusgözü
7 » son
8 » ölecek miyiz?
9 » ressam
10 » fikir
11 » siz kimsiniz?
12 » tanışma
13 » ölümün melodisi
14 » lady chaerin
15 » mektup
16 » şimdi ya da asla
❝ NOT ❞

5 » seus prensleri

6.1K 510 134
By Lalicorn


Medya-Prenses Jennie ♣️

Lisa~
Adımlarıma dikkat ederek karanlık yolda ilerlemeye başladım..

Sarayın en alt katına 2.defa geliyordum,ve hiç değişmemişti.

Hala karanlık ve korkunçtu.

Soğuk koridorlarda adım seslerimiz yankılanırken sonunda sarayın çıkış kapısına varmıştık..

Gülümseyerek kızlara baktığımda kızlarında gülümsediğini umuyordum,çünkü karanlık birbirimizi göremememize neden olmuştu.

Rose planladığımız gibi hizmetli odasından çıkış kapısının anahtarını almıştı.

Cebinden anahtarı çıkartıp kapıya doğru bir hamle yaptığında ben sabırsızlıktan yerimde duramıyordum..

Üstüme giydiğim ve benim tarzım olmayan bu elbisede işimi zorlaştııyordu..

Bu elbiseyi giymeminde tek bir sebebi vardı..Halk arasında tanınmamak..

Büyük kapı çıkan gıcırtı sesleri ile birlikte açıldığında kafamı o tarafa hızla çevirdim..

Ben elbiseyi düşünürken özgürlüğüme çoktan kavuşmuştum!

Jisoo unninin koluna girerek fısıldadım
"Hayal görüyor olabilirim,beni cimcikle"

Jisoo unni aniden kolumu sert bir şekilde cimciklediğinde çığırmak için ağzımı aralamıştımki yardımıma Jennie unni koştu.

Sıcak nefeslerimi Jennie unninin eline verirken gökyüzünün büyüsüne kapılmayı ihmal etmiyordum..

Bir Prenses asla masallardaki gibi Mutlu değildir,çünkü onların gerçekleştiremediği birçok hayali vardır.

Ama işin sonunda ya hayallerinin peşinden koşar yada asla Mutlu olamaz.

Ve ben hayallerimin peşinden koşmayı seçiyorum...

Rüzgar anlık olarak saçlarımı dalgalandırırken sarayın bahçesinden çıkmak için can atıyordum.

Jennie unni ağzıma sardığı ellerini çekerek dışarıya doğru koşmaya başladığında bizde ondan farksız olarak bahçeye koştuk..

Hepimiz etrafımızda bir tur döndükten sonra önce temiz havanın kokusunu içimize çekip ciğerlerimize doldurduk ve daha sonra çitlerden atlayarak bütün engelleri aştık..

Jisoo~
Biraz sendeledikten sonra yaklaşık 10 adım geride kalan 'sarayımıza' baktık..

Herşey bu sarayda başlayıp bu sarayda bitiyordu özgürlüğümüz bu sarayda kısıtlanmasına rağmen,halkımız ile bu sarayda övünüp Mutlu olabiliyorduk..

Rose elimi iyice kavrayarak
"Hadi gel unni,artık geriye bakmamalıyız" dediğinde kafamı deliler gibi koşup eğlenen Jennie ve Lisa'ya çevirdim..

Sanırım bugünlük 'akıllı abla' rolünü bırakmalıydım.

Bedenimi gökyüzünde savrulan yapraklar gibi serbest bırakıp dilediğim zevki almaya çalıştım.

Biz mutluyduk hiç olmadığı kadar..

Daha fazla oyalanmamamız gerektiğini anlayıp önümüzdeki boydan boya uzanan toprak yolu gösterdim.

"Sağ mı sol mu?" Hepsi birden şaşırıp sonunda(!) hayaller aleminden dünyaya döndüklerinde önümüzdeki ikiye ayrılan toprak yola baktılar..

İşte bunu hiç hesaba katmamıştık.Kasabaya giden yolu tabelasız biryerde Nasıl bulabilirdikki?

Sağ taraf korkutucu gelsede içimden bir ses Oraya gitmemi söylüyordu.

Hepsi sessizce yüzüme baktıklarında gülümseyerek elimle sağ tarafa giden yolu gösterdim

"Buradan gidiyoruz kızlar"....

👑👑👑

Jennie bütün öfkesini bir ejderha misali bana püskürttüğünde kaşlarımı çattım.

Nereden bilebilirdimki bu yolda yarım saat harcayıpta hiçbir yere çıkamıyacağımızı?

Lisa
"Yoruldum" diyerek mırıldandığında sert tavırlarımla yürümeye devam edip

"Şimdi sırası değil" dedim.

Yapabileceğimiz hiçbirşey yoktu kaybolmuştuk!ve bununla birlikte bütün hayallerimiz suya düşmüştü..

Zaten ne zaman gerçek olmuşlardıki?Lanet.

Jennie aniden duraksayıp
"Kızlar!" Diye bağırdığında etrafa bakınmaya başladım.

Yoksa ayımı vardı!Böcekleri anlayabilirim fakat bir ayı bize çok fazla !

Rose
"Noldu!" Diyerek bağırdığında karanlıktan dolayı doğru düzgün önümüzü göremiyoduk.

El fenerini tam karşıya tuttuğumda
Jennie'nin baktığı yöne doğru baktım..

B-burası Sınır Çizgisi!

Ormanlık arazinin tam ortasında parlayan beyaz çizgiyi görünce ikimizde şok olmuştuk..

Lisa ve Rose daha ne olduğunu anlayamıyorken benim karnım çoktan ağrımaya başlamıştı.

Heyecandan olmalı..

Jennie gülerek Sınır çizgisine doğru koşmaya başladığında bende elimdeki Feneri bir kenara fırlatıp peşinden koştum.

Daha saniyeler öncesinde kaybolduğumuzu sanarken, şimdi doğduğumuzdan beri en merak ettiğimiz yerdeydik.

Gökyüzündeki Ay karanlık geceyi aydınlatırken kendi kendime mırıldandım
"Teşekkürler"..

Jennie~
Soluk soluğa çizginin yanına yaklaşıp çizginin tam karşısına baktım.

Orası Kral Seus'un topraklarıydı.

Kafamı biraz daha yukarı çevirip çizginin karşısında bulunan Sarayada bakmayı ihmal etmedim.

Kral Seus'un sarayını bu kadar yakından görebileceğimi hiç tahmin etmemiştim.

Gözlerimi bir süre şatoda gezdirdikten sonra çizginin karşısındaki ormanlık alandan siyah gölgeler görmemle bir adım geriledim.

Hayal gördüğümü düşünüp gözlerimi ovaladığımda atlardan çıkan toynak sesleri ile birilerinin bu tarafa geldiğine emin olmuştum.

Rose
"Askerler olmalı buraya doğru geliyorlar" diyerek korkuyla kolumu tuttuğunda ses çıkarmadan ona tek elimle durmasını işaret ettim.

Bize dahada çok yaklaşan gölgelerin yüzüne bir tutam ışık düştüğünde şaşkınlıkla ağzımı araladım.

O-onlar Seus Prensleriydi!giydikleri kıyafetleri bir prensten başka kimse giyemezdi!

Siyah kapşonumu kafama geçirerek arkamı döndüğümde gitmek için bir adım atmıştımki arkamızdan gelen seslerle kafamı geri çevirdim

"Sizde kimsiniz?"

Gördüğüm manzara beni derinden etkilesede onlarla konuşamazdık.

Prens olduğunu düşündüğüm 7 kişi bize boş gözlerle bakarken Lisa

"Gitmeliyiz!" Diyerek bağırdığında hepimiz onlara bakmayı kesip ters yöne doğru koşmaya başladık.

"Nereye gidiyorsunuz!" Diyerek bağıran prensleri umursamadan sadece koştuk.

Onlarla konuşmamız bir soruna yol açabilirdi bizim krallıklarımız düşmandı ve öylede kalmalıydı.

Adımlarımızı hızlandırdıkça arkamızdan gelen sesler çoğalıyordu.

Yüzlerindeki simalar gözümün önünden gitmezken boynumdaki kolyeyi hızla çıkarıp arkamı döndüm.

Hepsi aniden koşmayı bırakmama şaşırmış olmalıydıki ağızları açık bir şekilde bana bakıyorlardı.

Tüm gücümle üzerinde 'Hangun Prensesi Jennie' yazan kolyemi sınır çizgisinin karşısındaki bedenlere fırlattığımda bağırdım

"Biz Hangun Prensesleri,Majesteleri"
✨✨

Nasılsınız?
İyi olduğunuzu umuyorum.

Yb geç geldiği için
Çok üzgünüm.

Sanırım sizlere bir açıklama borçluyum;Bu hafta sınav haftamdı bu yüzden aktif olamadım.

Bölümü beğenmeniz dileğiyle,hoşçakalın ♥️✨

Continue Reading

You'll Also Like

AŞK-I DERUN By 👑

Historical Fiction

6K 490 15
Büyük bir sevda ile bir araya gelen iki gönlün büyük imtihanları. Kuruluş Osman karakterlerinden alınmıştır. Algon sevdasını birde kendi hikayelerimi...
331K 30.4K 41
🍁 -Hey!'dedi sesi atının nal seslerine bulanırken. Gelip tam önümde duraksamış, yorgun hayvan ağır ağır adımlamıştı. Bir doğan misali keskin bakışla...
Algon By defnetheshipper

Historical Fiction

54.3K 1.9K 24
Kuruluş Osman - Alaeddin ve Gonca Alaeddin Gonca'nın ihanetini öğrendikten 3 yıl sonrası
AŞIK CİNİM By Gece....

Historical Fiction

83.2K 3.3K 33
Nefret ettiği bir insanoğluna aşık olmuş bir cin aşık bir cini olan kız Peki sizce bu aşka ne olacak başlamadan bitecekmi yoksa büyük bir yasak a...