Rosé yalnızdı.
Odasında, yalnızlığının şarkısını söylüyordu.
"Yalnız söylediğim cümleler, yalnız uyuduğum geceler
Yalnız olmak, yalnız yaşamak
Hepsi benim için doğal.
Senin içinse önemsiz.
Yorgun vücut, gürültülü hayat
Yaygaracı zihin, yine yalnız geceler
Bunların hepsi benim için doğal."
Öte yanda bir başka yalnız vardı, Jennie.
Odasında, yatağının üzerinde, karnını dizlerine çekmiş oturuyordu. İçerideyse anne-babası her zamanki gibi tartışıyordu. Gözlerini kapattı. Yorgun vücut
Tartışma şiddetliydi. Bağırışmalar Jennie'nin başını ağrıtıyordu. Gürültülü hayat.
Kafasını dağıtacak bir şeye ihtiyacı vardı. Daha doğrusu birisine. Telefonunu çıkardı. Kimi arayabilirdi? Otomatikman J harfine gitti eli, rehberde.
Jichu
Yalnız olmak, yalnız yaşamak
Hepsi benim için doğal
Aramalı mıydı?
Her şeyi boşverdi ve aradı.
Onu güldürebilecek tek kişi Jisoo'ydu.
"Oh Jennie şu an müsait değilim de, seni sonra arasam olur mu?"
Jennie daha tek bir kelime edemeden konuşmuştu Jisoo.
Jennie derin bir nefes verdi. "Olur..."
Hepsi senin için önemsiz.
Daha önce hiç yapmadığı bir şey yaptı. Rehberde L harfinin olduğu kısma geldi.
Lisa
"Alo, Lisa? Buluşabilir miyiz?"
O gün Jennie'yi Jisoo dışında biri gülümsetti.
#
"Jichu~" dedi Jennie yaşadığı tüm kötü şeyleri bir kenara bırakarak. Bugün güzel bir gündü. Ailesinin gürültücü evini bırakıp kendi evine çıkacaktı. Zor olmuştu ikna etmek fakat o ikisi oldukça kötü ebeveynlerdi zaten. Kızlarının yalnız yaşaması, onlarla birlikte yaşamasından daha sağlıklıydı.
Jisoo merakla baktı ona.
"Bugün kendi evimdeki ilk günüm olacak. İlk misafirim olur musun?"
Jisoo gülümseyip heyecanla kafasını salladı.
#
Jennie balonlara, duvara astığı süslere son kez baktı. Ardından masadaki yiyecekleri kontrol etti. Jisoo'nun en sevdiği şeyleri koymuştu. İçeri girdiğinde kim bilir nasıl da gülümseyecekti Jisoo...
Sabırsızca volta atmaya başladı odada. Arada bir saatini kontrol ediyordu. Zaman geçti, koltuklardan birine oturdu Jennie. Zaman geçti, tekrar ayağa kalktı.
Saatine baktı. Jisoo gecikmişti.
Endişelendi.
Tam bu sırada telefonu çaldı. Arayan Jisoo idi.
"Özür dilerim Jendeukie acil bir işim çıktı. Ama telafi edeceğim söz. Seni seviyorum, kızma bana olur mu?"
Telefon kapandı.
Jennie bağırdı, "Yalan söylüyorsun! Sevmiyorsun beni!" Bedenini koltuğa bıraktı tekrardan. Gözleri yaptığı tüm o hazırlıklarda gezindi.
Boşa gitmesine izin vermeyecekti.
Yine Lisa'yı aradı.
O gün Lisa, Jennie'nin evindeki ilk misafir oldu. Ve kalbi kırık kızı güldürmeyi tekrar başardı.
(Kısa bir geçiş bölümüyle merhaba~ Çabucak bitirmek istiyorum bu fici. O yüzden olaylar çok hızlı geçiyor gibi gelebilir...
Bu arada Rosé'nin söylediği şarkı medyada. Urban Zakapa - Alone
Dinleyin ㅋㅋㅋ K-indie mükemmel bir şey. Şarkı önerisi kitabı mı şey etsem acaba )